SAHA EXPO 2024 kapılarını ziyaretçilere açtı
Dünya’nın önemli Uluslararası Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi fuarından olan SAHA EXPO Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı başladı. SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar açılış konuşmasında ”Türk savunma, havacılık ve uzay sektörlerinin gelişimini ve başarılarını hep birlikte sergileyeceğimiz, yeni iş birliklerine imza atacağımız SAHA EXPO 2024’te sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum” dedi.
Haber Merkezi |Cumhurbaşkanlığı tarafından, 6 bakanlık ve Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığının (SSB) destekleriyle düzenlenen fuar, 22-26 Ekim'de tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezinde yapılıyor. Açılışa, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, İstanbul Valisi Davut Gül, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, BAYKAR Yönetim Kurulu Başkanı ve SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar ve çok sayıda davetli katıldı. Program İstiklal Marşı okunması ile başladı.
SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar açılış konuşmasında şunları söyledi:
”Türk savunma, havacılık ve uzay sektörlerinin gelişimini ve başarılarını hep birlikte sergileyeceğimiz, yeni iş birliklerine imza atacağımız SAHA EXPO 2024’te sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. SAHA Expo 2024’ün ülkemize ve dünyaya önemli katkılar sunmasını temenni ederek hoş geldiniz diyorum” dedi.
Bayraktar, SAHA İstanbul, Türk savunma ve havacılık sektörünün itici gücü olmayı hedefleyerek 17 Mart 2015'te kuruldu. Amacımız yerlilik oranını artırmak, kritik teknolojileri ülkemize kazandırmak, uluslararası rekabet gücümüzü yükseltmek ve güçlü bir ekosistem oluşturmaktı. Bugün, 27'den 1200'ü aşkın şirkete, 29 üniversiteye ve 45 şehre yayılmış bir ağa ulaştık.
SAHA İstanbul'un misyonu sektördeki koordinasyonu sağlamak
SAHA İstanbul'un gücü çeşitliliğinde yatıyor. 52 farklı sektörden üyelerimiz, savunma ve havacılık ekosisteminin her halkasını tamamlıyor. Bu çeşitlilik karşılaştığımız her zorluğa inovatif çözümler üretmemizi sağlıyor. Üye profilimize baktığımızda, KOBİ'lerden büyük şirketlere, üniversitelerden kamu kurumlarına kadar geniş bir yelpaze görüyoruz.
SAHA İstanbul'un misyonu sadece bir araya getirmek değil, sektördeki koordinasyonu sağlamaktır. Şirketlerimizi kritik ürünler üretmeye motive ediyor, yeteneklerini değerlendiriyor ve bu yetenekleri sistem ve alt sistem üretiminde kullanıyoruz. Projelerimiz üye şirketlerimizin kapasitelerini geliştirirken, aralarındaki ticari ilişkileri de güçlendiriyor. Yurt içi ve yurt dışı pazar geliştirme faaliyetlerine katkı sağlıyoruz. Bu yaklaşım savunma ve havacılık ekosistemini bir bütün olarak ileriye taşıyor.
İşbirliğini kolaylaştırarak, yıkıcı teknolojiler geliştirerek ve küresel ihtiyaçlara cevap vererek endüstriyi şekillendiriyoruz. Yerli üretim kabiliyetlerimizi pekiştirirken, global pazarda da söz sahibi oluyoruz.
Çeşitlendirilmiş uzmanlığımız, yerelleştirme çabalarımız ve Ulusal Havacılık Endüstrisi Komitemiz (SAHA MİHENK) ile sektöre derinlik kazandırıyoruz. IAQG sertifikasyon otoritesi olarak kalite standartlarını yükseltiyoruz.
SAHA Startup Programı, yüksek teknoloji girişimcilerini güçlendiriyor. Hukuki ve teknik danışmanlıktan altyapı desteğine, iş geliştirmeden yatırımcı hazırlığına kadar geniş bir yelpazede destek sunuyoruz.
