3 kalemde revizyonla 5 alanda iyileştirme

Merkez Bankası’nın 2018’den itibaren takibini yaptığı ve 2020 ile birlikte revize verileri toplamaya başladığı ithalat borçları ve ihracat alacaklarında doğrudan raporlama yöntemine geçilmesi reel sektörün net döviz pozisyon açığında 37 milyar dolarlık iyileşme ortaya koydu.

Şebnem Turhan |

Şebnem TURHAN

Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun geçen ay Enflasyon Raporu sunumunda işaretini verdiği kısa vadeli borç istatistiklerinde yapılan revizyon sonuçları açıklandı. Üç alanda yapılan revizyon sonrası kısa vadeli dış borç, uluslararası yatırım pozisyonu, finansal kesim dışındaki firmaların döviz varlık ve yükümlülükleri, Türkiye’nin brüt dış borç stoku ve ödemeler dengesi verilerinde iyileşme gerçekleşti.

Merkez Bankası’ndan yapılan açıklamaya göre; özellikle ithalat borçları ve ihracat alacaklarında veri toplamanın doğrudan raporlama yöntemine geçilmesiyle birlikte eski yöntemle mayısta 144.9 milyar dolar olan kısa vadeli dış borç stoku 25.7 milyar dolar azalarak 119.2 milyar dolara geriledi. Aynı şekilde mayısta eski yöntemle 327.8 milyar dolar olan net uluslararası yatırım pozisyonu açığı 33.6 milyar dolar azalarak 294.2 milyar dolara indi. Finansal kesim dışındaki firmaların mayıs ayındaki net döviz açığı da revizyon sonrası 37 milyar dolar azalarak 168.6 milyar dolardan 131.6 milyar dolara geriledi. Yapılan tüm revizyonların olumlu etkisi olurken dış borç stokundaki azalma son dönemde artış ivmesi gösteren Merkez Bankası’nın rezerv ihtiyacının ise azalması sonucunu doğurdu.

Merkez Bankası yeni revizyonu ve ayrıntılarını ise haziran ayı kısa vadeli dış borç istatistikleri verisiyle birlikte duyurdu. Hem Merkezin Güncesi hem de Ekonomi Notları’nda yer verilen araştırmalar hangi kalemlerden ne kadarlık bir değişiklik sağlandığını ortaya koydu. Özellikle ihracat alacaklarının da yeni yöntemle birlikte artması reel sektörün döviz pozisyon açığı ile net uluslararası yatırım pozisyonu açığının çok daha yüksek oranlarda iyileşmesine neden oldu. Üç revizyonla mayıs verilerinde yaşanan farklar şöyle:

Kısa vadeli dış borçta 25.7 milyar dolar iyileşme

Ticari krediler çalışması, menkul kıymetlerin sahiplik tanımında uluslararası metodolojiye uyum ve yurt dışı yerleşiklerin mevduatlarında kısa ve uzun vade ayrımı yapılması sonucu gerçekleşen güncellemelere bağlı olarak, Mayıs 2021 itibarıyla, kısa vadeli dış borç stokunda toplam 25.7 milyar doları azalma oldu. Bu kapsamda, kısa vadeli dış borç stoku 144.9 milyar doları iken, revizyon sonrası 119.2 milyar dolara geriledi.

İthalat borçları 25.1 milyar dolar azaldı

Alt kalemler itibarıyla incelendiğinde, repo yoluyla sağlanan fonlardaki güncelleme sonrası bankalar altında yer alan “Krediler” kalemi 4.6 milyar dolar arttı, yurtdışında yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin yurt içinde yerleşik bankalardaki uzun vadeli döviz mevduatlarının ayrıştırılması sonucu “Döviz Tevdiat Hesabı ve TL cinsinden Mevduat” kalemi 5.1 milyar dolar azaldı. Ve ticari kredilerdeki revizyon sonrası diğer sektörler altında yer alan “İthalat Borçları” kalemi 25.1 milyar dolar azaldı.

