Şirketlerde kârlar patlıyor sermayeler alarm veriyor
Borsa İstanbul’da gelen ilk bilançolar, kârlarda ciddi bir artışa işaret ediyor. Finansal tablolarını açıklayan 35 şirketin 6 aylık kârı yüzde 97 artışla 5,7 milyar doların üzerine çıktı.
Haber Merkezi |Barış ERKAYA / BORSA ANALİZ
Her yıl özsermayesinin büyümesine alıştığımız Borsa İstanbul şirketleri, açıklanan ilk bilançolara göre son 12 ayda dolar bazında yüzde 15 özsermaye daralması ile karşı karşıya kalmış. Geçen yıl ilk altı ayda 31 milyar dolar özsermaye toplamı bulunan bu şirketlerin bu yılkı rakamı 26 milyar dolar. Dünya resesyon derinleşir mi konusunu, Türkiye ise resesyondan şirketler kesimi etiklenir mi tartışırken Borsa İstanbul’da gelen ilk bilançolar umut verici bir tablo ortaya koydu. Açıklanan 35 şirket bilançosunda kârlarda çok ciddi bir artış dikkat çekiyor. Finansal rasyolarda ise bu karların çok ciddi bir bölümünün enflasyon etkisinde olduğunu ortaya koyuyor.
Kârlılık bazında bakıldığında şu ana kadar finansal tablolarını KAP’a bildiren şirketlerin dolar bazında yüzde 97 kar artışı sağladığı görülüyor. Geçen yılın ilk yarısında 2.9 milyar doları bulan kârlar bu yıl aynı dönemde 5.7 milyar doları aşmış durumda.
Yine 2021 yılının tamamında elde edilen kâr rakamlarının neredeyse yüzde 80’inden fazlası sadece bu yılın ilk altı ayında elde edilmiş görünüyor.
Enflasyon etkisi
Peki kârların büyük ölçüde enflasyon kaynaklı olduğu izlenimi nereden çıkıyor?
Satış rakamları bize bu konuda ilk ipuçlarını veriyor. Aynı şirketlerin ciro bazında yine dolar üzerinden kıyaslamasını yaptığımızda bu şirketlerin cirosunda geçen yılın ilk altı ayına göre sadece yüzde 22 artış olduğunu ortaya koyuyor. Geçen yıl ilk altı ayda bu şirketler toplam 16.2 milyar dolarlık ciroya ulaşırken bu yıl aynı dönemde ulaşılan ciro 19.9 milyar dolar olmuş. Basit hesapla şirketlerin net kar marjı 2021/06 döneminde yüzde 18 iken bu yıl aynı dönemde yüzde 29’a çıkmış. Bunun da büyük ölçüde ürün satış fiyatlarındaki artışın etkisi olduğu izlenimini edinmek çok yanlış olmaz.
Yabancı paradan kaçış
Öte yandan bilançolarda hükümetin ve finans yönetiminin aldığı bazı tedbirlerin de etkileri net şekilde görülüyor. Örneğin 2021 yılının ilk altı ayında şu ana kadar bilançosunu açıklayan şirketlerin yabancı para pozisyonları 1.4 milyar dolar seviyesindeyken son açıklanan bilançolarda aynı şirketler için bu rakam toplam 264 milyon dolara düşmüş. Yani yabancı para pozisyonlarındaki fazlalar, ya TL’ye geçişle veya döviz tutmaktan başka şekillerde uzaklaşarak ciddi azalmış görünüyor.
Şirketlerin bir yandan karlılıklarını artırıp nakit sermaye güçlerini artırma çabalarının yanında diğer yandan borçlarını da kontrol altında tutmaya çalıştığı gözden kaçmıyor. Elbette bunda sanayi kesiminin sıkça dile getirdiği ucuz krediye erişim imkanlarının kısıtlı olması da etkili olabilir, şirketlerin olası bir likidite daralmasına yüksek borçla girmemek için çaba göstermesi de. Geçen yılın ilk altı ayında 18 milyar dolar borcu bulunan bu şirketler, bu yıl aynı dönemde yüzde 6’lık artışla 19.1 milyar dolar borca sahip. Elbette dolar bazında kıyaslama yapsak da bu, borçların döviz bazlı olduğu anlamına gelmiyor.