SAHA Akademi, yeni nesil bir eğitim konsepti. 100'den fazla eğitim konusu, 1700 saati aşkın eğitim ve 2000'den fazla katılımcı ile sektörde profesyonelliği artırıyoruz. Sertifikalı eğitimler, özelleştirilmiş programlar ve SAHA MBA ile sadece teknik bilgiyi değil, stratejik düşünme ve liderlik becerilerini de geliştiriyoruz. Yabancı ülkeler ve profesyoneller için özel eğitim programları ile global etkimizi artırıyoruz.
Makine, elektrik-elektronik, yazılım ve sertifikasyon gibi kritik teknik komitelerle, sektörümüzün güçlenmesine katkı sağlıyoruz. SAHA Startups, SAHA ODAK gibi inisiyatiflerle geleceğe hazırlanıyoruz.
Türk savunma ekosistemi, tabana yayılmış entegre bir yapıya sahip. Ana yüklenicilerden alt yüklenicilere, tedarikçilerden araştırma enstitülerine kadar her birim, bu ekosistemin vazgeçilmez bir parçası. SAHA İstanbul olarak amacımız; özel sektörün rolünü artırarak sektöre dinamizm kazandırmak ve maliyet etkin sürdürülebilir projeler geliştirmektir.
Global savunma endüstrisini şekillendiren son gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Yetenek savaşları, jeopolitik belirsizlikler, yeni teknolojik trendler ve tedarik zinciri zorlukları sektörümüzü derinden etkiliyor. Bu zorluklara karşı proaktif bir yaklaşım benimsiyoruz. Elektrifikasyon, yapay zekâ, otomasyon, hipersonik uygulamalar ve uzay yetenekleri gibi alanlarda öncü olmayı hedefliyoruz. Uzun vadeli planlama ve yeni kapasite gereksinimleri konusunda üyelerimizi yönlendiriyoruz.
Türk savunma ve havacılık sanayiinin gelişimi, ülkemizin bağımsızlık hikâyesidir
Global askeri harcamalar, 2001'den bu yana jeopolitik risklerle orantılı olarak istikrarlı bir şekilde artıyor. 2023'te 2.4 trilyon dolara ulaşan harcama, jeopolitik gerilimlerin ve savunma modernizasyon ihtiyaçlarının bir yansıması. Özellikle Asya-Pasifik ve Avrupa bölgelerindeki artış dikkat çekici. Türkiye’de bu trendden bağımsız değil tabii ki. 2023 itibariyle 15.8 milyar dolarlık savunma harcamasıyla dünyada 22. sırada yer alıyoruz.
Son 5 yıllık bileşik büyüme oranlarına baktığımızda, Türkiye'nin -%6.2 ile listede negatif büyüme gösteren tek ülke olması yanıltıcı olmamalıdır. Bu düşüş savunma kapasitemizdeki bir azalmayı değil, aksine milli üretim kabiliyetlerimizin artmasıyla dışa bağımlılığımızın azalmasını yansıtıyor. ABD dgibi ülkelerde kişi başına askeri harcamalarda öne çıkarken, Ukrayna'nın savaşla birlikte hızla artan harcamaları dikkat çekiyor. Türkiye ise çok daha düşük kişi başı harcamayla yoluna devam ediyor.
Türk savunma ve havacılık sanayiinin gelişimi, ülkemizin bağımsızlık hikâyesidir. 1920'lerdeki başlangıçtan 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’na, 2000’lerin başındaki millileşme vizyonundan 2023 sonrasındaki ihracat odaklı büyümeye kadar her aşama bu hikâyenin bir parçasıdır. Bugün, 15 milyar dolar gelir ve 5.5 milyar dolar ihracat ile gurur duyduğumuz bir noktadayız. Ancak bu aşama Milli Teknoloji Hamlemizin daha başlangıcıdır.
