Cani Semih Çelik'in annesi katliamdan önceki son konuşmalarını anlattı
İstanbul'da 19 yaşındaki 2 genç kızı vahşice katlettikten sonra intihar eden Semih Çelik'in annesi Hafize Çelik konuştu. Oğlunun intihara meyilli olduğunu söyleyen anne Çelik, katliamdan önceki son konuşmalarını da anlattı.
Haber Merkezi |Geçen hafta İstanbul Eyüpsultan'da 19 yaşındaki Semih Çelik, kendi evinde önce Ayşenur Halil'i daha sonrada Fatih Edirnekapı Surları'nda İkbal Uzuner'i vahşice öldürdü.
2 genç kızı öldürdükten sonra intihar etti
Çelik, genç kızın parçalanmış bedenini olay yerine gelen annesinin önüne attı sonra da intihar etti.
Cinayetler Türkiye'nin kanını dondurdu. Semih Çelik'in daha önce 5 kez hastanede tedavi gördüğü ortaya çıktı.
"İkbal onu hiç rahat bırakmadı"
A Haber'e konuşan caninin annesi Hafize Çelik, "Benim çocuğum intihar eğilimliydi. Herkes bize kızıyor. Ben çocuğumun böyle bir şey yapmasını tahmin etmezdim. Kendine yapsaydı da onlara yapmasaydı. Daha önce intihar girişiminde bulunmuştu ama ben böyle bir şey yapacağını asla düşünmezdim, benim çocuğum böyle bir çocuk değildi. Hastaydı, ben onu doktor doktor gezdirdim. Elimden geleni yaptım. Ama İkbal onu hiç rahat bırakmadı, sürekli aradı" dedi.
"İkbal'in ailesini defalarca uyardım"
İkbal'in ailesini uyardığını belirten Çelik, sözlerine şöyle devam etti:
"2021 yılında 'gözlerini oyacağım' dediği videoyu İkbal'e göndermiş, hala ailesi o kızı İstanbul'da nasıl tutuyor? Ben anne olarak İkbal'in annesini de, babasını da çok uyardım. Önlem almaları için 'kaybolun ortadan' dedim. 'Benim çocuğum yapmam der, görüşmem der ama görüşür. Ben çocuğuma güvenmiyorum. Benim çocuğum normal değil' dedim. Onlar da 'eve yeni taşındık, nasıl yapacağız?' dediler. 'Eviniz mi önemli, kızınız mı önemli' dedim.
Olay günü görüntülü konuştuk. Semih yatakta uzanır gibi oturuyordu. 'Ne yapıyorsun oğlum?' dedim. 'Ne yapayım Hafize' dedi. Ondan sonra 'Ayşenur var lavaboda' dedi. Çağırdım. 'Çıktı ama senden çekiniyor' dedi. Sonra geldi, Ayşenur'la selamlaştık. 'Sonra görüşürüz Hafize' dedi. Ben ondan öyle bir şey sezmedim."