McCarthy'den Biden'a borç limiti için uzlaşma çağrısı

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy, borç limitine ilişkin yaptığı açıklamada, ABD'nin geleceğine yönelik en büyük tehdidin ülkenin kamu borcu olduğunu ifade etti. McCarthy, borcun çok yüksek olduğunu ve sorunun daha da kötüye gittiğini anlattı.

ABD'nin borcunun halihazırda 31 trilyon dolar seviyesinde olduğunu anımsatan McCarthy, bu şekilde devam ederse gelecek 10 yılda sadece faize 8 trilyon doların üzerinde para harcanacağı uyarısında bulundu.

McCarthy, bunun sürdürülebilir olmadığını vurgulayarak, "Borç çok yüksek olduğunda, sonuç enflasyondur." dedi.

Harcamalar için hesap verebilirlik vurgusu

Yapılan harcamalar nedeniyle Demokratları suçlayan McCarthy, "Şimdi Başkan Biden, hükümetin zor kazanılan paranızı nasıl harcadığına dair tek bir mantıklı değişiklik yapılmadan, Kongrenin borç limitini bir kez daha artırmasını istiyor." diye konuştu.

Biden ile borç limiti konusunda müzakerelere devam edeceklerini belirten McCarthy, "Sorumlu bir borç limiti artışı konusunda ortak bir zemin bulmayı taahhüt etmeliyiz." ifadelerini kullandı.

McCarthy, dengeli bir bütçe doğrultusunda ilerlenmesi ve harcanan her dolar için hesap verebilirlikte ısrarcı olunması gerektiğini söyledi.

Biden ve McCarthy geçen hafta Beyaz Saray'da bir araya gelerek "borç limiti" konusunu ele almış ancak görüşmeden borç limitinin artırılmasına dair herhangi bir sonuç çıkmamıştı.

Beyaz Saray'dan konuya ilişkin yapılan açıklamada, borç limitini artırmanın tartışmaya açık olmadığı ve herhangi bir koşula bağlanmaması gerektiği vurgulanmıştı.

Borç limiti krizi

ABD'de federal hükümet, temerrüde yol açabilecek 31,4 trilyon dolarlık borç limitine ulaşmış bulunuyor.

Borç limiti ya da borç tavanı, "ABD hükümetinin borçlarını ödemek için ödünç alabileceği para miktarının üst sınırı" anlamına geliyor.

Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu yeni kazanan Cumhuriyetçiler, borç limiti müzakerelerinde önemli harcama kesintilerinden yana bir tavır sergiliyor. Demokratlar ise borç limitinin artırılmasında ısrarcı olurken, Cumhuriyetçilerin belirli harcamaları kısma önerilerini geri çeviriyor.

Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında bir açmaz haline gelen borç limiti konusunun piyasaları sarsmasından endişe duyuluyor. ABD'de resesyon beklentileri artarken, iki partinin borç limiti üzerindeki hesaplaşması her zamankinden daha fazla risk taşıyor.