Türk savunma ve havacılık sanayiinin kabiliyetleri, geniş bir yelpazeye yayılmıştır. Kara araçlarından deniz platformlarına, insansız hava platformlarından mühimmatlara, füzelerden iletişim ve muharebe destek sistemlerine kadar her alanda söz sahibiyiz. Bu kabiliyetler ulusal güvenliğimizi güçlendirmesinin yanı sıra ülkemizi global pazarda rekabetçi bir oyuncu haline getiriyor.
Türkiye'nin askeri harcamalarının gelişimi, stratejik önceliklerimizin bir yansımasıdır. 2001'den 2023'e kadar olan süreçte, harcamalarımız 7.2 milyar dolardan 15.8 milyar dolara yükseldi. Ancak bu artış ithalatımızın azalmasıyla birlikte GSYİH içindeki payın %3.6'dan %1.5'e düşmesiyle dengeleniyor. Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu ile savunma harcamalarımız daha verimli ve etkin hale geldi.
Savunma sanayiinin başarısı 50 yıllık bir gelişim sürecinin sonucu
Türk savunma ve havacılık sanayiinin ticari gelişimi, sektörün dinamizmini ve büyüme potansiyelini de sergiliyor. 2012'de 4.8 milyar dolar olan gelir, 2023'te 15 milyar dolara ulaştı. Bu üç katlık artış finansal başarının ötesinde aynı zamanda teknolojik yetkinliklerimizin ve global rekabet gücümüzün de bir göstergesi. Türk savunma ve havacılık sanayiinin uluslararası ticaret performansı gurur verici bir gelişim gösteriyor. 2012'de 1.3 milyar dolar olan ihracatımız, 2023'te 5.5 milyar dolara ulaştı. İthalatımız ise aynı dönemde 1.4 milyar dolardan 6.2 milyar dolara yükseldi. 2021-2023 dönemindeki yükselen net ithalat, yolcu uçağı ve ekipman alımlarından kaynaklanmaktadır. 2023 yılı uluslararası ticaret dağılımı, Türk savunma ve havacılık sanayiinin çeşitliliğini ve gücünü gösteriyor. İnsansız hava araçları, mühimmat ve füzeler, kara araçları ihracatımızın lokomotifi konumunda. Havacılık sektöründe ise yolcu uçağı alımı nedeniyle ithalatımız hala yüksek. Ancak bunu da fırsat olarak görüyor ve havacılıktaki millileşmeyi güçlendirmek için çalışıyoruz.
Türk savunma ve havacılık sektörü, 2023'te göz kamaştırıcı bir performans sergiledi. 5.5 milyar dolarlık ihracat hacmi, 185 ülkeye ulaşan 230 ürün çeşitliliği, küresel arenada artık bir güç olduğumuzu kanıtlıyor. Baykar'ın 1.7 milyar doları aşan ihracatı, insansız hava araçları teknolojisindeki dünya liderliğimizin açık göstergesi. TUSAŞ, MKE, TEI gibi köklü kurumlarımızın yanı sıra, Roketsan ve Aselsan gibi yüksek teknoloji şirketlerimizin listedeki varlığı, sektörün derinliğini ve çeşitliliğini yansıtıyor. Savunmanın yanı sıra teknoloji ve inovasyon alanında da söz sahibiyiz. Ama unutmayalım, teknolojik gücümüzü barış ve adalet için kullanmak en büyük sorumluluğumuzdur. Özellikle Gazze'de yaşanan insanlık trajedisi, bu sorumluluğun önemini bir kez daha hatırlatıyor.
Türk savunma sanayiinin başarısı 50 yıllık bir gelişim sürecinin sonucudur. Bu süreç doğrudan tedarikten milli tasarıma, platform programlarından ileri teknolojilere uzanan stratejik bir yolculuk. Bu yolculuk ambargolardan öğrendiğimiz derslerle başladı ve bugün kendi özgün tasarımlarımızla dünya pazarlarında söz sahibi olduğumuz bir noktaya ulaştı.
