Beyaz eşyada yüksek baz etkisi
Beyaz eşya satışları, eylül ayında yıllık yüzde 12 artışla 772 bin adede yükseldi. TÜRKBESD Başkanı Can Dinçer, “Eylül ayı itibarı ile iç pazarda yüksek baz etkisini hissetmeye başladık” ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi |Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği’nin (TÜRKBESD) verilerine göre eylül ayında 6 ana üründe iç satışlar yıllık yüzde 12 artışla 772 bin adede yükseldi. Ocak-eylül döneminde de iç satışlar yıllık yüzde 12 yükseldi.
TÜRKBESD’in verilerine göre, ocak-eylül 2021’de 6 ana üründe Türkiye’deki beyaz eşya satışları bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 12 arttı. İhracat yüzde 28, üretim ise yüzde 26 artış gösterdi. İç satış ve ihracat olmak üzere toplam satışları ise 2020 yılının 9 aylık dönemine göre yüzde 23 arttı.
"Yüksek baz etkisini hissetmeye başladık"
TÜRKBESD Başkanı Can Dinçer, “Sektörümüz yılın 9 ayında hem iç pazar hem de ihracat pazarlarında çok iyi bir performans sergiledi. TÜRKBESD üyesi firmaların toplam satışları 25 milyon 746 bin 49 adet olarak gerçekleşti. Eylül ayı itibarı ile iç pazarda yüksek baz etkisini hissetmeye başladık. Maliyet artışını dengeleyerek başta ana ihracat pazarımız Avrupa olmak üzere faaliyet gösterdiğimiz tüm pazarlarda ivmeyi korumaya odaklanacağız” dedi.
"Paris Anlaşması ihracat avantajı getirecek"
Pandemi sonrası toparlanma ile birlikte ihracatın arttığını söyleyen TÜRKBESD Başkanı Can Dinçer, “Toplam iç satış+ihracat hacmimizde yüzde 23’lük bir artış yaşandı. İç satışta artışın devam etmesindeki en önemli etkenlerin başında konut satışlarındaki artış ve pandeminin getirdiği ağırlıklı olarak evde zaman geçirilen yeni yaşam tarzı oldu. Üretimimiz de benzer şekilde ivmesini sürdürüyor. Ocak-Eylül arası üretimde bir önceki sene aynı döneme göre yüzde 26 artış görülüyor. İhracattaki güçlü performans üçüncü çeyrekte büyümeye önemli destek sağladı. Bu yükselişte pandemi süreci ile birlikte beyaz eşyaya olan ihtiyacın artması ve kapanma döneminde ertelenen talebin etkili olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Sektörün ana ihracat pazarı olan Avrupa Birliği ile ilişkilerin geliştirilmesi konusunda Ticaret Bakanlığı ve diğer kamu kurumlarının önemli girişimleri bulunduğuna dikkat çeken Dinçer, şunları söyledi: “TÜRKBESD üyesi firmalar olarak tüm faaliyetlerimizi çevreyi ve iklimi koruma odağıyla gerçekleştiriyoruz. AB’nin çevre regülasyonlarına uyumlu olarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Enerji etiketi ve eko-tasarım gereksinimlerini AB ile eş seviyede gerçekleştiriyoruz. Avrupa Birliği ticari ilişkilerini geliştirdiği ülkelere Paris Anlaşması’na uyumu bir şart olarak getiriyor. Paris Anlaşması’nın TBMM’de onaylanmasından dolayı müteşekkir olduğumuzu belirtmek isterim. Sektörümüze ihracat açısından gelecekte getireceği faydaları önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz.”
"Hammadde fiyat artışları beyaz eşya sektörünü de etkiliyor"
Hammadde fiyat artışlarının sonucunda artan maliyet artışlarından tüm sektörler gibi beyaz eşya sektörünün de etkilendiğini vurgulayan Can Dinçer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hammadde arz noktalarına uzaklık sebebiyle artan lojistik maliyetler, çip maliyeti, elektrik fiyatı, doğalgaz fiyatı, petrol fiyatı, çelik fiyatı gibi birçok alanda fiyat artışları söz konusu oldu. Çip krizi mevcut süreçte hayatımızın bir gerçeği, tüm bilgiler doğrultusunda 2022’nin son çeyreğine kadar bu durumun içerisinde olmaya devam edeceğiz. Tüm sektörlerin bu sürece bir an önce adaptasyon sağlaması çok önemli. Biz tüm platformlarımızı geliştirdik, sadece ilk tedarikçilerimizle değil alt tedarikçilerimizle de ilişkilerimizi kuvvetlendirdik, uygun sipariş yöntemimiz ile minimum hasarla faaliyetlerimizi sürdürmeye çalışıyoruz.
"Türkiye’de yeşil vergi sisteminin kurulmasına ihtiyaç var"
TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Özkadı ise AB’nin yeni rekabetçi büyüme stratejisi olan Yeşil Mutabakat kapsamında Sınırda Karbon düzenlemesine en çok maruz kalacak ülkeler arasında Türkiye’nin de yer alacağına dikkat çekerek, şu değerlendirmeyi yaptı: “Rekabetçiliğimizin zarar görmemesi açısından Paris Anlaşması’na uyum sağlamak oldukça önemli. Cumhurbaşkanımızın BM Genel Kurulu’nda açıklamış olduğu 2053 karbon nötr hedefine uyumlu şekilde Ulusal Katkı Beyanımızın güncellenmesi ve buna uygun politika ve stratejilerin belirlenmesi öncelik taşıyor. Bu kapsamda, özellikle AB ile uyumlu bir Emisyon Ticaret Sistemi’nin hayata geçirilerek sınırda karbon düzenlemesinden muafiyet elde edilmesi ve ETS gelirlerinin ilgili sektörlerin yeşil dönüşüm projelerine aktarılmasını önemli görüyoruz. AB, Avrupa Yeşil Mutabakatı ile tüm geçiş sürecini kapsayacak şekilde politika tedbirlerini ardı ardına hayata geçirirken; Ticaret Bakanlığı’nın liderliğinde 16 Temmuz tarihinde yayınlanmış olan Yeşil Mutabakat Eylem Planı’nın da somut hedefler ve aksiyon planları ile desteklenmesi gerekiyor.”
"Gümrük vergilerinin kaldırılması rekabetçiliği destekleyecektir"
TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Yavuz da beyaz eşyanın ana girdisi olan yassı çelik tedariki ile ilgili yaşanan sıkıntıya çözüm olabilecek talebi dile getirdi: “Sektörümüzün karşılaştığı maliyet artışlarının bir kısmı küresel ölçekte pek çok sanayiyi etkiliyor. Çok sayıda ülke ulusal sanayinin rekabet gücünü koruyabilmek için küresel maliyetleri bertaraf edebilecek önlemler almaya çalışıyor. Örneğin, Çin ve Rusya çelik ürünlerinde ihracatı azaltacak girişimlerde bulunarak ulusal sanayilerinin bu kritik hammaddeden faydalanmasını sağlamaktadır. Bu bağlamda bizim de sektörümüzün yoğun kullandığı birkaç çelik ürününde geçici bir süre gümrük vergilerinin kaldırılması yönünde talebimiz bulunuyor. Böylece kaçınılamayan maliyet yükünün bir miktar azaltılması ve ihracatta rekabetçiliğimizin zarar görmemesi mümkün olabilecek.”