Dijital ulus sanal vatandaş

Dünyada 4,5 milyon kişi tarafından kullanılan metaverse platformu The Sandbox COO’su Sebastien Borget, metaverse’ü küresel bir dijital ulus olarak gördüğünü anlattı: “Herhangi biri bu ulusun sanal vatandaşı olabilecek”

Haber Merkezi |

SELENAY YAĞCI - TEKNOTREND

Metaverse, son yılların en büyük teknoloji kavramlarından biri. Giderek her alanda karşımıza çıkıyor. Geçen yıl Türkiye pazarına giren dünyanın ilk metaverse girişimlerinden The Sandbox, metaverse’ün arsa satışlarından ibaret olmadığını anlatmak adına birçok çalışmaya imza atıyor. Şirket, Türkiye’de TV dizileri ve markalarla işbirlikleri yapıyor, herkesi Z jenerasyonun isteği hayata ve geleceğe hazırlıyor. The Sandbox platformunda kişi kendi avatarını yaratarak bu dünyaya girip birden fazla deneyimi metaverse dünyasında yaşayabilir.

The Sandbox’ın dünyaya kazandırdığı en önemli özellik dijital sahiplik. Dijital sahiplik konusunu ele alıp bunu web3 dünyasına tanıtan bir platform. Şirketin hedefi ise müzik, sanat ve oyun sektörünün tek bir alanda toplanabileceği bir platform yaratmak. Muhteşem Yüzyıl ve Kral Şakir ile ilk işbirliklerini açıkladığı Turkishverse’i ile de dikkat çeken şirket, Anadolu’da ‘Web3 Bilim ve Metaverse Seferberliği’ kampanyasını başlatarak okullarda öğrencilerin kendi oyunlarını geliştirmeyi öğrenmeleri ve metaverse deneyimi yaşamaları için etkinlikler de düzenliyor. Bu hafta TheSandbox’ın Ülke Müdürü Arslan Kiran ve The Sandbox COO’su Sebastien Borget ile Türkiye metaverse pazarını konuştuk.

Herkesin Sandbox’ta kendi deneyimini yaratabileceğine dikkati çeken Borget, her zaman metaverse evrenini küresel bir dijital ulus olarak gördüklerini, herhangi birinin burada kendi avatarıyla bir nevi dijital kimliğini yaratıp, bu ulusun sanal vatandaşı olabileceğini ifade etti. Ülkelerle yaptıkları işbirliklerinin bu alanda kendi ülkelerini temsil etmelerini sağladığını belirten Borget, “Suudi Arabistan ile yaptığımız işbirliğinde kendi dijital devletlerini, bakanlarını metaverse evrenine taşımış oldular. Bunların dışında Z jenerasyonunun nüfusun çoğunluğunu oluşturduğunu gözlemliyoruz ve dijital anlamda onlara yönelik şekil almaya çalışıyoruz. Web3 ve metaverse ile birlikte milyonlarca insan yeni iş olanakları yaratabilecek” dedi. “Metaverse alanında Türkiye pazarında büyümekten çok heyecan duyuyorum” diyen Borget, Türkiye’de video oyunu şirketlerini bünyesinde bulunduran bir sürü kreatif stüdyo ve ajans olduğunu vurguladı.

“Yıllar içinde şu an yaptığımız bütün aktiviteleri metaverse evreninde de yapabileceğimize inanıyorum” diyen Borget, “Oyun oynayabilen, sosyalleşebilir, çalışılabilir alanlar olacak. Normal hayatta gerçekleştirdiğimiz birçok şeyi metaverse evreninde de yapabileceğiz, mesela etkinlikler düzenleyebileceğiz, oyunlar oynayabileceğiz, eserler yaratabileceğiz. Ayrıca kullanıcılar NFT ve blockchain kullanarak yarattıkları şeylerin kazançlarını sağlayacak. Bizimi yaklaşımımız bunların en başında müzik, spor, moda ve kültür alanlarında gelişmeler sağlamak” yorumunda bulundu.

Türkiye’de gamerların oluşturduğu ayrı bir pazar olduğunu da vurgulayan Borget, 8 milyondan fazla kullanıcıyla Türkiye kripto sektörünün de gelişmeye başladığını belirterek, “Sonunda bu sektörle ilgili hem yeni jenerasyonu hem de yetişkinleri kaliteli ve yeterli eğitebilecek alanlar oluştu. Borget, her zaman metaverse evrenini küresel bir dijital ulus olarak gördüklerini, herhangi birinin burada kendi avatarıyla bir nevi dijital kimliğini yaratıp, bu ulusun sanal vatandaşı olabileceğini ifade etti. Ülkelerle yaptıkları işbirliklerinin bu alanda kendi ülkelerini temsil etmelerini sağladığını belirten Borget, “Suudi Arabistan ile yaptığımız işbirliğinde kendi dijital devletlerini, bakanlarını metaverse evrenine taşımış oldular. Bunların dışında Z jenerasyonunun nüfusun çoğunluğunu oluşturduğunu gözlemliyoruz ve dijital anlamda onlara yönelik şekil almaya çalışıyoruz. Web3 ve metaverse ile birlikte milyonlarca insan yeni iş olanakları yaratabilecek” dedi.

TEKNOLOJİ ODAKLI NESİL

Borget, önümüzdeki 5 veya 10 yıl içerisinde bu alanın daha çok gelişeceğini ifade ederek, “Jenerasyonun değiştiğini görüyoruz. Dünya nüfusunun yarısı Z jenerasyonundan -teknoloji neslioluşuyor. Bu teknoloji odaklı neslin eski usul satın almalar yerine teknolojik alımlarla daha çok ilgilendiğini görüyorum. Sosyalliklerini birebir fiziksel alanlar yerine daha çok sosyal ağlar üzerinden yürütüyorlar bu da elbette değişim yaratıyor. Hedefimiz herkesin yaratıcılığını kullanabilmesi ve yarattıkları şeyleri istedikleri zaman kullanmaya ya da satmaya erişimlerinin olması. İnsanlara ilham vermek ve fiziksel dünyada olumlu bir etki yaratmak için gerçek bir metaverse etkisi yaratmayı hedefliyoruz. Sandbox 4,5 milyon kullanıcı tarafından etkileşim alıyor” dedi.

HATAY ÖNCE METAVERSE’DE YENİDEN YARATILACAK

The Sandbox Ülke Müdürü Arslan Kiran, “Ülkemizde gerçekleşen deprem bizi de çok üzdü ve Sandbox olarak ilk günden beri elimizden geldiğince destek vermeye çalıştık. Yardımlar dışında ne yapabiliriz diye düşündük ve ‘Bir Şehri Tekrar Yarat’ adında bir proje üzerinde çalışmaya başladık. Başta Hatay olmak üzere depremden etkilenen şehirlerimizi metaverse evreni üzerinden nasıl baştan yaratabileceğimiz üzerinde çalışıyoruz. Burada dünyanın her yerinden mimarları davet edip onlarla hareket edeceğimiz bir platform oluşturmak istiyoruz. Hatay üzerinden kendi şehrini kendin yarat konseptiyle insanların hayalindeki şehri önce metaverse evreni üzerinden görüp daha sonra da gerçek hayata entegre etmeyi hedefliyoruz” dedi.

İşte 2025’te dünyayı bekleyen tehditler! Borsada servet inşasının formülü uzun vadeli yatırım 500 bin ve 1 milyon TL'lik konut kredisinin aylık ve toplam ödemesi ne kadar? Meta'dan işten çıkarma kararı İngiltere Merkez Bankası dijital pound kararını erteledi Aile Yılı desteklerinin şartları belli oldu