Savunma sanayiimiz sadece ülke içinde değil, global arenada da manşetlere çıkıyor. Bu başarı ürünlerimizin kalitesinin yanında stratejik önemimizi de yansıtıyor.
Kamu kurumlarından özel sektör devlerine, üniversitelerden teknoloji şirketlerine kadar geniş bir yelpazede destek gören SAHA EXPO, Türk savunma sanayiinin ekosistemini bir araya getiriyor. Başta ana sponsorumuz ARCA olmak üzere, bizi destekleyen tüm sponsorlarımıza buradan bir kez daha teşekkür ediyorum.
SAHA EXPO 2024 rakamlarına bakacak olursak; 150.000'den fazla ziyaretçi, 300'ün üzerinde delegasyon, 150'den fazla alıcı delegasyonu ve 120'den fazla ülkeden üst düzey katılım, SAHA EXPO'nun global ölçeğini de gözler önüne seriyor. 25.000'in üzerinde B2B görüşme, 1400'den fazla şirket katılımı, 53 ürün lansmanı ve 90 imza töreni ile etkinliğimiz iş dünyası için muazzam fırsatlar sunuyor. Bu rakamlara bakarak SAHA EXPO'nun Türk savunma sanayiinin gücünü ve potansiyelini dünyaya gösteren stratejik bir platform olduğunu rahatça söyleyebiliriz.
SAHA EXPO 2024'ün ekonomik etkisini gözler önüne seren önemli bir ana geldik. Fuar süresince gerçekleştirilecek 133 imza töreninde toplam 6,2 milyar dolarlık anlaşmalar imzalanacak. Bu anlaşmaların 4,6 milyar dolarlık kısmı ise ihracat sözleşmelerinden oluşuyor. Geçen yıl Türk savunma ve havacılık sektörünün ihracatı 5,5 milyar dolar olarak gerçekleşmişti, bu fuarda 1 yıllık ihracatımıza yakın seviyede ihracat anlaşmalarına imza atıyoruz. Kıymetli misafirler, bu böyle bir etkinlik için gerçek bir rekordur.
SAHA EXPO 2024, zengin içeriğiyle de öne çıkıyor. İmza törenleri, ürün lansmanları, uluslararası paneller, SAHA Talks ve Space Talks sohbet oturumları ve Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Selçuk Bayraktar’ın gerçekleştireceği ana konuşmacı sunumu gibi etkinlikler, fuarımızı dinamik ve interaktif bir platforma dönüştürüyor.
Gazze'de yaşananlar teknolojinin yıkıcı gücünü ortaya koyuyor
SAHA Expo 2024'teki panel ve konuşmalar, sektörün güncel konularını ve geleceğe yönelik vizyonu yansıtıyor. "Savunma ve Güvenlik Alanında Derin Devrimi Yönetmek", "Uzay Ekosisteminin Gelişimi ve Uluslararası İşbirliği Fırsatları", "Savaş Alanının Yeni Aktörleri: FPV Dronlar" gibi başlıklar sektörün odak noktalarını gösterecek. Yapay zekâ, siber savaş, girişimcilik ve çift kullanımlı teknolojiler gibi konular, savunma sanayiinin geleceğini şekillendirecek trendleri ele alacak. Küçük işletmeler için özelleştirilmiş pavyonlar ile ekosistemin tüm bileşenlerini desteklemeyi amaçlıyoruz. Küçük işletmelerin iş geliştirme ve ihracat çabalarını besleyerek, sektörün taban gücünü artırmayı hedefliyoruz. Uzay Pavilyonumuzda katılımcı şirketlerin en son teknoloji ve ürünlerini sergilerken, aynı zamanda Milli Uzay Programımız hakkında ziyaretçileri bilgilendireceğiz.
