Yaşamlarda iz bırakmış ustalara saygı duruşu
Dededen babaya, babadan oğula geçen 3 kuşaklık fotoğrafçılık yolculuğunun 25. yılında Mehmet Turgut, vizöründen yansıttığı ustaları bir sergide buluşturdu. ‘Ustalar’ sergisi vesilesi ile Mehmet Turgut ile bir araya geldik...
Merve Yedekçi |Merve YEDEKÇİ
İlk çektiğiniz fotoğrafı hatırlıyor musunuz?
Turgut ailesinin geçmişi Türkiye tarihinin ilk fotoğrafçılarından olan aynı zamanda Anadolu’nun Rus Savaşı’nı yaşadığı, mücadelelerin en zorlularının verildiği dönemlerde fotoğrafçılık yapıp ailesinin tüm fertlerine de bu mesleği aşılayan Mehmet Turgut’a ve kitaplarda okuduğumuz, filmlerde izlediğimiz savaşın içinde savaş veren cefakâr kadınlardan bir tanesi olan Emine Turgut’a dayanıyor. Emine Hanım, hamilelikleri sırasında bile fotoğraf çekerek, yorganlarını karanlık oda yapıp kullanırmış. Yani ben doğmadan seneler önce bu serüven başlamış. İlk çektiğim fotoğraf ve fotoğraf makinesini hatırlamam mümkün değil çünkü gözümü açtığımda bir fotoğraf stüdyosundaydım.
Bu sergi nasıl bir duygu haliyle ortaya çıktı?
İkinci organik sergim. İlki rock müzisyenleri arşivimi birleştirip yaptığım Rock’n Frame sergisiydi. Arşivime baktığımda ustalıklarıyla ülkesini aydınlatmış birçok değerli insanla çalıştığımı ve bunların bir arada nasıl görüneceğini hayal etmemle de serginin fikri oluştu.Benliklerini ‘tecrübe’ ile doldurmuş, sabırla yoğrulmuş, yaşamda ve yaşamlarda iz bırakmış ustalara bir saygı duruşu benim için. Ziyaretçilere ustalığı, ustaların dilinden sunduğumuz, ustalarla ilgili bilgilere erişim sunan ‘Ustalar’ sergisi dâhilinde Türk Eğitim Vakfı ile birlikte hayata geçirdiğimiz ‘Yarının Ustaları’ burs fonuyla güzel sanatlarda eğitim gören genç yeteneklere de destek sağlayacağız. Benimle aynı duyguları paylaşan sevgili BIG CHEFS ailesi “Büyük şeflerden, büyük ustalara saygı…” diyerek bu sergisinin hayata geçmesini destekledi, EMAAR İstanbul da 12 Kasım’a kadar ev sahipliği yaparak “Ustalar”ın on binlerle buluşmasına vesile oluyor.
Çalışmalarınızın genelinde karanlık, sert ya da korku şiddet gibi temalar bulunuyor. Bu temayı seçmenizin bir sebebi var mı?
Aslında son dönmelerde daha minimalist işler yapıyorum. Herkesin hayatında karanlık dönemler olmuştur ki bu fotoğraflar benim o dönemime ait. Hangi sanat dalıyla uğraşıyor olursanız olun temelde en önemli olan şey fikirdir. Fikir olmadan uygulamaların hiçbir önemi yoktur. Yaratıcılık her insanın içinde olan fakat herkesin çıkaramayacağı bir hediye bence.
Basketbol hayatınızda ne kadar yer tutuyor?
Basketbola olan merakım beni bunda da eğitmenlik yapmaya kadar götürdü. Fakat görsel sanatlara olan ilgimden Ankara Resim Heykel Müzesinde de resim çalışmaları yapıyordum. Derdimi fotoğrafla anlatmaya başlayana kadar bir takım arayışlardı diyebiliriz bunlara.
Tavsiyeleriniz neler?
Verdiğim derslerde ve yaptığım atölyelerde çoğunlukla ışık konusunu işliyorum. Fotoğrafla hangi amaçla ilgilenirlerse ilgilensinler ışıkla dertleri olmalı.
NFT’ler, Metaverse ve Kripto her gün yenilikleriyle karşımıza çıkıyor. Bunun hakkında neler düşünüyorsunuz?
Bir yılı aşkın süredir başlıca SuperRare olmak üzere Seedphoto, Foundation ve OpenSea’de NFT koleksiyonlarımı yayınlıyor ve satıyorum. NFT’nin sanata çok büyük bir katkısı olduğunu ve tekelleşmeyi önlemeye başladığını düşünüyorum. Süreklilik, sabır, yaratıcılık gibi özelliklerinizin olması gereken bir alan kesinlikle.
SERGİDE BULUNANLAR
Sergide Adnan Çoker, Ahmet Turgut, Ara Güler, Arif Keskiner, Aydın Boysan, Cahit Berkay, Cem Yılmaz, Demet Akbağ, Erdal Beşikçioğlu, Ergin İnan, Erkan Can, Erkin Koray, Erol Büyükburç, Fazıl Say, Ferhan Şensoy, Haldun Dormen, Haluk Bilginer, İlber Ortaylı, Leman Sam, Mehmet Ali Birand, Mehmet Güreli, Menderes Samancılar, MFÖ, Muazzez İlmiye Çığ, Murathan Mungan, Mustafa Alabora, Mücap Ofluoğlu, Nebahat Çehre, Nejat Yavaşoğulları, Rasim Öztekin, Rutkay Aziz, Seyfi Dursunoğlu, Şemsi İnkaya, Şener Şen, Tuncel Kurtiz, Yaşar Kemal, Yetkin Dikinciler, Yıldız Kenter, Zeynep Oral’ın fotoğrafı yer alıyor.