“Bodrum’dan ilham alacağım”

Geri dönüştürülmüş malzemelerden yaptığı heykelleriyle tanınan sanatçı Miquel Aparici, Villa Del Arte iş birliği ile Türkiye’de... Katalan sanatını Bodrum’un eşsiz atmosferiyle buluşturan Aparici ile ilham perilerini konuştuk:“Başkalarının değersiz olarak gördüğü nesnelerde güzellik bulmaktan hoşlanıyorum.”

Haber Merkezi |

HELİN KAYA

Öncelikle sizi biraz tanıyarak başlamak isterim… Sanat yolculuğunuz nasıl başladı?

Sanatsal hayatım Akdeniz'deki küçük bir ada olan Formentera'ya yaptığım bir geziyle başladı. Orada birkaç güzel yeşilkertenkele keşfettim ve Barselona'ya döndüğümde onları çizmek için durdurulamaz bir istek duydum. Elimde olanı, yani içtiğim bir kahveyi kullandım ve bir kaşıkla bir kağıt parçasının üzerine ilk sanatsal çizimimi yaptım. Oradan büyüleyici ve kontrol edilemez bir dünya açıldı ve beni çizimden, her zaman hayvanlar aleminden ilham alan mevcut heykellerime götürdü.

En başından beri hayvan teması üzerinde duruyorsunuz. Neden peki?

Çocukluğumdan beri hayvanlar alemine hayranım. Doğal olarak beni motive eden ve ilham veren temalar sivrisinekten gergedana kadar hayvanlar ve böcekler oluyor.

Sanatınızda size neler ilham oluyor?

Elbette Picasso, Torres Garcia ve Calder gibi diğer sanatçılardan ilham alıyorum ama aynı zamanda seyahat etmek, okumak, yürümek, insanlarla konuşmak ve her şeyden önemlisi hayata karşı meraklı bir tutum sergilemek de bana ilham veriyor.

Her eserinizin bir hikayesi var mı?

Çalışmalarımla ilgili en çok ilgimi çeken şeylerden biri, her bir parçanın bana bir hikaye aktarması. Bu nesnenin tarihsel kullanımı, şekilleri, onu kullanan kişiler tarafından bırakılan çentikler ve izler veya bunları benim için temin eden kişilerin paylaştığı anekdotlar aracılığıyla olabilir. Endüstriyel arkeolojik çalışmalara benzer. Başkalarının yalnızca kullanılmış ve değersiz olarak gördüğü nesnelerde güzellik bulmaktan hoşlanıyorum.

Atölyenizde süreç nasıl işliyor? Eserler hangi aşamalardan geçiyor?

İki ana yaklaşımım var: Birincisi, özellikle daha küçük parçalarda, nesnenin hayvana ilham verdiği, diğeri ise yaratmak istediğim hayvanın iskeletini yapıp ona nesneler eklediğim. Sonuçtan memnun kalana kadar içgüdülerime ve şansa güveniyorum.

Sürdürülebilirlik ve sanat arasında nasıl bir bağ kurdunuz?

Sürdürülebilirlik ve sanat arasında doğal ve sezgisel olarak bir bağ kurduğumu söyleyebilirim. Başladığımda sürdürülebilirlik kelimesi henüz kullanılan bir argüman değildi. Ama benim için her zaman vardı ve endişe duyduğum bir konuydu. Zamanla toplum ve işim birleşti; şimdi ise herkesin ilgisini çeken bir olguya dönüştü. 

Mandarin Bodrum, Villa Del Arte iş birliği ile Bodrum’dasınız. Bize buradaki alanınızdan bahseder misiniz?

Harika bir mekan. Mandarin Oriental, Bodrum, zarafetin ve doğanın çokça mevcut olduğu güzel bir lokasyonda inşa edilmiş. Galerim Villa del Arte ve Mandarin Oriental, Bodrum bu iş birliği ile Paris veya New York gibi dünyanın sanat merkezlerindeki büyük galerilerle rekabet edebilecek sanatsal bir mekan yaratmayı başarmışlar. Sanatseverlerin koleksiyonlarına eklemek için muhteşem sanat eserleri bulabilecekleri bir mekan oldu! Gerçekten Bodrum'daki diğer sanat galerilerinden farklı!

Bodrum’un en güzel zamanlarından biri. Sanat etkinlikleri konusunda da oldukça hareketli bir dönem. Gelecekteki projeleriniz için Bodrum’un size ilham kaynağı olabileceğini düşünüyor musunuz?

Bodrum’un ilham kaynağım olacağına eminim. Tüm bileşenlere sahip: Güzellik, doğa, fauna, büyüleyici bir tarih ve arkeolojik kalıntılar, bir de tabi ki harika ışık…

Bu hafta hangi yatırım aracı ne kadar kazandırdı? Finansal performansın anahtarı: Dupont analizi AKOM'dan İstanbul için saatli uyarı: Fırtına, yağış, kar... NASA keşfetti: Dünya'daki herkesi milyarder edecek asteroit! Bakanlıktan kasesi 1000 TL'lik çorbaya inceleme SPK'dan 17 şirketin sermaye artırımına onay