Ankara’nın atık suyu İstanbul’u tehdit ediyor
Ankara ve İstanbul’da insan ve bitki sağlığını ilgilendiren çevre yatırımı siyasi rekabetin gölgesine girdi.
Haber Merkezi |Maruf BUZCUGİL, Mehmet KAYA / ANKARA
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin, önceki dönemden bu yana gündemde olan Tatlar Atık Su Arıtma Tesisi’nin, ileri seviye arıtma tesisine dönüşümü ve kapasitesinin artırılmasına yönelik proje, dış finansman bulunmasına ve Ankara Valiliği’nin 2018’de belediyeyi projenin hayata geçirilmesine yönelik uyarmasına rağmen, ABB Meclisi’nde bir türlü görüşülemedi. Ankara’da arıtılamayan yaklaşık 285 bin metreküp kirli su her gün Ankara Çayı, Porsuk Çayı aracılığıyla Sa karya Nehri’ne veriliyor. Bu nehir ise İstanbul’un önemli içme suyu kaynaklarından Ömerli Barajı ile bağlantılı. Ömerli Barajı’na risk nedeniyle Sakarya Nehri’nden su alımı kesilirken, Ankara’nın arıtılamayan atık suyu, İstanbul’u kuraklık ve çevre tehdidi altında bırakıyor.
Ankara’nın atık suyunun arıtıldığı ve 1992 yılında inşa edilen Tatlar Atık Su Arıtma Tesisi günlük 765 bin metreküp kapasitesiyle çalışıyor. Proje aşamasında, Ankara’nın gelişimi ve su kullanımındaki artışlar öngörülerek 2002 yılında mevcut kapasitenin dolacağı, 2010 yılına kadar kapasite artışının gerekli olduğu ve 2025 itibariyle İleri Biyolojik Arıtma tesisi haline getirilmesi kararlaştırıldı. Her gün 1 milyon 50 bin metreküp atık su ulaşan tesiste arıtılamayan yaklaşık 285 bin metreküp kirli su Ankara Çayı’na bırakılıyor. Ankara Çayı ise atık suyu Porsuk Çayı aracılığıyla Sakarya Nehri’ne ulaştırıyor.
Proje uzun süredir gündemde
EKONOMİ’nin aldığı bilgilere göre; 2009’da tesisin yenilenmesi için Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nden karar çıkmasına ve kredi alınmasına rağmen proje yapılmayarak, kredinin başka alanlarda kullanıldığı iddiası bulunuyor. ASKİ, 2017’de projeyi tekrar gündemine almasına karşılık henüz harekete geçilmedi.
Diğer yandan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 2016’da tesis kapasitesinin yetersizliği nedeniyle atık suyun Ankara Çayı’na karıştığına dair tutanak tuttuğu, 2017’de ceza uyguladığı kaydedildi. Bakanlık ayrıca 2017-2023 Atık Su Arıtımı Eylem Planı’nda, Porsuk ve Ankara çaylarının Sakarya Nehri’ne karışmasından sonra kirlilik oluştuğuna dair tespitine yer verdi. Mart 2018’de Ankara Valiliği resmi bir yazı ile Ankara Büyük Şehir Belediyesi’ne projeyi en geç 23 Aralık 2023’e kadar tamamlanması uyarısında bulundu.
Siyaset projeyi engelliyor iddiası
EKONOMİ’ye bilgi veren kaynaklar, projenin tekrar hayata geçirilmesi amacıyla 2020’de başlatılan çalışmaların 2021 sonunda tamamlandığını vurguladılar. ASKİ’nin söz konusu çalışmalar sonrasında, Ocak 2023’te ÇED onayı aldığı, yine Ocak 2023’te Cumhurbaşkanlığı tarafından Yatırım Programı’na dahil edildiği kaydedildi. Projeye ilişkin 270 milyon dolarlık finansman ise Dünya Bankası Uluslararası Finans Kurumu (IFC) ile Fransız Kalkınma Ajansı’ndan (AFD) sağlandı. Normal proje finansmanlarına kıyasla uzun vadeli ve uygun faizli olan krediler iki kurum tarafından sağlanmasına karşılık, projenin başlatılması ve kredinin kullanılması için gerekli olan Meclis kararı aşamasında ise sorunlar ortaya çıktı. ASKİ’nin üstlendiği projenin, Meclis çoğunluğunu oluşturan grup tarafından görüşülmesinin engellendiği kaydedildi. Öneri, Ağustos 2023 ve Eylül 2023’te gündeme sunulmasına karşılık çoğunluk tarafından görüşme ertelendi.