İnovatif tasarımcı Arzu Kaprol: İlham kaynağım yaşamın kendisi
Tasarımcı modacılar ve markalardan değil, seyahatlerinden ve farklı kültürlerden beslenen Arzu Kaprol, yeni koleksiyonu ile kaşımızda… Türk modasının kilit isimlerinden Kaprol ile ilham kaynakları, sürdürülebilirlik ve gelecek üzerine…
Haber Merkezi |ÖZGE YAVUZ
20 yılı aşkın süredir moda tasarım sektöründe hem kendi ismini taşıyan markası hem de farklı markalarla yaptığı iş birlikleriyle öne çıkan İnovatif Tasarımcı Arzu Kaprol, tasarımlarında en büyük ilhamının yaşamın kendisi olduğunu söylüyor. Yaptığı seyahatlerden tanıştığı yeni kültürlere, hatta müzik ve sanatın her dalından ilham aldığını açıklayan Kaprol, üretimde yerel malzemeleri de destekliyor. Sürdürülebilirliğe önem veren tasarımcı, “Minimum karbon ayak izi bizim için temel noktalardan biri. Bu kapsamda sadece Türkiye’de üretilen kumaşları, Anadolu’da yaratılan el emeklerini kullanmaya ve bu değerlerimizi desteklemeye devam edeceğiz” diyor. Geçtiğimiz günlerde Jimmy Key’e özel tasarladığı ‘Hisset’ koleksiyonunu tanıtan Arzu Kaprol ile tasarım ve moda üzerine…
Tasarım kariyerinizde kaçıncı yılınızdasınız? Kendi markanızda işler nasıl ilerliyor?
20 yılı aşkın süredir moda tasarım sektöründe, kendi ismimi taşıyan markam ve farklı projelerle yer alıyorum. Bugün Arzu Kaprol markası altında hazır giyim koleksiyonlarımız, ‘K by Kapro’l ismiyle mağazalarımızın yanı sıra birçok satış noktasında yer alan plaj giyim koleksiyonumuz ve ağırlıklı olarak Nişantaşı’nda yer alan showroom’umuzdan destek olduğumuz bir couture koleksiyonumuz bulunuyor. Elbette özel tasarım kıyafetlerimiz ve gelinliklerimiz de bizim için heyecan veren farklı bir alan. Bugün İstanbul’da 2 mağaza ve showroom’umuzun yanı sıra Arzu Kaprol ürünlerini Türkiye ve global pazarda farklı birçok satış noktasında bulmak mümkün. Mağaza sayımızı da kısa süre içerisinde Türkiye’de artırma yolunda yatırımlarımız sürüyor.
‘’Bu koleksiyon, tüm duyuların açık olduğu, yaşam ve varoluşu tüm salınımları ile hissettiren duyarlı tasarımlardan oluşuyor.”
Moda trendlerine geçecek olursak, bu yaz ve sonbahar-kış stilini nasıl yorumlarsınız?
Yeni sezon için, en çok ekose, siyah beyaz ve 1950’lerden ilham alan stillerin dönüşü beni heyecanlandırıyor. Ayrıca pantolonun üzerine kat kat etek giymenin kış gardırobunuza biraz görsel ilgi katmanın harika bir yolu olduğunu düşünüyorum. Ve tabii ki her zaman derinin ve cesur renklerin hayranıyım. Bu trendlerin hepsinin çok yönlü olduğunu ve çeşitli dokunuşlarla şekillendirilebileceğini düşünüyorum. Bizim Arzu Kaprol koleksiyonlarına en çok ağırlık vereceğimiz konulardan biri ise elbette sürdürülebilirlik. Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi minimum karbon ayak izi bizim için temel noktalardan biri. Bu kapsamda sadece Türkiye’de üretilen kumaşları, Anadolu’da yaratılan el emeklerini kullanmaya ve bu değerlerimizi desteklemeye devam edeceğiz.
Hangi kumaşlar, renkler öne çıkıyor bu dönemde?
Önümüzdeki sonbahar ve kış aylarında sıcak ve rahat bir görünüm yaratmak için toprak tonları ve pastellerin mükemmel olduğunu düşünüyorum. Kahverengi, yeşil ve zeytin gibi toprak tonları da 2024 Sonbahar/Kış sezonunda sıkça karşımıza çıkacak. Pastel renkler ise daha eklektik bir görünüm için daha cesur renklerle eşleştirilerek gardıroplarda yerini almaya hazırlanıyor. Arzu Kaprol koleksiyonunda en çok göreceğimiz kumaşlar ise cupro, yün, vegan ipek. Anadolu’da geleneksel yöntemlerle üretilen ve sürdürülebilirlik prensibini destekleyen yerel ve teknolojik kumaşlar…
Etkilendiğiniz yabancı tasarımcılar, markalar var mı?
Arzu Kaprol koleksiyonlarında en büyük ilhamım her daim yaşamın kendisi. Yaptığım seyahatler, gördüğüm tüm yeni yerler, tanıştığım yeni kültürler hatta müzik ve sanat tüm koleksiyonlarıma ilham oluyor.
Peki Türk moda sektörünün gelişimi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Türk moda endüstrisi hızla büyüyen ve dünya sahnesinde kendini kanıtlamış, artık markalaşmış bir sektör. Türkiye önemli bir tekstil üreticisi ve moda endüstrisinde uzun bir zanaatkarlık geçmişine sahiptir. Buradaki en önemli konunun ise, bu bahsi geçen ve çok değerli zanaatkarlığı teknoloji ile birleştirerek geleceğe taşımak, öne çıkartmak olduğunu düşünüyorum.
İş birliği yaptığınız Jimmy Key markası ile yolunuz nasıl kesişti?
Jimmy Key ve çatı marka Sun Tekstil ile yıllar öncesine dayanan bir iş birliği ve dostluğumuz var. Sürdürülebilir, insana ve insanlığa iyi gelecek tasarımlar birlikteliğimizin kalbini oluşturdu. 2 sezonluk bir iş birliğimizi, başarılı tasarımlarla taçlandırdık.
Hazırladığınız koleksiyon hakkında bilgi verir misiniz?
Bu koleksiyonun ismi ‘hisset’. Dokun koleksiyonundan bir sonraki tasarım grubu olan bu koleksiyon, tüm duyuların açık olduğu, yaşam ve varoluşu tüm salınımları ile hissettiren duyarlı tasarımlardan oluşuyor. Yumuşak ve dökümlü, uçuşan kumaşlar, bembeyaz brodeler, yalın renkler ve geceye eşlik eden hafif kumaşlar, koleksiyonun ana çatısını oluşturuyor. Beyaz, gold, haki ve baştan çıkaran geometrik çizgiler Arzu Kaprol kadınının yaşamdaki güçlü ve zarif duruşunu ifade ediyor.
‘’Önümüzdeki sonbahar ve kış aylarında sıcak ve rahat bir görünüm yaratmak için toprak tonları ve pastellerin mükemmel olduğunu düşünüyorum. Kahverengi, yeşil ve zeytin gibi toprak tonları da sıkça karşımıza çıkacak.”