İhracat alacakları 13.1 milyar dolar arttı

Revizyonların net UYP üzerinde de etkisi oldu. UYP varlıklar tarafında, menkul kıymetlerin sahiplik tanımında uluslararası metodolojiye uyum sonrası bankalarca ters repo yoluyla verilen kredilerde 0.8 milyar dolar artış, ticari kredi verilerindeki güncelleme sonrası ise diğer sektörlerin varlıklarında 13.1 milyar dolar artış yaşandı.

Net UYP açığında 33.6 milyar dolarlık düşüş

Revizyonlar sonucu UYP varlıkları 254,2 milyar dolardan 268,2 milyar dolarına yükselirken, yükümlülükler ise 582 milyar dolardan 562,4 milyar dolara geriledi. Varlık ve yükümlülüklerdeki değişimler sonucu net UYP açığı 33,6 milyar dolar azalarak 327,8 milyar dolardan 294,2 milyar dolara geriledi. Bu arada haziran sonunda geçen yıl sonuna kıyasla Türkiye'nin yurt dışı varlıkları yüzde 7,4 artarak 274,4 milyar dolara yükselirken, yükümlülükleri yüzde 12,4 azalarak 555 milyar dolara geriledi. Böylece 2020 sonunda 378,3 milyar dolar olan net uluslararası yatırım pozisyonu açığı, haziranda 280,6 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti.

Reel sektörün net döviz pozisyon açığı 37 milyar dolar azaldı

Ticari krediler revizyonunun etkilediği bir başka istatistik olan Finansal Kesim Dışındaki Firmaların Döviz Varlık ve Yükümlülükleri tablosunda, ihracat alacakları ve ithalat borçlarının yabancı para cinsinden tutarları yer alıyor. Söz konusu kalemlerdeki güncellemeler sonrası, Mayıs 2021 itibarıyla firmaların net döviz pozisyonu açığı 37 milyar dolar azalarak 168.6 milyar dolardan 131.6 milyar dolara geriledi. Kısa vadeli net döviz pozisyonu fazlası ise 37 milyar dolar artarak 19.8 milyar dolardan 56.8 milyar dolara yükseldi. Haziranda ise reel sektörün net döviz pozisyonu açığı bir önceki aya göre 3,6 milyar dolar azalarak 127,9 milyar dolara geriledi.

1 yıl içinde ödenecek dış borç 24.4 milyar dolar düştü

Merkez Bankası revizyonun ayrıntılarının yanı sıra haziran ayı kısa vadeli dış borç istatistiklerini de yayımladı. Buna göre haziran sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stoku, 2020 yılsonuna göre yüzde 6,5 oranında artışla 121.7 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu dönemde, bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku yüzde 1,3 artarak 58.1 milyar dolar olurken, diğer sektörlerin kısa vadeli dış borç stoku yüzde 2,8 artarak 36,5 milyar dolara çıktı. 2021 Haziran sonu itibarıyla, orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku, 165 dolar düzeyinde gerçekleşti. Revizyon öncesi Mayıs 2021’de 189.4 milyar dolar seviyesindeydi. Böylece revizyon sonrası 24.4 milyar dolarlık gerileme yaşandı.

Merkez Bankası revizyonu nasıl açıkladı?

Ekonomi Notları’nda yer alan analize göre ihracat alacakları ve ithalat borçlarından oluşan ticari kredi verilerinin kalitesinin artırılması için doğrudan raporlama sistemine geçildi. Derlenen yeni veriler, ihracat alacaklarını yukarı yönlü, ithalat borçlarını ise aşağı yönlü etkiledi. Analizde artan mikro veri kullanımı ve doğrudan raporlama yöntemi ile elde edilen veriler sonucu, Türkiye’nin ithalat borçlarının toplam ithalata oranı gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin ortalama ve medyan değerlerine yakınsadı.

