Şimdilik en hızlı elektrikli: Lotus Emeya
Bir lüks Gran Turismo karakteriyle Emeya, Lotus markasının 75 yıllık otomotiv mühendisliği birikimini en yeni ve en üstün teknikle taçlandırıyor.
Haber Merkezi |VİRAJ - OKAN ALTAN
Son yıllarda Geely Grubu’nun şemsiyesi altında tüm kreatif kabiliyetini göstermeye başlayan Lotus, geçmişte gizli ya da açık olarak otomotiv devlerinin mühendislik ve tasarım hizmeti aldığı en güvenilir İngiliz teknik merkezi olarak da sağlam temellere sahipti… Lotus'un 1948'deki kuruluşundan bu yana, bir otomobilin nasıl görünmesi, nasıl performans göstermesi ve nasıl bir his vermesi gerektiğine dair tavizsiz vizyonunu karşılamak için yaptığı tüm çalışmalar, zengin mirasını oluşturdu ve en yeni teknolojileri, post-modern tasarımları kullanabilen küresel bir performans markası yapmıştı. Otomotivin hayalperest değil, gerçekçi yeniliklerine öncülük etmeye devam eden Lotus Grubu’nun kendi ‘oyuncak’larını ürettiği yüksek performanslı spor otomobil birimi Lotus Cars ve tamamen elektrikli lüks mobilite sağlayıcısı Lotus Technology’nin son elektro-mekanik sanat eseri, adeta otomotiv mükemmelliğini göstermek istercesine Emeya’yı ortaya çıkardı. Hatta elektrikli süper otomobiller için adeta yeni bir standart belirledi…
İngilizlerin büyük SUV Eletre'den sonra ikinci dört kapılı performans modeli olan Emeya, basitçe 102 kW bataryaya ve 918 beygir gücüyle elektrikli Grand Tourer klasmanında sanki Porsche Taycan'ı sollamak için tasarlanmış.
Elektrikli hiper-SUV Eletre gibi konfor, performans ve lüks tasarımı sürdürülebilir malzemelerle harmanlayan şimdiye kadar üretilmiş en gelişmiş Lotus modeli olmayı, hatta son dinazor Emira ve geleceğin canavarı Evija gibi efsaneleri bile gölgede bırakmayı göze alan, çekirdek DNA'sını ileri suspansiyon ve şasi teknolojisi ile bir hiper GT olmak üzere yorumlayan Emeya, yol ve yarış otomobillerinin aktif sistemlerin üzerine inşa edilmiş birinci sınıf sürüş ve yol tutuş sunma iddiasında…
Eletre’nin elektrikli büyük SUV dünyasında yarattığı on binlerce siparişlik depremin ardından; büyük dört kapılı otomobiller arasında kasırga yaratacak olan Emeya, markanın tarihindeki 133. modeli olarak çalışma başlığında da Type 133 adını almış. Eletre, Cayenne’leri, Emeya da Taycan’ları avlayacak…
Ön panjuru, arka difüzörü ve kanadı dahil aktif aerodinamik parçalarıyla rüzgar direncini kontrol edebilen, yere adeta yapışan yüksekliğiyle yüksek performans verimliliği ve yüksek hız stabilitesi için ekstra yere basma kuvveti yaratabilen mühendisliğinden başka Lotus Hyper OS işletim sistemine sahip son teknoloji bilgi-eğlence sistemi, yüksek kaliteli materyal ve tasarımıyla da tüm BEV-GT rakiplerini korkutuyor. Emeya, yol tutuşu maksimize eden elektronik kontrollü havalı suspansiyonunun yanında tam elektrikli dört çekerli güç aktarma organının ve Lotus ICC akıllı tork dağıtım sisteminin yanıt verme hızı ile çift e-motoruyla 2,78 saniyede 0-100 km/h akselerasyonunu tamamlıyor ve dünyanın en hızlı tam elektrikli Hyper-GT grubunda öne geçiriyor. 675 kW’lık güç ve 600 kilometreye ulaşan menzil arasındaki şaşırtıcı dengenin 985 Nm’lik maksimum tork ile korunduğunu da söylemeden geçmeyelim…
‘MOD’UNUZA GÖRE…
Bu arada 80-120 km/h ara hızlanmanın 2,0 saniyenin altında olması da başka bir müthiş değer!.. Bu kadar ‘mermi’ hızlarının gerektirdiği gibi sensörleri, saniyede 1.000 kez yolu kontrol eden ve aracın yumuşak gidişi için uyarlama yaparken de maksimumda 250 km/h’yi de geçebiliyor.
Şu anki yazılımla bile 350 kW’lık DC noktalarda yüzde 10’dan 80’e sadece 18 dakikada ve beş dakikada 150 kilometrelik hızlı şarj kabiliyetine sahip. Yeni güncellemelerle gelecek yıl için yüzde 10 iyileştirileceğinden ve her yıl havadan OTA update’lerle, Emeya’ların daha hızlı batarya doldurup, yollardaki ‘en hızlı’ elektrikli Grand Touring’lerinden biri unvanına başka bir çabukluk katıyor.
Diğer yanda, Level 4 otonom sürüş için tüm teknolojik altyapıyı da taşıyan Emeya, şimdilik ADAS donanımıyla Level 3’e bile ulaşıyor. Fakat asıl Lotus ‘sürücü’lerinin keyfine göre Tour, Range, Sport, Individual, Off-Road ve Track ayarlarıyla farklı karakterlerde sürüş modlarını da eksik bırakmıyor.
PVO aluminyum, Alcantara, Happa deri ve PU ultra teknik kumaşlarla karbon ayak izini de minimize eden Emeya, lüks performansına çevreci etiket de yapıştırıyor.
Lotus’un elektrikli araçlar serisinde amiral gemisi rolünü kapmaya çalışan bu dört kapılı hiper-GT'si Emeya, her ayrıntısında sınırların zorlandığı fakat başarıldığı bir kusursuzlukta görünüyor.
Alçak ağırlık merkezi ve sürüş dengesiyle GT tanımlamalarını bire bir karşılayan ve kabinindekilerin müzik zevki için de benzersiz bir KEF Uni-Q hoparlör tasarımı ve Uni-Core gizli subwoofer ile Dolby Atmos özellikli 3D surround ses sunuyor.
Sürücüler için güven uyandıran, ham duygu ve saf neşeyle eğlendiren, yolcuları yola bağlayan bir lüks performans otomobili olarak, daha önce hiç görmediğiniz bir Lotus olarak notlarımıza giren Emeya, teknik mantığı ve hassas dinamizmi bir araya getiriyor.
PVO aluminyum, Alcantara, Happa deri ve PU ultra teknik kumaşlarla karbon ayak izini minimize eden Emeya, lüks performansına çevreci etiket de yapıştırıyor.