Savunma, havacılık ve uzay sektörlerimizin toplumla buluşturma arzusunun bir göstergesi olarak Halk Günleri'ni bu yıl genişleterek iki güne çıkardık. 25-26 Ekim tarihlerinde, halkımız yerli ve milli kaynaklarla geliştirilen geniş ürün yelpazesini keşfetme ve dokunma fırsatı bulacak.
Uluslararası Uzay Kongresi'nin (IAC 2026) 2026’da Türkiye'de düzenlenecek olması, ülkemizin uzay alanındaki iddiasını gösteriyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı liderliğinde, Türkiye Uzay Ajansı (TUA) ve SAHA İstanbul işbirliğiyle Antalya’da gerçekleştirilecek bu etkinlik, Milli Uzay Programı'ndaki projelerimizi dünyaya sunacak. Kıymetli Misafirler; ülkemiz savunma sanayiinde önemli atılımlar yaparak, bölgesel güvenlikte önemli bir aktör haline geldi. Türkiye yürütülen çalışmalar neticesinde dünya pazarındaki rekabet gücünü de artırıyor. Bu vesileyle, yerli ve milli üretim vizyonuyla bize her zaman yol gösteren ve destekleyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a buradan bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.
Son olarak; bugün burada teknolojik başarılarımızı kutlarken, dünyanın gözleri önünde yaşanan bir insanlık trajedisine sessiz kalamayız. Gazze'de yaşanan durum bölgesel bir çatışma değil, tüm insanlığın vicdanını sızlatan bir soykırımdır. Savunma teknolojilerindeki ilerlemelerimizin nihai amacı, barışı korumak ve insan hayatını savunmaktır. Bugün Gazze'de gördüklerimiz, maalesef teknolojinin yıkıcı gücünün acı bir örneğidir.
Türkiye olarak her zaman mazlumun yanında durduğumuz gibi, Gazze halkının da yanındayız. Uluslararası toplumu bu soykırıma son vermek için harekete geçmeye çağırıyoruz. Unutmayalım ki, gerçek güç yıkmakta değil, inşa etmekte; öldürmekte değil yaşatmaktadır" şeklinde konuştu.
Güler, "Cumhurbaşkanlığımızın himayesinde, ilgili bakanlıklarımız ve kamu kurumlarımızın katkılarıyla düzenlenen bu fuar, savunma sanayisinde katettiğimiz mesafeyi ortaya koyan önemli bir organizasyondur. SAHA EXPO, savunma sanayisi alanındaki bağımsız üretim gücümüzü, potansiyelimizi ve yeteneklerimizi uluslararası bir platforma taşırken bölgesel ve küresel işbirlikleri için de kıymetli bir zemin oluşturmaktadır." İfadesinde bulundu.
Bakan Güler, organizasyon sürecinde yapılacak görüşmeler ve anlaşmaların, ülkeler arasındaki stratejik işbirliklerini artıracağına dikkati çekerek, diğer yandan savunma sanayisi sektörünü büyütmeye devam edeceğini ifade ederek içinde bulunulan jeopolitik konjonktürün, yaşanan gerginlik ve çatışmaların, savunma sanayisinde güçlü olmanın ve bağımsız hareket edebilmenin ne denli hayati olduğunu bir kez daha gösterdiğini bildirdi.
Güler, şöyle devam etti:”Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi savunma alanında güçlü ve bağımsız olamayan milletlerin, istikballerine güvenle bakabilmeleri mümkün değildir. Bu bilinçle, savunma sanayimizi her geçen gün daha ileriye taşıyarak, 'Türkiye Yüzyılı' vizyonumuz doğrultusunda stratejik adımlar atmaktayız. Savunma ve teknoloji ekosistemimizi genişletmek ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşturmaya yönelik belirlediğimiz politikaları güçlü ve kararlı bir şekilde uyguluyoruz. Savunma sanayisi paydaşlarımızın da bu alanda daha aktif rol alarak inovatif projelere destek vermesini son derece değerli buluyoruz. Zira biliyoruz ki savunma sanayisi sadece askeri bir güç unsuru değil aynı zamanda ekonomik, sosyal ve teknolojik gelişim için bir kaldıraç görevi gören stratejik bir sektördür. İleri teknolojilerin kullanıldığı bu alandaki AR-GE faaliyetlerimiz, yerli üretim ve nitelikli iş gücü yatırımlarımız, bizleri daha yukarı seviyelere taşırken, ekonomik kalkınmamızı da sağlamaktadır."
