‘Yüksek katma değerin etkisi geometrik olacak’
Orta ve yüksek teknolojili ürünler, sanayi sektöründeki toplam imalatın yüzde 39’luk kısmını oluşturuyor. Bu rakamın 12 puan artmasının, sanayi sektöründe 180 milyar dolar olan imalat hacmini 375 milyar dolara çıkaracağı öngörülüyor.
BARIŞ SEDEF / İSTANBUL
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-Ge ile orta ve yüksek teknolojili ürünlerin imalat sektöründe daha fazla yer alması için ayrılan pay artıyor. ‘Yerli-Milli Üretimde Teknolojinin ve Patentlerin Türkiye Ekonomisine Katkısı’ paneline katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı İstanbul İl Müdürü Yüksek Mimar Ümit Ünal, sanayi sektöründe Türkiye’nin orta teknolojili ürün imalatının yüzde 35, yüksek teknolojili ürün imalatının ise yüzde 4 olduğunu söyledi. Ünal, “Sanayi sektörü içerisinde orta ve yüksek teknolojili ürünlerin toplam imalattaki oranının yüzde 39 olduğu görülüyor. Bu rakamı yüzde 51’e çıkardığımızda sanayi imalatındaki kapasitemiz 180 milyar dolardan 375 milyar dolara çıkar. Bu kapsamda oluşturulacak ufak bir katma değer büyümeye aritmetik değil, geometrik olarak yansır” şeklinde konuştu.
Çin’den alınacak yüzde 1 çok önemli
COVID-19’un Çin’den Türkiye’ye belirli sektörler için yeni fırsatlar doğuracağına işaret eden Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Başkanı Orhan Aydın, “Kapasite kullanım oranında %76 ila 80 arasında bir orana sahibiz. Bu bağlamda sanayide yeni yatırımlara ihtiyaç var. Bizim sadece Çin’den alacağımız %1’lik bir pasta bile ülkemizdeki sanayinin şu anki durumunda kapasitenin iki katı artırılmasını zaruri kılar” diye konuştu.
“İki puan 50 milyar dolarlık girdi sağlayabilir”
Türkiye’de 2019 yılı için ihracatın kilogram başı değerinin 1,37 doları olduğuna dikkat çeken Adres Patent Yönetim Kurulu Başkanı Ali Yüksel, “2020 ve 2023 hedeflerinde ihracatta kilogram başı birim değerinde 2 doların yakalanması hedefleniyor. Bu rakamı yakalarsak 50 milyar dolarlık bir girdi elde ederiz” dedi. Katma değerin artması için orta ve yüksek teknolojili ürünlerin imalatına ağırlık verilmesi gerektiğinin altını çizen Yüksel, fikri sınai ve mülkiyet hakları konusunda daha fazla farkındalık çalışması yapılması gerektiğini ve firmaların geliştirdikleri ürünleri ticarileşme çalışmalarına ağırlık vermesinin belirlenen hedeflerin yakalanmasında kritik bir yerde bulunduğunu kaydetti.
“1,5 milyar dolarlık hazır giyim ürünü depoda kaldı”
Yerli ve milli üretime verilen önemin pandemi döneminde artığını dile getiren İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Üyesi Sultan Tepe, özellikle 1 liraya satılan bir maskenin ne kadar stratejik bir yere çıkarıldığını ve COVID-19 nedeniyle kayıpları minimum seviyeye indirdiğinin altını çizdi. Özellikle hazır giyim konusunda birçok imalatçının depolarında ürünlerinin kaldığını dile getiren Tepe, “Depolarımızda 1,5 milyar dolarlık hazır giyim ürünü kaldı” diye konuştu.
“Patent ürüne değer katıyor”
Türkiye’de patent konusundaki farkındalıkların artırılması için topyekün bir seferberliğin olması gerektiğinin altının çizen Hadımköy Sanayici ve İş Adamları Derneği Başkanı Hüseyin Bozdağ, “Diğer taraftan patent alanında hizmet veren şirketlerin tamamının kurumsal bir yapıda olması gerekiyor. Özellikle geliştirilen ürünün patentinin alınması değer yaratma ve bunu güvence altına alma konusunda son derece kıymetli” şeklinde konuştu.