Demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden 41 yıl geçti. TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 12 Eylül darbesinin 41. Yıldönümü nedeniyle yayımladığı mesajda, “Bugün Türkiye Cumhuriyeti, bazı dış odakların “bizim çocuklar” dediği yapıların aklına esince darbe yaptığı bir ülke değildir ve artık asla olmayacaktır. Halkın oylarıyla kabul edilen yeni yönetim sistemimiz meşruiyetini bütünüyle milletimizin özgür iradesinden alan bir yapıya kavuşmuştur. İçlerinde dikta hevesini besleyen ve bunu ancak askerî darbe, cunta gibi yollarla gerçekleştirebileceğini düşünen bedhahlara bu yolun artık bütünüyle kapandığını, bunun imâsına dahi yeltenmenin büyük bir yanlış ve suç olacağını güçlü biçimde ifade etmek isterim. Umuyorum ki yakın gelecekte yapılacak olan yeni Anayasamız, darbe dünyasıyla ilgili her türlü hevesin kökünü kazıyan bir içeriğin de teminatı olacak” açıklaması yaptı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, üzerinden 41 yıl geçmesine rağmen 12 Eylül’de yaşananları utançla hatırladıklarını belirterek, “Ve bugün kararlılıkla bir kez daha söylüyoruz: Milletin üzerinde bir güç tanımadık, tanımayacağız" dedi.
“YENİ BİR ANAYASA İÇİN BİZ HAZIRIZ”
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, darbeler ve vesayet girişimleri için gerekçe uyduranların Türkiye'ye silahlı darbeye girişenlerden daha büyük düşmanlık ettiklerini belirterek, her darbenin millet düşmanlığı olduğunu bildirdi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, yeni anayasa vurgusu yaptığı açıklamasında “Bu coğrafyada hiçbir anayasayı doğrudan millet yapmamıştır. Hepsi olağanüstü süreçler veya darbelerden sonra yapılmıştır. Yürürlükteki 82 Anayasası da darbeciler tarafından yapılmıştır. Mevcut anayasa defalarca değiştirilmiş olsa bile bir darbeci zihniyet, vesayetçi ruh hakimdir. Yeni bir anayasa için biz hazırız” açıklaması yaptı. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Tüm darbelerle ve darbe girişimleriyle gerçek bir yüzleşme çağrısında bulunuyor, bu türden acıların bir daha yaşanmamasını diliyoruz” dedi. MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, Türk milliyetçilerinin vatan, millet, din ve devlet uğruna mücadeleden hiçbir zaman geri durmadıklarını belirterek, “ Kendilerinin ifadesi ile '12 Eylül'de bizim çocuklar kazandı' diyorlardı. Çok şükür 15 Temmuz'da onların gayrimeşru çocukları kaybetti. Bu kez Türk milleti kazandı” değerlendirmesi yaptı.