"Türkiye, uluslararası pazarda da söz sahibi bir ülke konumuna ulaşmıştır"
Milli Savunma Bakanı Güler, Türkiye'nin özellikle savunma sanayisi alanında son yıllarda başarılı çalışmalara yapıldığını söylerken konuşmasına şu şekilde devam etti.
"Türkiye özellikle son yıllarda savunma sanayisi alanında gösterdiği başarılarla kendi güvenlik ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp, uluslararası pazarda da söz sahibi bir ülke konumuna ulaşmıştır" diyen Güler, başta hava ve deniz platformları olmak üzere ürettikleri sistemlerin dünya çapında ilgi gördüğünü, küresel ölçekte rekabet avantajı sağladığını bildirdi.
Güler, bu durumun sürdürülebilir olması için ülkenin bilimsel ve teknolojik altyapısının geliştirilmesi, nitelikli iş gücünün artırılması ve yenilikçi adımlar atılması yönünde politikalar oluşturduklarını kaydetti.
"Bu politika ve uygulamalar çerçevesinde kara, deniz ve havanın yanı sıra uzayı da kapsayan projelerimizin birer birer hayata geçmesiyle yakın gelecekte sektördeki konumumuzun daha da güçleneceğine inanıyorum" ifadesini kullanan Güler, küresel ve bölgesel düzeyde yaşanan jeopolitik sorunların, ülkeler arasındaki ilişkileri yeniden şekillendirirken aynı zamanda dünyanın barış ve istikrarının önünde de büyük bir engel olduğunu anlattı.
Bakan Güler, "Nitekim Rusya-Ukrayna arasında uzun süredir devam eden savaş, İsrail'in dünyanın gözü önünde Gazze'de sergilediği barbarlık, yine İsrail'in başta Lübnan olmak üzere çevre ülkelere karşı gösterdiği saldırganlık ve bu eylemlerin ortaya çıkarmakta olduğu sonuçlar, Güney coğrafyamız ile birlikte tüm dünyayı da tehdit etmektedir. Bunlara karşı Türkiye, Karadeniz ve Orta Doğu başta olmak üzere gerginliklerin sürdüğü her yerde barış ve istikrarın yeniden tesis edilmesi için Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde çok kapsamlı girişimlerini sürdürmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
En etkili savunma ve güvenliğin, ülkeler arasında kurulacak güçlü işbirliği ve diyalogla mümkün olabileceğine dikkati çeken Güler, şunları paylaştı:
"İnsanlık, bu işbirliği ve diyaloğa her zamankinden çok daha fazla ihtiyaç duymaktadır. SAHA EXPO gibi uluslararası organizasyonlar da bu işbirliklerinin sağlanmasında kilit rol üstlenmektedir. İlgili kurumlar arasında köprü olan bu tür etkinlikler sayesinde dost ve müttefik muhataplarımızla buluşma olanağını yakalıyor, stratejik hedeflerimizin gözden geçirilmesi fırsatını buluyor ve yeni düzenlemelere ihtiyaç duyulup duyulmadığını yakından takip ediyoruz. Bu çerçevede Milli Savunma Bakanlığımız da bu ve benzeri platformları çok kıymetli bir vesile olarak görmektedir. Nitekim fuar kapsamında bizler de kardeş, dost ve müttefik ülkelerden mevkidaşlarımla görüşme fırsatı bulacağız. Ayrıca 6 dost ve müttefik ülke ile çeşitli alanlarda 'askeri işbirliği ve çerçeve anlaşmaları' da imzalayacağız."
