Türkiye’nin inşaat sektöründeki ‘büyükler arasına’ girmeye aday şirketlerin sayısı artıyor. Genellikle TOKİ ve Emlak Konut için bugüne kadar İzmir’den Diyarbakır’a, Şanlıurfa’dan İstanbul’a kadar birçok ilde 12 bine yakın konut üretip teslim eden Akar Taahhüt Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Karakoç ile sohbet ediyoruz. İnşaat sektörünün genel olarak sıkıntılı olduğunu ve müteahhitlerin maliyetler, iş gücü açığı ve satış zorluklarından şikâyet ettiğini hatırlatınca Aydın Karakoç şöyle konuşuyor: “Şu anda ülke genelinde 10 şantiyede 2 bin 500 konutluk projelerimiz devam ediyor. Bu projelerin toplam değeri 5 milyar lirayı buluyor. Biz yılda ortalama 2 bin konut üretebilecek güce ulaştık. TOKİ ve Emlak Konut dışında kendi projelerimizi de geliştiriyoruz. Türkiye’nin son yıllarda üretemediği konutlar nedeniyle yıllık yeni konut açığının 1 milyonu aştığını ve bunun birkaç yıl devam edeceğini görüyoruz. Konut kredilerinde bir rahatlama olursa büyümek için en uygun dönemlerden birindeyiz. Çünkü talep çok yüksek bunu görüyoruz. Büyümek için şu anda ekip çok önemli. Birçok inşaat firması insan kaynakları açısından ciddi sıkıntı yaşarken bizim öyle bir sorunumuz yok. Öyle ki kamu için üstlendiğimiz projelerin büyük bölümü zamanında önde teslim ettik. Hedefimiz yakın gelecekte sektörün büyükleri arasına girmek” diyor.
Karamsarlığı gerek yok, sonbaharda canlanır
Büyüme stratejisinin temelinde kentsel dönüşüm projelerinde elde ettikleri tecrübenin de önemli olduğunu söyleyen Aydın Karakoç, “İstanbul Başakşehir ve Şanlıurfa’da 600 dairelik konut projelerini tamamlama aşamasına geldik, 2024 içinde iki büyük konut projesine de başlamış olacağız. Denizli Pamukkale’de 326 konutluk TOKİ 1. Etap projesi ile devamında 2. Etap 510 daire, 1 okul ve 1 cami inşaatlarında da başlangıç için son aşamaya gelindi. Taahhüt işler dışında kendi projelerimize de başlıyoruz. İstanbul Kartal Yakacık’da 16 adet villa, İzmir Seferihisar’da 33 villa, yine Kartal’da 116 konutluk Dragos Marin projelerinin inşaatları devam ediyor. Mardin’de de 105 villalık bir projemizin inşaatı sürüyor. Karamsar olmaya gerek yok. Şu anda uygulanan ekonomi politikaları gereği konut üretimi ve satışında yavaşlama söz konusu. Bunun uzun sürmeyeceğini düşünüyorum. İster toplu konut ister özel proje olsun Türkiye konut üretmek zorunda. Bu yılın sonuna doğru konut sektöründe önemli bir canlanma olacağını düşünüyorum. Konut her zaman halkımız için yaşam ve önemli bir yatırım aracıdır” diyor.
Aileden inşaatçıyız, işimi çok seviyorum
Akar Taahhüt Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Karakoç, aile olarak inşaat sektöründe 30 yıldır faaliyet gördüklerini belirtiyor ve kendisinin de işi babası ve amcası ile birlikte çalışırken öğrendiğini anlatıyor. Karakoç, “15-16 yaşlarımda inşaat şantiyelerinde işe başladım. Bağımsız olarak bazı işleri üstlendim ve hem inşaatı hem de ticareti çıraklıktan başlayarak öğrendim. İlk şantiyeye girdiğim andan itibaren bu işi çok sevdim. İkinci kuşak olarak 2014’te kendi şirketimi kurdum ve şu anda 36 yaşındayım. Şu anda şirket merkezimizde 100 kişilik istihdamımız var ama şantiyelerimizle binlerce kişi olduk” diyor.
Proje GYF’ler, kentsel dönüşüm ve inşaattaki finansman krizini çözebilir
Sermaye Piyasası Kurulunun (SPK), gayrimenkul yatırım fonlarının (GYF) kendilerinin veya başkalarının geliştirdiği projelere yatırım yapmasının önünü açtı. İlgili tebliğ değişikliği de Resmi Gazetede yayımlandı. Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) Başkanı Neşecan Çekici’nin bu konudaki görüşü özetle şöyle: “Türkiye konut piyasası, finansal açıdan sıkışmış durumda. Bankacılık sistemine bağlı bir sektör var, finansa erişim çok sınırlı. Arz yönlü ciddi bir konut krizi de kapıda. Proje Gayrimenkul Yatırım Fonu (PGYF) bu sorunun çözüm yollarından biri olacak. GYF sayısının 2024 yılı sonunda 200’ü aşacağını düşünüyoruz. Şu anda ihraç dönemi devam eden ve ilk defa yatırım almış fonlar dahil toplam 142 gayrimenkul yatırım fonu bulunuyor. GYF büyüklüğü de 82,7 milyar lira seviyesine ulaştı. Gelişmiş ülkelerde GYF’ler 100 yıldır var. Borsaya açık GYF’lerin tarihi ise 1960’lı yıllarda ABD’de başladı. Türkiye’deki mevcut sayı yeterli değil. Özellikle proje gayrimenkul yatırım fonları kentsel dönüşüm ile konut üretimine katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Daralan piyasaya da can suyu olacak. Bozulan fiyat dengelerinin düzelmesinde etkili rol üstlenebilir.”