Çocukların hayallerini besliyor
Çocuk edebiyatı yazarı Sevim Ak’la yazı masasının başındayız. Mesleği fen bilimlerinde ama çok erken yaşlarda yazmaya başlamış; “konuşmayı pek sevmem, çocukluğumdan beri düşündüklerimi yazarak anlatmayı severim” diyor.
Haber Merkezi |YAZAR MASALARI – FARUK ŞÜYÜN
Çocuk edebiyatı yazarı Sevim Ak’la üzeri kitaplarla dolu çalışma masasının başındayız. “Bunlar, okuyacaklarım. Ben kitap alınca önce okuyor, sonra kütüphaneme koyuyorum” diyor. Samsun’da doğan Sevim Ak, 1976’da Yıldız Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği’nden mezun olmuş. Biyokimya uzmanlık eğitiminin ardından Heybeliada Sanatoryumu’nda çalışmış. Bu mesleği niye seçtiğini şöyle anlatıyor:
“Bir zamanlar ülke çapında deneme sınavları yapılırdı. Bunlardan birisinde kimya birincisi olunca kimya mühendisliği okuyacağım diye karar verdim. Kimya bölümü bitince mühendislik yapamayacağımı anladım, biyokimya alanında çalışmayı seçtim.”
Mesleği fen bilimlerinde ama çok erken yaşlarda yazmaya başlamış “konuşmayı pek sevmem, ama çocukluğumdan beri düşündüklerimi yazarak anlatmayı severim” diyerek devam ediyor:
“Çocukluğumun, gençliğimin geçtiği mahalleler beni küçük yaşta çok değişik, hatta sıra dışı insan portreleriyle tanıştırdı. Ben de onları unutmamak için hep yazdım. Yazdığım defterleri de çekingen bir çocuk olduğum için sakladım. Herkesin birbirinin evine girip çıktığı, çocukların acıktıklarında hangi mutfak yakınsa orada yemek yedikleri yıllardı. Ve defterlerim bir şekilde bulunuyor; okuyanlar ‘bu olay bu şekilde olmamıştı, sen beni burada yanlış anlatmışsın’ falan diyorlardı. Ben de o defterleri yırtıp, yakıyordum bu olaylar başıma geldikçe.”
Geçen zaman içinde edebiyatı seviyor, yanı başında hep kitaplar duruyor. Zaman zaman da küçük öyküler yazmaya başlıyor. Sanatoryuma rahat gidip gelebilmek için adanın tepesinde tuttuğu ev, içindeki yazma isteğini körüklüyor. Çünkü, tıpkı eski yıllardaki gibi penceresinin önünde bir sürü çocuk oynuyor:
İlk çocuk kitabı “Uçurtmam Bulut Şimdi” (1987), yayımlandığı yıl Akademi Kitabevi Çocuk Edebiyatı Öykü Ödülü'nü kazanıyor. Edebiyatta 35. yılını kutladığı ve 42 kitaba ulaştığı bu sene, Troya Folklor Araştırmaları Derneği'nin düzenlediği Troya Kültür Sanat Ödülleri kapsamında Oğuz Tansel Çocuk Edebiyatı Ödülü'nün sahibi oluyor:
“Yazarlık serüveninin başında bir genç olarak özendirilmek değerli bir armağandır. Sonrasında hiçbir ödüle talip olmadım. Oğuz Tansel Ödülü de kendiliğinden 35 yıllık yazın hayatıma bir övgü gibi geldi.”
Önce salonda, sonra çalışma odasında kendimi “Faruk Harikalar Diyarı”nda gibi hissediyorum: Bez bebekler, cadılar, dilek ağacı gibi üzeri objelerle dolu bir ağaç... Anlatıyor:
“Daha çok el yapımı, emekle oluşturulmuş; tek, benzeri olmayan şeylere ilgi duyuyorum. Gördüğünüz bebeklerin çoğu Eskişehir’de Arzu Hanım’dan. Cadılara gelince, bir cadılar bayramında özellikle bağıran cadılar ilgimi çekmişti. Bir tane almıştım sonra arkası geldi. Bir ağaç yaptım kendime üzerinde objeler var, insanlar yılbaşında kurarlar, ama benimki hep duruyor. Cadılar da öyle…”
Raflarda çocukken bende de benzeri olan bir mikroskop var. Babası almış “meğerse hayatım mikroskop başında geçecekmiş!” diyor. Öykülerini sağlığında hep annesine okumuş “sabırla dinlerdi. Defalarca değiştirip yeniden yeniden okurdum. Çoğu zaman pozitif yaklaşırdı, ama ben ona okumadan onaylanmış kabul etmezdim.”
Son kitabı “Kuşlu Köy” yakınlarda çıktı. Yazma uğraşını şöyle anlatıyor:
“Kitaplarımı yazarken onların uzun süre elimde sürüklenmesini istiyorum, hemen bitsin istemiyorum. Kendim için bekletiyor, tekrar tekrar okuyorum. Yazdığım metinle bağlantım kopmamalı. Yazmak, kendi başıma kaldığım bir alan olduğu için onu kaybetmek istemiyorum.”
Anne ve babalarının hayatlarının son on yılını geçirdiği Feneryolu’ndaki bahçe katı daireyi kardeşi Behiç Ak’la birlikte 2015 yılında “Ev Kütüphanemiz” adında bir çocuk-gençlik kütüphanesine dönüştürmüşler. Okumayı seven bir ailenin çocukları oldukları için evde geniş bir kitaplık bulunuyormuş. Sevim Ak, kütüphanede edebiyatsever dostları, yazar, çizer, editör, eğitmenlerle odağında kitap olan etkinlikler düzenlemeyi sürdürüyor… Bu yılın Mayıs’ında Kadıköy Belediyesi’nin AlanKadıköy’de yer alan Idea Çocuk merkezine taşınmışlar…
Sevim Ak’ın “harikalar diyarı”nın üyelerinden birisi de kedisi Finfini… Birçok hemcinsi gibi daha zil çalarken bir köşeye saklanmış, ancak, fotoğrafını görebiliyoruz. “Hoşçakalın” demeden önce çalışma masasına bir kez daha bakıyorum. Kitaplığın raflarının önündeki kapağın açılmasıyla oluşuyor. Tıpkı yıllar önceki çalışma masam gibi, gözümde anılar canlanıyor… “Çocukluğumda kullandığım benzerinin arkası aynaydı, ona bakarak çalışırım, şimdi de zaman zaman arıyorum” diyor Sevim Ak… Şanslıyız ki kitaplarıyla bizi çocukluğumuza götürüyor.