SAHA EXPO ve benzeri organizasyonların, uluslararası niteliği, katılımcıların çeşitliliği ve miktarı sayesinde savunma sanayisi ekosistemindeki ilişki ve işbirliğinin güçlenmesine, yeni anlaşmaların imzalanmasına imkan veren son derece müstesna faaliyetler olduğunu vurgulayan Güler, dost ve müttefik ülkelerden gelerek kendilerini onurlandıran değerli misafirlerle "kazan-kazan" anlayışı doğrultusunda ortak projeler geliştirmeye hazır olduklarını yinelemek istediğini aktardı.
"Tam bir uyum içerisinde, etkin, verimli ve işbirliğine dayalı çalışmalarımızı sürdüreceğiz"
Bakan Güler, SAHA EXPO'nun bu yılki etkinliğinde, Türk savunma sanayisinin, dünyada yükselen bir marka olmaya devam ettiğinin bir kez daha görüldüğünü belirterek, "'Made in Türkiye' markasını daha da yukarılara taşıyacak ve bizleri hedeflerimize ulaştıracak savunma sanayisi paydaşlarımıza, onların yetişmiş ve seçkin personeline, yani sizlere güveniyoruz. Şüphesiz başarının bir varış değil bir yolculuk olduğunun bilinciyle savunma sanayisinde ulaştığımız bu üstün seviyeyi, en yukarılara taşımak yegane hedefimizdir. Bu anlayışla, başta Savunma Sanayii Başkanlığımız olmak üzere tüm paydaşlarımızla, tam bir uyum içerisinde, etkin, verimli ve işbirliğine dayalı olarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yerli ve milli savunma sanayisinin gelişmesindeki kararlı tutumundan dolayı teşekkür eden Güler, açılış sonrası beraberindeki heyetle fuar alanını gezdi.
Fuarda konuşma yapan Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı (SSB) Haluk Görgün, "SAHA EXPO, savunma, denizcilik, havacılık ve uzay sanayiine yönelik üretim yapan ana platform üreticilerinin, tedarikçilerin ve bu sektörlerde tedarikçi olarak yer almak isteyen firmaların bir araya geldiği önemli bir platformdur ve ülkemizin yerli üretim potansiyelinin sergilendiği bu organizasyon, Milli Teknoloji Hamlesi'ne de önemli katkılar sağlamaktadır." dedi.
Savunma Sanayi Başkanı hitaplarında “Türk savunma sanayisi tarafından geliştirilip üretilen yerli ve milli ürünlerin, güvenlik güçlerinin terörle mücadele operasyonlarında hem de yurt içi ve yurt dışındaki harekatlarında başarıyla kullanıldığını belirtti.Görgün, "Savunma sanayiimiz, üretim yeteneği ve yüksek katma değeri ile ülkemizin savunma ve teknolojideki bağımsızlığını pekiştirirken, ülke ekonomimize de kilogram başına ihracat değeri ile en yüksek katkıyı sunmaktadır." diye konuştu.Yeni teknolojilerde yaşanan rekabete değinen Görgün, yapay zeka, robot ve otonom araçlar, ileri malzemeler, nanoteknoloji, biyoteknoloji ve kuantum bilgisayarlar gibi alanlarda kaydedilen gelişmelerin hem tehditlerin hem de bunlarla savaşma vasıtalarının da durmak bilmeyen bir yarış içinde olacağına işaret ettiğini vurguladı.
SSB'nin Türkiye'nin ihtiyaçlarını karşılamak için çok büyük bir öngörüyle teşkilatlandırılmış olup en üst seviyede desteklendiğine dikkati çeken Görgün, "Her alanda olduğu gibi savunma sanayii alanında da önemli atılımlar gerçekleştirmekte olan ülkemiz, bir yandan dünya savunma sanayii pazarında rekabet gücünü artırırken öte yandan bulunduğu bölgede güvenlik ve istikrarın temini için Sayın Cumhurbaşkanı'mızın önderliğinde var gücüyle çalışmaktadır. Yerli ve milli üretim vizyonuyla bizlere liderlik eden ve çalışmalarımızı her daim destekleyen Cumhurbaşkanı'mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a bu vesile ile burada bir kez daha şükranlarımı arz ediyorum." şeklinde konuştu.
