Teknoloji, paranın dönüşümünü de yönetiyor

Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Açıl Sezen’in moderetörlüğünde düzenlenen “Paranın Dönüşümüne Liderlik Etmek” konulu panele, TOBB Finansal Teknolojiler Meclisi Başkanı/Figopara, Kurucu Ortağı ve CEO’su Koray Bahar, Futurance Kurucu Ortağı Erkan Coplugil, Yapstone Inc Ülke Direktörü Selim Güsar ve Re-Pie Kurucu Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet Ali Ergin konuşmacı olarak katıldı.

BAHAR: İŞLETME SERMAYESİ İÇİN KAYNAK YARATIYORUZ

Biz bir teknoloji şirketiyiz. Bir banka ya da finansal kurum değiliz. Ama binlerce şirketin finansal dünyada işletme sermayesi yaratabilmesi için kaynak yaratmasına yardımcı oluyoruz. Bu zaman 3.5 milyar TL’nin üzerinde bir kaynağı şirketler ile buluşturma fırsatımız oldu. Figo olarak aslında teknolojiyi kullanarak şirketlerin işletme sermayesini modellemeler ile güven üzerine hızlandırıyoruz. 14 ay önce yeni bir ürün hayata geçirdik. Figo Kolay Finanman. Buradaki veriler ile bir skor oluşturuyoruz. Ortalamada yarısı KOBİ yarısı büyük şirket olmak üzere 200-250 milyon TL finansmana ulaştık. Bir sene içinde 8 kat büyüdük. Bu modelde şirketin bankaya teminat, çek ya da ipoteğe gerek kalmadan finansal kaynak yaratıyoruz.

COPLUGİL: İKİ DÜNYA ARASINDA NASIL KÖPRÜ KURACAĞIMIZI DÜŞÜNMEK LAZIM

Biz kendi dünyamızı dönüştürmeye çalışırken Z Kuşağı kendi dijital evrenlerini kurmaya karar verdiler ve orada yaşamaya başladılar. Bu onların kendi paralarını da yaratmasına yol açtı. Bu evrenin daha başındayız. İnşa aşamasındayız. Önümüzde 10 yıllar sürecek bir süreç var. Aslında kripto varlıklar bu dünyanın para sistemi olarak ortaya çıktı. Kendi dünyamız ile bunları önce yok saydık, belki küçümsedik şimdi kabul ettik ve kontrol etmeye çalışıyoruz. Etmeli miyiz? Yoksa bizim dünyamızdaki kulanım alanları ile ilgili regüle mi etmeliyiz diye bakmak lazım. Dijital evren inşası bitmediği için kripto varlık bir yatırım aracı olarak dizayn ediliyor. Kendi dünyamız ile o dünya arasında bir köprüyü nasıl kurmamız gerektiğine bakmamız lazım. Biz kendi dünyamızı dönüştürmeye devam ederken oradaki dünya ile kesişim noktalarını nasıl kuracağımıza bakmamız lazım.

GÜSAR: YEREL REGÜLASYONLARI AŞMAK İÇİN İŞ ORTAKLIKLARI GELİŞİYOR

Her ne kadar küreselleşme sınırları ortadan kaldırsa da bunların da belli sınırları var. Sınırlar aslında çok da kalkmıyor. Burada en temel unsur regülasyonlar olarak öne çıkıyor. Müşterek bir takım regülasyonların yanı sıra her ülkenin kendine ait düzenlemeleri oluyor. Firmaların başlıca sıkıntısı yerel düzenlemeler. Firmalar artık kendilerini işlerine vermek kendi yazılım geliştirme ve hizmet geliştirme süreçlerini yönetip dünyada 180 ülkenin ayrışan regülasyonları ile uğraşmak istemiyor. Bu noktada iş ortaklığı ile gitmek gibi düşünceler var. Batılı pazarlarda bazı iş kurum ve alanlarda dış kaynak kullanımı çok gündemde bizde yeni hayata giriyor. Bir de tabi bankacılık ve finans sistemi aslında dijitalleşme ya da teknoloji kullanımında en önde olan sektörlerden biri, fakat bankalar büyüdü, hantallaştı. Aslında fintech’lerin çıkmasının sebebi de bankaların hareket kabiliyetindeki azalma, hizmetlere hızlı cevap verememesi.

ERGİN: ALTERNATİF YATIRIM FONLARI TÜRKİYE'DE HENÜZ ÇOK YENİ BİR ALAN

Alternatif yatırım fonları çıkarıyoruz. Türkiye’de bu işin hacmi çok küçük, çünkü yeni. Türkiye’de 10 milyar TL ile en büyük alternatif fon büyüklüğü bizde. Bu rakam da bu piyasanın ne kadar sığ piyasa olduğunu gösteriyor. Fonlarımız risksizdir, risksiz getiri sağlar diyemeyiz. Adı üstünde risk sermayesi zaten. Enflasyona karşı kendimi nasıl koruyacağım konusunda alternatif fonlar büyük bir alan. Yatırım evrenini tartışıyoruz mesela. Türkiye’de bankalarda 1 milyon TL üzeri varlığı bulunan mudi sayısı 511 bin kişi iken girişim sermayesi yatırım fonu yatırımı yapmış kaç sayısı bin 350 ve bunun 900’ü bizde. Bireysel tasarrufların azlığı bu alanın büyümesinde engel ama diğer taraftan getiri arayışı varsa diğer fonların bize teveccüh göstermesinin temel sebebi de buradaki yüksek getiridir.