Siyasilerden Melih Bulu değerlendirmesi
Siyasi parti temsilcileri, Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Melih Bulu'nun görevinden alınmasını değerlendirdi.
Haber Merkezi | ANKA |Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan karara göre, Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Melih Bulu, görevinden alındı.
Bulu, 2 Ocak 2021'de rektörlüğe atanmış, o tarihten sonra üniversitede protestolar başlamıştı.
Siyasi parti temsilcileri, Bulu'nun yaklaşık 7 ay sonra görevinden alınmasını değerlendirdi.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, konuyla ilgili şunları kaydetti:
"Kış geçer, kurt yediği ayazı unutmazmış. Kimse de ‘Efendim Melih Bulu’yu görevden aldı, 6 aydır Boğaziçi’ne yaşattıklarını unutalım. Madenlerde öldürdüklerini, Soma dönüşü hakkını vermedikleri için yollarda öldürdükleri madencileri unutalım. Deresini koruyan teyzeye yaptıklarını unutalım. Biber gazlarını, tutsaklıkları, cezalandırmaya dönüşmüş tutuklamaları, serbest bırakılmasına rağmen bir başka maddeden içeride tutulan aydınları unutalım.’ Biz yediğimiz ayazı da unutmayız. Bunu Recep Tayyip Erdoğan, ekibi not etsin. Biz milletimize şunu söylüyoruz. Birileri dili yumuşatırsa, biz bu yumuşamanın karşısında üzerimize düşeni yaparız. Ama size yapılanları unutmayız, hesap sorma azmimizi asla ve asla terk etmeyiz.”
Türkkan: Bu devrimin sonuçlarını, hep beraber gördük
İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, "194 günlük bir rektörden bahsetmek istiyorum. Koca profesörü 23 Nisan çocuğu gibi getirip oturttular. ‘Bu direnç altı ay sürmez’ dedi, doğru altı ay sürmedi, ama gitmesi altı ay sürmedi, 194 gün. Sayın Cumhurbaşkanı’nın bir sözünü hatırlıyorum; ‘Melih Bulu orada devrim yapacak’ dedi. Hakikaten devrim yaptı. Boğaziçi geleneğine hiç uymayan, öğrencilerine kampüse sokulmadığı, gözaltına alındığı, dövüldüğü; öğretim üyelerinin tartaklandığı, KYK burslarının kesildiği, kredilerinin ödenmediği; zulüm yapılan bir dönemdi. Bir devrimse, Melih Bulu’nun yaptığı devrim buydu. Bu devrimin sonuçlarını, hep beraber gördük. Dünyada, bir üniversitemiz sıralamaya zaman zaman giriyordu o da Boğaziçi Üniversitesi’ydi, altı ayda getirdiği nokta budur. Melih Bulu, bugünden sonra, Boğaziçi Üniversitesi’ne giremeyecek, sebebi kendi getirdiği yasak. Mezunlarına, üniversite kampüsüne giriş yasağı koymuştu, Melih Bulu. Şimdi kendi yasağı kendisine uygulanacak ve üniversiteye giremeyecek. Melih Bulu’nun bu durumu ülkede yasakçı zihniyete prim veren, yasakçı zihniyeti savunan, bu yasakları getiren herkese ders olsun. Bu yasakçı zihniyet mutlaka gelir, o kişiyi bulur. Bu ülkede bundan sonra yasak koyanlar Melih Bulu’dan mutlaka ve mutlaka ders almalılar." ifadelerini kullandı.
"Değdi mi Sayın Cumhurbaşkanı?"
Gelecek Partisi Sözcüsü Serkan Özcan ise şöyle konuştu:
"Yanlıştan dönmek için 7 ay bekleyen Sayın Cumhurbaşkanı’na sormak istiyorum. Değdi mi Sayın Cumhurbaşkanı? Değdi mi ülkenin yüz akı bir üniversitesinin teamüllerini hiçe saymanıza? Değdi mi bilim üretmesi gereken üniversite hocalarını 131 gün boyunca okul bahçesinde protesto etmek zorunda bırakmanıza? Değdi mi yüzlerce öğrenciyi gözaltına aldırıp sicillerine işletmenize? Değdi mi her biri birbirinden değerli gençlerimizin umutlarını söndürmenize, ülkelerine olan inançlarını yok etmenize? Değdi mi anayasal haklarını kullanan vatandaşlarımızla polisi karşı karşıya getirip ülkenin huzurunu kaçırmanıza?
Siz de söyleyin Sayın Melih Bulu. Değdi mi onurlu ve sorumlu bir istifa vermeyip o koltukta oturmak uğruna ilim adamlığı haysiyetini hiçe saydığınıza? Değmedi elbette. Ama bakın bir şeye değdi. Farklılıkların evrensel değerler ışığında bir araya gelindiğinde çatışma değil uzlaşma alanı olduğunu, meşru hak ve talepleri, bedeli ne olursa olsun demokratik zeminde kalınarak elde etmenin mümkün olduğunu, yüzünüze gülen kim olursa olsun sırtını dönen millet olduğu zaman en yüksek makamların bile anlamsız olduğunu göstermenize değdi. Daha baştan ortada olan bir adaletsizlik geç de olsa giderilmiş oldu. Ne diyelim! Onca ödenen bedelin, harcanan zamanın ardından inşallah gelen gideni aratmaz. İnşallah TRT atamalarındaki gibi, sadık trollerden bir başka numune, üniversitenin başına musallat edilmez. Özerk ve özgür eğitimin oluşacağı günlere dek tek dileğimiz bu."