Aktifler ve özsermeye eriyor
Tüm bu rakamlar arasında belki de en çarpıcı ve belki de en çok dikkat edilmesi gereken ise aktiflerin durumu. Geçen yıl da halka açık olan toplam 33 şirket üzerinden yaptığımız analize göre şirketlerin geçen yıl ilk altı ayda 241 milyar doları bulan aktif büyüklükleri, enflasyon ve dolar karşısında bu yıl aynı dönemde ezilmiş durumda. Son 12 ayda aktifleri dolar bazında yüzde 4 eriyen şirketlerin toplam aktifi 231.6 milyar dolar geriledi. Benzer bir tablo, hatta daha da vahimini ise özsermayelerde görüyoruz. Her yıl özsermayesinin büyümesine alıştığımız Borsa İstanbul şirketleri, açıklanan ilk bilançolara göre son 12 ayda dolar bazında yüzde 15 özsermaye daralması ile karşı karşıya. Geçen yıl ilk altı ayda 31 milyar dolar özsermaye toplamı bulunan bu şirketler, bu yıl ancak 26 milyar dolarda kalabilmiş.
Öte yandan mal ve hizmet tedarikinde sıkıntı yaşanan bir dönemin ardından özellikle büyük sanayi şirketlerinin stoklarında çok hızlı bir devir gerçekleştiği görülüyor.
Bilançolardan dikkat çekenler
* Geçen yıl da bu yılda net kâr açıklayan şirketlerden, kâr artış oranına göre en çok dikkat çeken şirket yüzde 1191 kâr artış oranıyla Reysaş GYO.
* Rakamsal artış bazında ise karlılık artışın şu ana kadar şampiyonu 900 milyon dolarlık kar artışıyla Akbank
* Ciro artışında oransal olarak şu ana kadar gelen bilançoların lideri KSTUR.
* Ciro artışında rakamsal olarak liderlik ise an itibariyle 687 milyon dolarlık artışla Ford Otosan’da.
* Yabancı para net pozisyonunda Garanti Bankası 288 milyon dolarlık azalışla, İş Finansal Kiralama 33.5 milyon dolarlık artışla öne çıkanlar
* Borcu dolar bazında oransal olarak en çok artan şirket yüzde 215 artışla KSTUR
* Borcu oransal olarak en çok azalan şirket ise TSGYO * Aktif büyüklüğü dolar bazında oransal olarak en çok artan şirket Tofaş Oto Fabrika
* Aktif büyüklüğü oransal olarak dolar bazında en çok azalan şirket İş Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı
* Özsermayesi oransal olarak dolar bazında geçen yılın ilk altı ayına göre en çok artan şirket CANTE
* Özsermayesi oransal olarak dolar bazında aynı dönemde en çok azalan şirket İş Girişim Sermayesi yatırım ortaklığı Burada çok önemli bir not düşmekte fayda var. Bu şirketlere ilişkin verdiğimiz istatistikler şirketlerin finansal durumunda tek başına kötüye doğru bir gelişme olarak kabul edilmemeli.
Sonuç olarak şirketler yüksek enflasyon, nakdin değerli olduğu, kredi kullanmanın ucuz olduğu dönemlerde özellikle de böyle bir strateji izliyor olabilirler. Örneğin özsermayeyi yatırımların finansmanında kullanmanın kredi kullanmaktan çok daha maliyetli olarak görülmesi de pekala mümkün olabilir. Bu nedenle yatırım kararlarında bu verilerin tek başına kullanılması çok da istenen sonuçlara yol açmayabilir. Veriler bu nedenle topluca değerlendirilip yatırımcıların kendi analizleri için yardımcı olması amacıyla verilmiştir.