Döngüsel ekonominin maliyetini kim ödeyecek?

Dönüşen Liderlik Zirvesi’nde PwC Türkiye Müşteri ve Endüstri Grupları Lideri Cihan Harman moderatörlüğünde “Döngüsel Ekonomi” konulu panel düzenlendi. Panele Rönesans Gayrimenkul Yatırım AŞ Genel Müdürü Yağmur Yaşar, İSKUR Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili İsmail Kurtul ve MKS DevO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Korgün Şengün katıldı.

“Bizden sonraki kuşakların hakkını yiyoruz”

Rönesans Gayrimenkul Yatırım AŞ Genel Müdürü Yağmur Yaşar:

İnşaat sektörü dünyadaki emisyonun yüzde 40’ından sorumlu. Kentsel katı atıkların yüzde 40’ı inşaat ve inşaat atıklarından geliyor. Karbon salınımının yüzde 35’i binalardan kaynaklanıyor. Bu sebeple önemli sorumluluk üstlendi Rönesans, 15 yıldır sürdürülebilirlik konusu önceliğimiz. Dünyanın bir yıl boyunca yarattığı doğal kaynaklar kadar sürede kullanıyoruz konusu önemli. Bu ölçümlemeye başlandığını 1971’lerde yaklaşık bir yıl iken günümüzde 7-8 ay gibi kısa sürede düştü. Bu şu demek bizden sonraki kuşakların hakkını yiyoruz. Türkiye, 11 Haziran itibarıyla bir yılda kullanması gereken kaynakları kullanmış durumda. Geçen yıl bu 22 Haziran’dı, giderek öne çekiliyor. Bizim 5 milyon m2 yapımız var. Bunun çoğunluğu yeşil bina. Bir kaçını da bazı önlemlerle yeşil yapacağız.

“Müşteri bilinçlendir ancak maliyeti karşılamak istemiyor”

İSKUR Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili İsmail Kurtul:

Günümüzde nüfus artıyor, tüketim artıyor. Tüketim alışkanlıkları değişiyor. Özellikle global markalarda tüketim israfı var ve artıyor. Doğrusal ekonomiden döngüsel ekonomiye girme çabamızda özellikle katma değerli kısmında ilerlersek Avrupa pazarında daha güçlü olma şansımız var. Ömrünü tamamlamış ürünleri biz geri kazanıp tekrardan hayat döngüsüne giriyoruz. Risk olarak baktığınızda müşteri ve tüketici bunun maliyetini karşılamak istemiyor. Herkes bilinç ve farkındalık olarak dünden bugüne daha iyi bir noktaya gidiyor ama bunun maliyetini karşılamak konusunda herkes hemfikir değil. Dolayısıyla bu dönüşümü ve verimliliği beraberinde getiriyor.

“Su ayak izini de konuşmalıyız”

MKS DevO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Korgün Şengün:

Döngüsel ekonominin bir bedeli var. Ayşe teyze deterjan aldığında makineye nasıl koymasını bilir ama deterjanın içinde ne olduğunu bilmek zorunda değil. Bunu üreticiler çalışmak zorunda.

Dünya kütlesinin yüzde 75’i hidrojen. Ancak elementel olarak doğada bulunmuyor, muhakkak birleşiyor. Hidrojen, en yüksek enerji kütle oranına sahip. Enerji cinsinden 1 kilo hidrojen 2,1 kilo doğalgaza, 2,8 kilo dizele denk gelir. Hidrojen kütle olarak daha büyük hacmi kaplar. Depolama diye bir şey çıkarsa bunun maliyeti doğalgaza kıyasla 5 kat büyük alan gerekir. Bir kilo yeşil hidrojeni yakarsanız 33 kilowatt enerji alırsınız, elde etmek için 50 kilowatt saat enerji harcarsınız. Bir kilo yeşil hidrojen için 9 kilo su lazım. Yetmiyor yüksek kalitede suya ihtiyaç var. Şu anda yeşil hidrojene yatırım yapacak olan 2-3 kat yatırım yapılmış olur. Geri dönüşü beklediğiniz gibi de olmayacak. Ayşe teyze de Helga teyze de bu parayı ödemeyecek. Hidrojenin tam anlamıyla hayatımıza girmesi için 2050’yi bekleyeceğiz. Paramızı hemen bu işe vermeyelim. Su yerine koyması mümkün olmayan kaynak. Suyun kıymetini bilecek medeniyeti inşa edemedik. Karbon ayak izi konuşuyoruz. Su ayak izi duydunuz mu? Su döngüsü açmazda, doğanın çevriminden daha fazla tüketiyoruz. Su ayak izini hayatımızın odağına almalıyız.