Analizde verilen ayrıntılara göre; ihracat alacakları ve ithalat borçlarından oluşan ticari kredi verileri stok olarak kısa vadeli dış borç, Türkiye brüt dış borç stoku, UYP ve finansal kesim dışındaki firmaların döviz varlık ve yükümlülüklerine akım olarak ise ödemeler dengesi istatistiklerine yansıtılıyor.

Merkez Bankası analizinde vadeli dış ticaret kaynaklı kredi kullanım ve geri ödeme bilgileri idari kayıtlardan doğrudan derlenemediği belirtilerek ticari kredilere ilişkin verilerin uzun yıllardır dış ticaretin makro verilerine, banka raporlamalarına, karşı sektör verilerine ve geri ödemeler için ortalama vade varsayımına dayalı olarak hesaplandığı yer aldı. Ancak bu hesaplamaların yanlılıklara yol açtığı ve bunun giderilmesi için Merkez Bankası ve Türkiye İstatistik Kurumu ile çalışma başlatıldığı kaydedilen analizde yanlılıkların üç farklı göstergeye dair gözlemler çerçevesinde tespit edildiğine dikkat çekildi. Analize göre yanlılıkların ilki, Türkiye’nin toplam ithalatının, en yüksek değerine ulaştığı 2013 yılından itibaren azalmasına rağmen, ithalat borçlarının son yıllarda dikkat çekici bir artış göstermesi oldu. İkinci olarak da gerek veri derleme gerekse çapraz veri kontrolleri amacıyla, resmi istatistik üretiminde mikro verilerden yoğun şekilde yararlanılmaya başlandı.

2018’deki değişiklik etkili oldu

Merkez Bankası’nın 2018 yılından itibaren 15 milyon dolar ve üzeri yabancı para kredi riski bulunan firmalardan döviz risklerinin takibi amacıyla yabancı para borç ve alacaklarına ilişkin raporlama aldığı hatırlatıldı ve bu raporlarda firmaların yurtdışı ticari borçların eski borç istatistiklerinde yer alan değerlerin oldukça altında olduğu görüldü. Son olarak, ülkelerin ticari kredi yükümlülüklerine bakıldığında, Türkiye’nin ‘İthalat Borçları/İthalat’ oranının, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin oranlarının ortalama ve medyan değerlerine kıyasla, yüksek olduğu tespit edildi.

Bu gözlemler çerçevesinde, 2020 yılında TCMB-TÜİK iş birliğinde, birçok ülkede yaygın olarak kullanılan doğrudan raporlama yöntemi ile firma seviyesinde veri derlenmesine yönelik bir çalışma başlatıldı ve 2021 yılında bu çalışmanın saha uygulaması yapıldı.

Revizyon dış ticaretin yüzde 80’ini temsil ediyor

Merkez Bankası açıklamasına göre başlatılan bu çalışma ile çeyreklik dönemler itibarıyla toplam vadeli ithalatın ve ihracatın en az yüzde 80’ini temsil eden firmalardan yurt dışı ticari alacak ve borçlarını detaylı şekilde raporlamaları talep edildi. Buna göre 2021 birinci çeyreğinde araştırma 8.971 firmaya uygulandı ve yüzde 99’a yakın cevaplılık oranı ile 8.869 firmadan veri derlendi. 2021 Ç2-Ç3-Ç4 dönemi çalışmalarında da bu firma çerçevesinin kullanılması öngörülüyor. 2021 ilk çeyrek örneklemi toplam ihracatın yüzde 81’ini, ithalatın ise yüzde 86’sını temsil ediyor.

Asgari ücrette en yüksek beklenti ne? Masada hangi rakamlar var? Finansal performansın anahtarı: Dupont analizi Fed tutanaklarında kademeli gevşeme sinyali Merkel anılarını yazdı: Erdoğan anlaştığımızda ‘sevgili dostum’ derdi HAVELSAN Hindistan’da SIMAERO’ya Airbus A320 simülatörü sattı Bakan Şimşek, turizm destek paketini duyurdu