Kılıçdaroğlu: Suriyelilerin kendi iradeleri ile ülkelerine gitmelerini isteyeceğiz

Hatay Büyükşehir Belediyesi, EXPO 2021 Hatay’ın tanıtım toplantısını Ankara’da ATO Congresium’da yaptı. Toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da katıldı. Tanıtım toplantısında EXPO 2021 Hatay’a ilişkin sunum yapıldı. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın konuşmasının ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kürsüye çıktı.

Kılıçdaroğlu özetle şunları söyledi:

“Tarih konusunda gerçekten de Hatay’ın kadim kent olduğunu Türkiye için değil dünya tarihi açısından da önemli olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla inançların ve kültürlerin merkezi Hatay. Bizi davet etti. İnşallah geliriz. Yarın sabah ne olacağını bilmediğimiz için inşallah 1 Nisan’da bir şey olmaz Hatay’da buluşuruz. Hatay’da olmak, kültürünü teneffüs etmek bizim için de değerli.

Sayın Başkan 900 bin Suriyeliye de ayrıca baktıklarını da ifade etti. Büyük maliyetler çıkardığını da ifade etti. Sayın Başkan şöyle bir sözümüz var; en geç iki yıl içinde Suriyeli kardeşlerimizi davul ve zurna ile ülkelerine yolcu edeceğiz. Onların kendi iradeleri ile kendi ülkelerine gitmelerini isteyeceğiz. Elbette gitmek isteyeceklerdir, can ve mal güvenliklerini sağlanmasını isteyeceklerdir. Bunun altyapısını oluşturacağız.

Sayın Başkan Cumhuriyetin kuruluş yıllarına, 1918’lere ve o yıllarda Orta Doğu’da olup bitene de kısmen değindi. Okuduğum ve bildiğimi kadarıyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile İstanbul arasındaki uyuşmazlık önce İskenderun konusunda çıkmıştır. İngiliz askerleri Sarayın izni ile İskenderun’dan Orta Doğu’ya geçeceklerdir. Gazi Mustafa Kemal Suriye’de görevlidir, talimat gelmiştir. İngiliz askerleri oradan Ortadoğu’ya geçeceklerdir diye. Gazi bunu kabul etmez, Sarayı uyarır. Der ki ‘Buradan geçecekler ama Hatay’ın bir anlamda kaybedilmesine yol açabilir’. Saraydan bir daha talimat gelmiştir ‘izin vereceksiniz’ diye. Atatürk bu talimata uymamıştır. Dolayısıyla Hatay’ın böyle bir özelliği daha var. Hatay’ın korunması çok eskilerde, çok önce Mustafa Kemal’in kafasında zaten vardır. Hatay’ı yeniden kazanmak, bütün dünyanın kabul edebileceği yapı içinde Türkiye Cumhuriyeti’ne kazandırması olağanüstü olaydır.

Şu sözü hep beraber veriyoruz aslında Cumhuriyetin İkinci Yüzyılında cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandıracağız. Zaten demokrasi ile taçlandıracak olanlar da Millet İttifakı’nın temel aktörleridir. Beraber bu ülkede huzuru, barışı, kardeşliği, inançlara, kültürlere saygıyı, kimliklere saygıyı büyüteceğiz, yeşerteceğiz.

Hatay Büyükşehir Başkanımız Hatay için elinden gelen çabayı gösteriyor, EXPO’nun gelmesi başlı başına bir olay katkısı dolayısıyla sizlerin huzurunda teşekkür ederim.”

Savaş: Hatay marka şehir olacak

Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş da yaptığı konuşmada, “Hatay yüz ölçümü olarak 5 bin 403 kilometre alana sahip, 13 ilçeden ibaret. Amanos Dağları, şehri tam ortadan ikiye ayırmıştır.” diyerek, Hatay’ın özelliklerinden bahsetti.

