100 baz puanı anladık da, o 5 dakikayı çözemedik!

Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

✔ Merkez Bankası bekleneni ama yapmaması gerekeni yapıp faizi yine indirdi; dolar artık 11 liranın üstünde.

✔ Şahap Kavcıoğlu, sekiz aylık görev süresi döneminde doları yüzde 50 artırarak rekor kırdı.

✔ Yüzde 16 faiz çok da, yüzde 15 az mı, faizi niye daha fazla indirmedik, pek anlaşılamadı!

Merkez Bankası bekleneni ama yapmaması gerekeni yaptı ve faizi 1 puan daha aşağı çekerek yüzde 15’e indirdi.

Vatana, millete, ekonomiye, tüm vatandaşlara hayırlı ve uğurlu olsun!

Faizin kasım ve aralıkta 1’er puan daha aşağı çekileceği iyi kötü tahmin ediliyordu. Dolayısıyla alınan kararda çok da şaşılacak bir yön yok. Ancak son birkaç gündür Türk parasının çok hızlı değer yitirmesi karşısında belki faize dokunulmaz düşüncesi oluşuyordu. Ne var ki Cumhurbaşkanı Erdoğan önceki günkü konuşmasıyla bu düşüncede olanlara kapıyı bir anlamda tümden kapattı.

Merkez Bankası da politika faizini yüzde 16’dan yüzde 15’e çekti. Böylece politika faizi son üç toplantıda toplam 4 puan indirilmiş oldu.

Dünün iki önemli gelişmesi vardı. Biri faizin 1 puan indirilmesi, diğeri de PPK açıklamasının her zaman olduğu gibi saat 14:00'te yapılmaması ya da yapılamamasıydı.

Faiz düşüşünün gerekçesi...

Köşemizde önceki gün merak içinde beklediğimizi yazmıştık; Merkez Bankası faiz kararından sonra ne diyecekti... Zaten iki olasılık vardı; faiz ya sabit bırakılacak ya düşürülecekti. İki durumda da söylenecekler önemliydi.

Merkez Bankası aldığı kararın gerekçelerini izah etti. İtiraf edelim; bu izahatın bazı bölümlerini anlamakta zorlanmadık değil.

Merkez Bankası’nın faiz düşüşünü açıklarken söyledikleri üstüne bizim de söyleyeceklerimiz var:

“Enflasyonda son dönemde gözlenen yükselişte; gıda ve başta enerji olmak üzere ithalat fiyatlarındaki artışlar ile tedarik süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar, yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki artışlar ve talep gelişmeleri etkili olmaktadır.”

Durum böyleyken, özellikle ithalat fiyatları artıyorken faizi indirip kuru zıplatarak ithalat fiyatlarının üstüne benzin dökmenin mantığı ne?

“Para politikası duruşunda yapılan güncellemenin ticari krediler üzerinde olumlu etkileri görülmeye başlamıştır. Bunun yanında, bireysel kredilerle ilgili gelişmeler yakından takip edilmektedir.”

Ticari krediler üstündeki olumlu etkiler derken, bu krediler ucuzladı mı yani, ticaret erbabı kredi kullanmaya mı koştu? Ya bireysel krediler; yakından takip ediyorsunuz da sonuç ne?

“Kurul, para politikasının etkileyebildiği talep unsurları, çekirdek enflasyon gelişmeleri ve arz şoklarının yarattığı etkilerin ayrıştırılmasına yönelik analizleri değerlendirerek politika faizinin 100 baz puan indirilerek yüzde 15 olarak belirlenmesine karar vermiştir.”

Bizim algı sınırımızın ötesinde bir izah var. Dolayısıyla faizin niye indirildiğini anlayamadık.

“Kurul, arz yönlü ve para politikası etki alanı dışındaki faktörlerin fiyat artışları üzerinde oluşturduğu geçici etkilerin 2022 yılının ilk yarısı boyunca da etkisini sürdürmesini beklemektedir. Kurul, bu etkilerin ima ettiği sınırlı alanın kullanımını aralık ayında tamamlamayı değerlendirecektir.”

