Özgürleşmek için özgün olmak

Gerçek ‘ben’i keşfedilmek, özgün kalabilmek zordur ancak bunu yapabilen, ödülünü özgürleşerek ve hayatı anlamlı kılarak alır.

Haber Merkezi |

TUNÇ DİPTAŞ - YÖNETİM

Guguk kuşları kendine has üreme stilleriyle doğada en bilinen kuşların başında gelir. 

Onları diğer kuşlardan daha bilinir kılan kendi yumurtalarını başka kuşların yuvasına bırakma özelliğidir. Guguk kuşu, gözüne kestirdiği diğer yuvaların etrafında tur atar. Usulca yuvaları gözetler ve uygun zamanı bekler. Yuvanın boş olduğunu gördüğü anda fırsatı değerlendirerek kendi yumurtasını oraya sinsice yerleştirir.

Yuvanın sahibi kuş, geri döndüğünde kendisinden olmayan yumurtanın yuvaya konulduğunu fark etmeyerek kuluçkaya yatmaya devam eder.

Guguk kuşunun yumurtası diğer yumurtalardan önce çatlar ve doğum gerçekleşir. Yavru guguk kuşu hayatta kalmak için diğer yumurtaları bir bir yuvadan atar.

Anne kuş olanlardan habersiz yuvada tek kalan guguk kuşunu kendi yavrusu olarak benimser ve onu tehlikelerden korur, düzenli olarak besler. Ta ki guguk kuşu büyüyüp yuvayı dağıtana kadar böyle sürüp gider.  

Guguk kuşunun hikayesi bana kendinden vazgeçen, özgün olamayan, rol yapan insanları hatırlatır.  

Birçok birey de tıpkı guguk kuşunun kendi yuvasına konduğundan habersiz anne kuş gibi kendilerine ait olmayan düşünceleri, inançları besleyip büyütür. Gerçekte kendilerine ait olmayan, ait olduğunu zannettikleri hayatı yaşar.

Aslında her birey evrensel bir akılla doğar. Korkudan eser yoktur. Neşe ve coşku sahibidir, sevgiyle dopdolu bir şekilde diğer insanlara yaklaşır. Etrafında gördüğü her şeyi şaşkınlıkla karşılar ve merak etmekten asla usanmaz. Anda kalmak üzerine ustalaşmıştır, saf enerjiyle hareket eder.

Sonra sistemin koruyucuları devreye girer. Anneler, babalar, arkadaşlar, öğretmenler, müdürler, yöneticiler, din adamları ve devleti yönetenler kendi kurallarını, kendi doğrularını, kendi inançlarını dayatırlar. Bunlara uymazsan “yalnız kalırsın” derler.

‘MIŞ’ GİBİ YAPMAK…

Bireyin zihninde “yetersiz kalır mıyım, yalnızlaşır mıyım, sevgiden yoksun olur muyum?” gibi sorular oluşur. Sonra toplumun, ailenin baskısına dayanamayarak onların değer yargılarını kabullenir. Tıpkı guguk kuşunu kendi yavrusu olmadığı halde besleyen anne gibi başkasının değer yargılarını kendinin zanneder. Önce hayallerinden vazgeçer, sonra tutkularından ve en sonunda kendinden… Anda kalmaktan ziyade ya geçmişe ya da geleceğe odaklanır. Kalbinin sesini duymak yerine zihnini dinlemeye başlar. Konfor alanının sıcaklığında, cesaret göstermeden yaşamayı tercih eder. “Mış” gibi yaparak rol keser.  

Tek tipleşip ışığını yitirdikçe yarım kalmışlık ve kendi olamayışıyla yüz yüze kalır.

Halbuki tarihin kahramanlarını kahraman yapan kendine özgü olabilmeleridir. Büyük liderler toplumun dayatmalarına kendilerini gerçekleştirerek yanıt verirler. Tabuları özgün kalarak yıkarlar. Kendi inançlarını, değerlerini keşfederek bir amaç doğrultusunda ilerlerler.  

Gerçek ‘ben’i keşfedilmek, özgün kalabilmek zordur ancak bunu yapabilen, ödülünü özgürleşerek ve hayatı anlamlı kılarak alır. İşte bu yüzden;

  • Düzenli olarak inançları ve değerleri sorgulamak gerekir. Başkalarına değil sadece kendimize ait olan değerleri ve inanç sisteminizi oluşturduğunuzdan emin olun.
  • Cevaplar vermeye çalışmak yerine kaliteli sorular sorun. “Ben biliyorum” diyerek kendinize duvarlar örmeyin. Bilmek, merak etmeyi engelliyorsa, kendinizi gerçekleştirme sürecine sekte vurmuşsunuz demektir.
  • “Başkaları ne der” diyerek yaşama alışkanlığından vazgeçin. Saçmalamak, utanmak, komik duruma düşmekten korkmayın. Tuhaf olmanın keyfini çıkararak kendinizi özgürleştirin.
  • Her ne pahasına olursa olsun dürüst olun. Cesurca açık, direkt ve dürüst iletişim kurdukça insanların size yaklaşımlarının değiştiğini, sizi olduğunuz gibi kabul ettiklerini göreceksiniz.
  • Güçlü yönlerinizi keşfedin ve onların üzerine odaklanın.

En güzel, en zengin hazineler çekindiğimiz, utandığımız, korktuğumuz yerlerde gizlidir. Özgün olabilmenin yolu özümüze dönmekten geçer.

Başkalarının değil, kendi hayatınızı yaşayacağınız bir hafta dileğiyle.

Büyük liderler toplumun dayatmalarına kendilerini gerçekleştirerek yanıt verirler. Tabuları özgün kalarak yıkarlar. Kendi inançlarını, değerlerini keşfederek bir amaç doğrultusunda ilerlerler.

 

Yalancı bahar bitti, İstanbul'a kar yağacak mı? Uzmanı yanıt verdi Borsada servet inşasının formülü uzun vadeli yatırım İthal bir alkol grubuna zam geldi AK Parti'de büyük kongre öncesi ekip kurulacak, tüzük değişecek İtalyan Bakan duyurdu! Baykar Avrupalı savunma devi ile masaya oturuyor Yazar Selim İleri son yolculuğuna uğurlandı