Savaş, Hatay’ın ekonomik, sosyal ve yöresel yönlerinden söz ederek, “Hatay enlerin ve ilklerin şehri. İlk Museviler milattan önce oraya gelmişler. Anadolu’da ilk geldikleri yer Antakya. Milattan sonra Hristiyanlar gelmiş, ilk geldikleri yer Antakya. Milattan sonra Müslümanlar gelmiş. İlk geldikleri yer Antakya.” dedi.

Savaş; Musevi, Hristiyan, Müslümanların Anadolu’daki ilk ibadet yerinin Antakya’da olduğunu kaydetti. Savaş, “Herkes olimpiyatlar Atina’da başladı zanneder ama olimpiyatlar ilk gayri resmi Antakya’da başlamıştır.” bilgilerini verdi.

Savaş, Hatay’da yüzyıllardır kardeşlik içerisinde yaşandığını söyleyerek, “Biz de o atalarımızdan almış olduğumuz barış ortamını geleceğe taşımak için EXPO’muzu yapıyoruz.” dedi.

Savaş, Hatay’ın aynı zamanda gastronomi şehri olduğunu da belirterek, “Yüzyıllarca burası büyük bir ticaret merkezi olmuş. Her gelen bir çeşni getirmiş. Bu çeşniler bize 600’ün üzerinden yemek kazandırmış.” diye konuştu.

Savaş, Hatay’ın güzelliklerinin dünya ile paylaşmak istediklerini ve 2011 yılında çalışmalara başladıklarını aktararak, bu çalışmaların sonucunu, “Unesco tescilli gastronomi şehriyiz.” sözleri ile açıkladı.

Savaş, EXPO için Çin ile yarıştıklarını aktararak, şunları söyledi:

“Biz, Hatay’da Orta Doğu’da kandan, göz yaşından annelerimizin ağlamasından yorulduk. Biz, barış adına ve oradaki bütün medeniyetler adına bu EXPO’yu yakmak istiyoruz ve EXPO’yu yaparken de barışın kendisini çağrıştıran; 2011 yılında iki akademisyen kardeşimizin Mustafa Kemal Üniversitesi’nde Botanik Bölümü’ndeki arkadaşımızın, Amanos Dağları’nda Antakya Defne’nin üzerinde radarın yanında çok küçük bir alanda, adı barış çiçeği olan çiçeği logomuz olarak tescilledik. Barış çiçeğinin özelliği şudur, hem barışı çağrıştırmak için bunu kullandık, hem de Hatay 13 ayrı medeniyetlere ev sahipliği yaptığı için, genellikle 13 yapraklı olduğu için bu barış çiçeğini dünya ile paylaşalım. Ortadoğu’daki kaynayan kazanlar kaynamaktan yorulsun, altındaki ateşi biz söndürelim. Orada insanlar ağlamasın artık.”

"Ortalama yüzde 72 kayıp var"

Savaş, 14 ülkeye ihracatın Suriye savaşının ardından durduğunu belirtti. Savaş, “Bizim gelen misafirler tabii ki çalışma arzusuyla tarım, ticaret, turizmde kedilerine yer bulmak için çaba sarf ediyor. Onlar bu çabayı sarf ederken bizim insanımız işsiz kalıyor. Gençler boşanma, ev bulamama, çoluğunu, çocuğunu geçindirememe derdiyle baş başa kalıyor. Sadece tarım sektöründe son 10 yılda 35 binden 10 binlere düşen çalışan insan sayımız var. Ortalama yüzde 72 kayıptayız” dedi.

Savaş EXPO’nun belediyeye değil ama Hatay ve Türkiye’deki insanlara çok şey kazandıracağını dile getirerek, “Hatay marka şehir olacak. Bölge o marka şehirden hakkını alacak.” diye bunu açıkladı.

Savaş Ankaralıları Hatay’a davet ettiklerini ifade ederek, “İstedik ki son Kızılca günün müjdesinin verildiği Ankara’da sizlerle buluşalım, düğünümüze sizi davet edelim.” dedi.