2015 yılı Kasım ayının ilk yarısında Renay Onur’dan mesaj aldım:
- Benim de kurucularından olduğum “Adım Adım” sayesinde 8 yıldır sivil toplum kuruluşlarına aktarılan bağış 10 milyon lirayı aştı.
Bunun 10 bin gönüllü koşucu sayesinde, 75 bin bağışçıyla gerçekleştiğini belirtti:
- AÇEV, AKUT, Buğday, Koruncuk, TEGV, TOG, TOFD ve TEMA’nın bireysel bağışlarının yüzde 30’u artık koşuyla sağlanıyor.
15 Kasım 2015’te gerçekleşen Avrasya Maratonu’nda 42.1 kilometre boyunca attığı her adımın engellilerin dışarıya çıkması için olduğuna dikkat çekti:
- 10’uncu yılımda 150 bağışçıya ulaşıp, 39 bin lira bağış toplayarak 12 sandalyeyi engellilere ulaştırmaya çalışacağım.
Renay Onur’u Itır Erhart’la birlikte kuruluşuna öncülük ettikleri “Adım Adım” açtığı yolda eşi Ayşe Güçlü Onur’la birlikte, iki çocuklarının bebeklikleri döneminde bebek arabasıyla koştuklarına çok tanık olduk.
Renay Onur, 2017 yılı Kasım ayı başlarında da geleneksel mesajını gönderdi:
- “Adım Adım” sayesinde 12 yıldır sivil toplum kuruluşlarına aktarılan bağış 29 milyon lirayı aştı.
O yıl koşucu, bağışçı ve bağış tutarında yüzde 52 artış olduğunu aktardı:
- Bunu 40 bin gönüllü sayesinde 280 bin bağışçının yapmış olması, ülkemiz açısından önemli bir gelişme.
“Adım Adım”ın ilk günlerinde ilk koşusunu yaparken yalnız olduğunu anımsattı:
- 2006’da 37 bağışçım sayesinde 13 bin 800 lira toplamış, havalara uçmuştum. Bu yılki İstanbul Maratonu’nda 8 bin kişi iyilik peşinde koşacak. Üstelik peşinen 5.1 milyon lira bağış topladılar.
12 yıllık kişisel maratonunun sonucunu paylaştı:
- Ben İstanbul Maratonu’nda koştum, 178 engelli evinden dışarı çıkabileceği donanıma kavuştu.
Bu yıl 6’ncısı düzenlenen “Mustafa V. Koç Spor Ödülü”, yardımseverlik koşuları ile bireylerin ve kurumların spor yoluyla harekete geçmesini sağlayarak toplumsal dayanışmaya ilham kaynağı olan “Adım Adım Oluşumu”na verilince, Renay Onur’un gönderdiği mesajları anımsadım, taradım.
Renay Onur, ödül töreninde duygularını şöyle dile getirdi:
- Koşucusu, bağışçısı ve faydalanıcısı ile “Adım Adım” ailesi 15 yılda 1 milyon kişiyi buldu. Sporun birleştirici gücü daha güzel hayata geçirilebilir mi? Sporun toplumsal dayanışmayı nasıl güçlendireceğinin güzel bir kanıtı.
“Adım Adım”ın herkese sporcu olabileceğini hissettirdiğini vurguladı:
- Herkese kahraman olduğunu hissettirdi, herkese toplumda bir sorunu şikayet ederek değil harekete geçerek değiştirebileceğini hissettirdi. “Adım Adım”, iyilik peşinde koşmayı bir deyim olmaktan çıkarıp hayat bulmasını sağladı.
Törenden bir gün sonra Renay Onur’dan “Adım Adım”ın son verilerini istedim, paylaştı:
- “Adım Adım” 2008 yılından bu yana 120 bin gönüllü koşucuya ulaştı. 120 bin gönüllü, 1 milyon kişinin bağış yapmasına vesile oldu. 1 milyon kişi 100’ü aşkın sivil toplum kuruluşuna 130 milyon lira bağış yaptı.
Bu bağışlarla çocuk, genç, kadın, engelli vatandaşlar başta olmak üzere 310 bin hayata dokunulduğunu kaydetti:
- Şu anda beraber koştuğumuz STK’lar tüm Türkiye’den topladıkları bağışın yüzde 35’ini yardımseverlik koşusundan sağlıyor. “Adım Adım”ın ilk 20 milyona ulaşması 9 yıl sürdü. Şimdi son 12 günde 20 milyon lira bağış yapılır oldu.
Renay Onur ve Itır Erhart liderliğindeki ekip “Adım Adım” sabırla yol aldı… 9 yılda toplayabildikleri bağışı, 12 güne sığdırabilecek güce, güvene ulaştı.
“Adım Adım”ı kuran, bugünlere ulaşmasını sağlayan, onları destekleyen herkesi alkışlıyorum…
“Adım Adım”a “Mustafa V. Koç Spor Ödülü” gibi önemli bir ödülü veren jüriyi kutluyorum…
Bu ödül, iyilik peşinde koşanların sayısını 200 bine, bağışçı sayısını 1.5 milyona doğru taşır mı?
‘Adım Adım’ı kurarken ve hedef koyarken umutluyduk
“ADIM Adım”ın önde gelen kurucularından Itır Erhart, sistemi kurguladıkları günlere döndü:
- Biz “Adım Adım” hayalini kurarken, sistemi kurgularken, hedefler koyarken umutluyduk. “Umut” kavramını, hiçbir şey yapmasak da her şeyin güzel olacağına, bir tür pasif optimizm, Polyannacılık anlamında kullanmıyorum.
Ardından ekledi:
- Tam tersine gelir adaletsizliğinin, eğitime, sağlığa erişimdeki sorunların azalmasına, iklim krizinin çözülmesine, biyoçeşitliliğin korunmasına, cinsiyet eşitliğine yönelik bireysel ve kolektif aksiyona davet eden bir “umut”tan bahsediyorum.
10 yıllık felsefe eğitimi döneminden izlenim aktardı:
- 10 yıl süren felsefe eğitimim boyunca büyük filozofların “Mutluluk nedir?” sorusuna verdikleri cevapları tartıştık. İlk gönüllülük deneyimim sonrasında cevabın Aristoteles’in “mutluluk” kavramında olduğunu fark ettim.
‘Spor İstanbul’u Onur yönetiyor
İSTANBUL Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) “Spor İstanbul” adlı şirketinin Genel Müdürlüğünü yürüten Renay Onur’u Tekel eski Genel Müdürü, Yaşar Holding ve Çimentaş Grubu eski yöneticilerinden Mustafa Güçlü’nün damadı olduğunda, yani Ayşe Güçlü ile evlendiğinde tanıdım.
Ünlü tiyatro ve sinema sanatçısı rahmetli Tuncel Kurtiz’in yeğeni olan Renay Onur, özel sektördeki başarılı görevleri sonrasında Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmesinden kısa süre sonra belediyenin kuruluşlarına atadığı ilk yöneticiler arasına girdi.
2019 Ağustos ayı başında Turgay Olcayto başkanlığındaki Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) yönetim kurulu olarak Ekrem İmamoğlu’nu ziyaret ettik.
Sohbet sırasında görevine yeni atanan Spor İstanbul Genel Müdürü Renay Onur’u nasıl seçtiklerini sordum, şöyle yanıtladı:
- Kendisini hiç tanımıyorum. Çok iyi bir CV’si vardı. Başarılarıyla dikkatimizi çekti. Onun üzerine bizimle çalışmasını istedik.
Renay Onur’un yönettiği “Spor İstanbul”, “Adım Adım”la örtüşen etkinliklere imza atıyor…