Görgün, savunma sanayisi odaklı kümelenmeleri desteklediklerini anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Savunma Sanayii Kümelenmeleri yoluyla; sektörümüzde işbirliği ve güç birliği oluşturmayı, üye firmaların rekabet güçlerini artırmayı, yerli ve milli üretim konularında teşvik ederek önemli bir sinerji oluşturmayı hedefliyoruz. İşte bu noktada, Türk savunma, havacılık ve uzay sektörünün, yerlilik oranının artırılması, henüz sahip olmadığı kritik teknolojilere kavuşturulması, uluslararası rekabette üst seviyelere taşınması için üyelerinin teknolojik ve sektörel yetkinliklerini geliştirmek ve işbirliğini destekleyerek güçlü bir ekosistem oluşturmak misyonuyla kurulan SAHA İstanbul; Savunma, Havacılık ve Uzay Kümelenmesi, Türkiye'nin ve Avrupa'nın en büyük sanayi kümelenmesidir."Türkiye'de olmayan üretim yeteneklerini kazandırma, üniversitelerle sanayinin senkronize çalışmasını sağlama, yurt dışı pazar arayışına kolektif destek verme gibi amaçlarla faaliyetlerini yürüten SAHA İstanbul'un savunma sanayisine çok büyük katma değer sağladığına işaret eden Görgün, "SAHA EXPO, savunma, denizcilik, havacılık ve uzay sanayiine yönelik üretim yapan ana platform üreticilerinin, tedarikçilerin ve bu sektörlerde tedarikçi olarak yer almak isteyen firmaların bir araya geldiği önemli bir platformdur ve ülkemizin yerli üretim potansiyelinin sergilendiği bu organizasyon, Milli Teknoloji Hamlesi'ne de önemli katkılar sağlamaktadır." dedi."6 milyar doların üzerinde iş ilişkisine ulaşılmasını bekliyoruz"Görgün, SAHA İstanbul tarafından 2018'den bu yana düzenlenmekte olan SAHA EXPO'nun 2022'deki son fuarda, bir öncekine göre metrekare düzeyinde yüzde 50, katılımcı düzeyinde yüzde 112, ziyaretçi düzeyinde de yüzde 226'lık artışla büyüyerek gerçekleştiğine dikkati çekerek, "Büyüyen oranlar paralelinde 90 bin metrekareye çıkarılan fuar alanında bu yıl, 120 ülkeden 1478 firma, 178 yabancı alım heyeti, 48 ülkeden, 24'ü bakan düzeyinde olmak üzere, 95 heyet ve 374 resmi heyet üyesi katılım sağlayacak. 200'den fazla imza töreni, 300'den fazla ürün lansmanı yapılacak. İmzalanacak sözleşmeler ve görüşmelerde 6 milyar doların üzerinde iş ilişkisine ulaşılmasını bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.Bu yıl ilk defa açılacak siber güvenlik ve yapa zeka pavilyonları ve halk katılım günleri ile ilgili de konuşan Görgün, yeniliklerin etkinliğin daha da güçlenmesini destekleyeceğini sözlerine ekledi.
Öte yandan SAHA EXPO'ya, 120'den fazla ülkeden 1478 firma, 178 yabancı alım heyeti, 25'i bakan düzeyinde olmak üzere 312 resmi heyetin katılımı bekleniyor.
Fuar kapsamında sözleşmeler ve işbirliği anlaşmaları imzalanacak, B2B görüşmeleri, FPV dron yarışmaları ve sunumlar gerçekleştirilecek.