2022’nin ilk yarısı boyunca sürecek yüksek fiyat artışı... Neyse ki bunda Merkez Bankası’nın bir dahli yok! Bu artışlar arz yönlü ve para politikası etki alanı dışındaki faktörlerden kaynaklanacakmış. Dolayısıyla aralıkta da bir faiz indirimi varmış. Olmasa şaşardık zaten! Acaba şunu sorsak mı ki; “Siz faizi indirince ve bu yüzden kur artınca bu durum para politikasının etki alanı dışındaki faktörlerden mi sayılıyor” diye... Biz pek öyle sayamıyoruz ama sizin bakışınızı merak ediyoruz. “Kur artışının fiyatlara ne etkisi var, o da nereden çıktı” derseniz, başımız üstüne, yeni bir teori öğrenmiş oluruz.

O beş dakikada ne oldu?

Ve o beş dakikalık gecikme... Her toplantı sonrası saat 14.00’te gerçekleştirilen açıklama dün ne oldu da ancak 14.05’te yapılabildi?

Espriler gırla...

Merkez Bankası’nda elektrikler mi kesildi?

İnternet mi gitti?

Merkez Bankası’ndaki bilgisayar sistemlerine kedi mi girdi?

Metni kaleme alacak görevli sigara molası mı verdi ya da yemekten mi dönmedi?

Yoksa yoksa, Para Politikası Kurulu üyeleri arasında anlaşmazlık çıktı da açıklamanın yazılması mı gecikti?

Merkez teknik aksaklık diyor

Bu gecikmeyi tabii ki Merkez Bankası’na sorduk. Teknik bir aksaklıktan ötürü bu gecikmenin yaşandığı ve bu aksaklığın böylesine kritik bir toplantı açıklamasına denk gelmesinden büyük üzüntü duyulduğu söylendi.

Söylendi söylenmeye de, bir açıklamayı sisteme koymanın öyle çok da çetrefilli bir iş olmadığını düşünüyoruz. Hafızamızı yokluyoruz; şimdiye kadar saate bağlı yapılan açıklamaların ne Merkez Bankası’nda, ne TÜİK’te, ne başka bir kurumda, hemen hiçbir yerde geciktiğini hatırlamıyoruz.

Kavcıoğlu’nun yüzde 50’lik başarısı!

Durun durun, yüzde 50 deyince hemen aklınıza yüzde 50+1 kavramı gelmesin. Bu yüzde 50, doların hangi zaman aralığında bu düzeyde artış gösterdiğine ilişkin bir oran.

Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu mart ayında göreve getirildiğinde dolar kuru 7.27 düzeyindeydi. Dün karar öncesi bir ara 11 liraya dayanan dolar, faiz kararının açıklanacağı saatlerde geriledi, açıklamadan sonra yeniden arttı ve gün içinde 11.30'u bile gördü.

Kavcıoğlu göreve getirildiğinden beri sekiz ay geçti. Ve bu sekiz ayda dolar Türk Lirası’na karşı tam yüzde 50 değer kazandı. Bir başka ifadeyle Türk parası dolara karşı üçte bir oranında değer yitirdi.

Bu, kolay kolay kırılacak bir rekor değil!

Zaten Kavcıoğlu göreve getirilince dolar 7.27’den 7.90’a fırladı. Ortada ne faiz indirimi vardı, ne de başka bir karar. Merkez Bankası politikalarına karşı zar zor oluşan güven, bir anda yitirilmişti.

Şahap Kavcıoğlu faize altı ay boyunca dokunmadı. Eylül ayının başında faizin artık aşağı çekilebileceğine dönük mesajlar verilmeye başlandığında dolar 8.30 dolayında salınıyordu. 23 Eylül’e, yani PPK toplantısına gelindiğinde artık kur 8.63 düzeyindeydi ve 1 puanlık faiz indiriminden sonra anında 8.82’ye çıkıldı.

21 Ekim’e geldik; 9.29 düzeyinde bulunan kur bu sefer faiz 2 puan aşağı çekilince 9.60'a tırmandı.

Yokuş aşağı gidiş başlamıştı bir kere. Dünkü karar öncesinde o kadar çok açıklama duyduk ki... İktisat literatürüne girecek yeni teoriler dinledik ve o teorileri hayata geçirmek üzere de diğer ülkelerden ayrışarak faizi aşağı çekmeyi sürdürdük. Bu yılın sondan bir önceki noktası dün kondu ve faiz yüzde 15'e indirildi. Öyle görünüyor ki yılı yüzde 14'lük bir oranla kapatacağız.

Tüm yazılarını göster