Çoğu genç 350 bin yeni yatırımcı geldi
Şans Sohbeti'nde salgın sonrasındaki düzenlemelerle birlikte cazibesini artıran Borsa İstanbul'da yaşanan yükselişleri yorumlayan Ali Ağaoğlu ve Hakan Güldağ, borsaya çoğu genç 350 bin yeni yatırımcı geldiğini vurguladı ve yüzde 2 bin değer kazanan hisselere karşı dikkatli olma çağrısı yaptı.
Bu haftaki Şans Sohbeti'nde bir araya gelen Ali Ağaoğlu ve Hakan Güldağ, Borsa İstanbul'da koronavirüs salgını sonrasında yaşanan toparlanma süreci ve artan yatırımcı sayısıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Borsaya çoğu genç 350 bin yeni yatırımcı geldiğini hatırlatan Güldağ ve Ağaoğlu, yüzde 2 bin değer kazanan hisselere karşı dikkatli olma çağrısı yaptı.
Güldağ: Sermaye piyasaları hareketli. Bize fon girişi bekler misin?
Ağaoğlu: Gelişen ülkelerin kendi piyasalarına, güven vermesi gerekiyor. Yapabilen ülke sayısı az. Filipinler, Tayland, Malezya şanslı. Doğu Avrupa nemalanıyor. Ama Arjantin’in yapabileceği çok şey yok mesela. IMF desteği bile olsa toparlayamayabiliyor.
Güldağ: Ya bizim açımızdan?
Ağaoğlu: Doğu Akdeniz problemi, Libya ve Suriye riski var. Ekstra yük taşıyoruz omuzlarımızda. Yılbaşından bu yana sermaye piyasalarından çıkış yaşıyoruz. Bir iyi haber var. Çıkacak yabancı fazla kalmadı. Kurda öyle müthiş hareketlilik olmamasının sebebi de o. Ama girişi de yok. Olmayınca da biz yine Merkez Bankası’na, kamu bankalarına kamu kaynaklarına dönüyoruz. Major bir oyun değişikliği yapmadığımız sürece çok kısa zamanda fon girişi olmasını beklemiyorum. Faizlerimiz zaten düşük. Fazla bir cazibe yaratmıyor. Yüzde 8-10 faiz ile Türkiye riskini almanın cazip olmadığı düşündükleri için tersine çıkıyorlar. Aslında faiz çok yüksek. Dolar bazında yüzde 8-9 faiz... Ancak 500 baz puan CDS risk primimiz var. Buradan sigortanızı aldıysanız kaldı size 300-400 baz puan… Ülkesinde yüzde 1 ile bizde yüzde 3 kazanıp kazanmama kıyasını yapıyorlar. Girişi kolay çıkışı zor bir piyasa haline getirdiğimiz için de birçok yabancı çok fazla Türkiye’ye ilgi göstermiyor.
Güldağ: Borsa'nın performansı?
Ağaoğlu: Birincisi Türkiye borsasına baktığımda yabancı paranın payının yüzde 64’lerden, yüzde 52’lere indi. Yönettiklerin fonların iç tüzüklerinde Türkiye’ye yatırım yapmak var ise o yatırımı yapmaya, tutmaya devam ediyorlar. O yüzden böyle bir yabancı payı var. Bunlar bizim Endeks 30, Endeks 100 bölgesindeki kağıtlardı. Oradan yabancılar çıktı, yerine yerliler özellikle emeklilik fonları girdi. Yabancıların azalması borsa tarafında temel ve gerçek anlamda yükseliş potansiyelini destekleyecek kaynağın çekilmesi anlamına geliyor. İkincisi, negatif faizin yaşandığı, bu kadar baskılanmış kur, üstüne üstlük alım satımın zorlaştığı döviz piyasası, hatta bazı bankaların belli miktarın altında artık döviz hesabı açmıyor olmaları, DTH’lara son derece düşük faizler veriliyor olması, dövizin cazibesini azaltıyor.
Güldağ: Ama DTH'lar artmaya devam ediyor. Hacim 200 milyar doların üzerinde ve yine rekor kırdı. Vatandaş kendi tecrübeleri ve sağ duyusu içinde alıyor ve satıyor. Önümüzdeki iki çeyrekte de dövizde sıkıntı devam edecek gibi. Turizm gelirleri bu yıl en iyi ihtimal 15 milyar dolar bekleniyor. Yılbaşındaki beklenti 40 milyar dolardı. İhracat hemen toparlanacak gibi değil. Hareket başladı ama henüz kuvvetlenme yok, hatta yeni dalga korkusuyla yine frene basma arttı. Limanlarla konuşuyorum, 'fazla bir hareket yok' diyorlar dış ticarette. Aklına fikrine güvenilebilecek uzmanlar yıl sonunu 7.20'de görüyor dolar kurunda.
Ağaoğlu: Onun için DTH'lardan TL'ye geçmeyi henüz cazip görmüyor vatandaş. Bütün getirilen ek vergi ve stopajlara rağmen... Geriye borsa kalıyor...
Güldağ: Doğru alternatifler azaldı. Ya gayrimenkul ya hisse senedi... 350 bin yeni yatırımcı gelmiş borsaya...
Ağaoğlu: Çünkü likiditesi var. Küçük kolay manipüle edilen hisselerde bireysel yatırımcılar, özellikle acemileri görüyoruz şimdi. Bunların arasında 25-30 yaş arasında gençler çok. Tabii tecrübeleri yok. O 'dayakları' yemediler ama şimdi öğrenecekler. Manipüle edenler, insanların canını yakacaklar. 2 ayda yüzde 2 bin artan kağıtlar var. Bir kağıt bu kadar kısa sürede artamaz. haydi bir tane, iki tane istina olur diyelim. Ama bu şekilde artış gösteren pek çok kağıt var.
Güldağ: Biraz dayak yemeden tecrübe de olmuyor. Ama çok hasar almamak için nasıl davranmak doğru olur?
Ağaoğlu: Bilançolara bakmakta fayda var. Bilançolar şirketlerin aynasıdır. Borsaya gireceklerin birikimlerinin en az 4’te 3’ünün profesyonellere bırakılması gereken dönem.
Güldağ: Profesyonellerin de yanıldığı anlar da olmuyor mu?
Ağaoğlu: Tabii oluyor. Yine de güvende olmak bakımından kıyas kabul etmez...