Türkiye ekonomisi 2023 yılında yüzde 4.5 büyüdü
Türkiye ekonomisi 2023 yılı son çeyrekte yüzde 4,0 büyürken yılın tamamında büyüme yüzde 4,5 oldu.
Haber Merkezi |Ali Orhan Yalçınkaya
Türkiye ekonomisi 2023 yılı son çeyrekte yüzde 4.0 büyürken yılın tamamında büyüme yüzde 4.5 oldu. 2023 yılı son çeyrek için GSYH'ye ilişkin yıllık medyan beklenti yüzde 3.6, 2023 yılı için ise yüzde 4.4 büyüme yönündeydi. OVP'de ise 2023 için yüzde 4.4 büyüme öngörülüyordu.
Özel tüketim büyümede belirleyici olurken, deprem sonrası yeniden imar faaliyetleri inşaat sektörünün tekrar öne çıkmasını beraberinde getirdi.
2022 yılı sonunda 905.8 milyar dolar olan GSYH 2023 yılında 1 trilyon 118 milyar dolara yükselirken, 10.659 dolar olan kişi başı gelir 13.110 dolara yükseldi. Cari fiyatlarla GSYH ise son çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 76.9 (önceki yüzde 80.1) artarak 8 trilyon 431 milyar TL (önceki 7 trilyon 696 milyar TL) oldu.
Bir önceki çeyrekte yüzde 0.3 artış olarak açıklanan ve ekonomideki “reel” büyüme eğilimini gösteren mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış GSYH son çeyrekte yüzde 1.0 artışa hızlandı.
Büyümenin Kaynakları
Milli gelirdeki artışın kaynaklarına baktığımızda özel ve kamu tüketimi ile yatırım harcamalarının büyümeyi yukarı çektiği, net dış talep ve stok azalışının ise olumsuz katkı verdiği görülüyor.
Yıllıkta özel tüketim yüzde 9.3 (önceki yüzde11.1) artarken, kamu harcamalarının yüzde 1.7 (önceki yüzde 7.6) artışa yavaşladığı görülüyor. Özel ve kamu yatırımlarının yüzde 10.7 (önceki yüzde 14.8) artışa yavaşladığı izlenirken, mal ve hizmet ihracatının yüzde 0.2 (önceki yüzde 1.2 artış) ve mal-hizmet ithalatının yüzde 2.7 (önceki yüzde 14.5) artışa yavaşladığı izleniyor.
Son çeyrekte tüketim harcamaları büyümeye 7.0 yüzde puan katkı verirken bunun 6.7 yüzde puanı özel tüketimden, 0.2 yüzde puanı ise kamunun tüketim harcamalarından geldi. Geçtiğimiz yılın ilk çeyreğinde büyümeyi 3.4 yüzde puan, ikinci çeyrekte 6.3 yüzde puan, üçüncü çeyrekte 2.6 yüzde puan aşağıya çeken net ihracat, son çeyrekte de 0.6 yüzde puan aşağıya çekti. Yatırım harcamaları büyümeye 2.6 yüzde puan katkı verirken, stok değişimi 5.0 yüzde puan ile büyümeyi aşağıya çeken bir diğer faktör oldu.
2023 yılının tamamında ise özel tüketim 8.8 yüzde puan, yatırımlar 2.2 yüzde puan, kamu harcamaları 0.7 yüzde puan ile büyümeye olumlu katkı verirken, stok değişimi 4.1 yüzde puan ve net ihracat 3.1 yüzde puan ile büyümeyi aşağıya çekti.
Tüketim
Özel tüketimin detaylarında, dayanıklı malların tüketimi yüzde 5.9 oranında artışa (2023 3.Ç: yüzde 12.4), dayanıksız malların tüketimi ise yüzde 7.5’ten yüzde 4.6’ya yavaşlarken, yarı dayanıklı malların tüketimi yüzde 7.7’den yüzde 9.7’ye hızlandı. Geçtiğimiz yılın ilk çeyreğinde yüzde 23.8 düzeyinden ikinci çeyrekte yüzde 39.7’ye hızlanan, üçüncü çeyrekte yüzde 28.4’e ve son çeyrekte yüzde 17.8’e yavaşlayan hizmetler 2023 yılında da bu eğilimi sürdürerek ilk çeyrekte yüzde 15.9 artışa, ikinci çeyrekte yüzde 12.8, üçüncü çeyrekte yüzde 9.6 artışa gerileme göstermişti. Son çeyrekte yüzde 8.1 artışa yavaşladı.
Yatırım
Geçtiğimiz yılın ikinci çeyreğinde yüzde 5.7 oranında artan yatırım harcamaları, üçüncü çeyrekte yüzde 14.8 artış kaydettikten sonra son çeyrekte yüzde 10.7 büyüdü. TÜİK tarafından kamu-özel sektör ayrımı yayımlanmamakla beraber özel sektör için gösterge olarak takip ettiğimiz makine-teçhizat yatırımlarının (son 18 çeyrektir üst üste artış kaydediyor) yüzde 14.0 artış gösterdiğini (bir önceki çeyrek yüzde 23.6) izlemekteyiz. Bir önceki çeyrekte yüzde 8.0 artış kaydeden inşaat yatırımları son çeyrekte yüzde 7.5 artış gösterdi. Bir önceki çeyrekte yüzde 2.7 artan diğer aktifler ise bu dönemde yüzde 11.0 artışa hızlandı.
Üretim Yöntemiyle Büyüme
Üretim tarafından GSYH’ye baktığımızda ise bir önceki çeyrekte yüzde 4.6 büyüyen hizmetler sektörü son çeyrekte yüzde 3.0 büyürken, büyümeye de 0.8 yüzde puan katkı verdi (bir önceki çeyrek 1.2 yüzde puan). Hizmetler sektörü altında finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 7.4 büyüme kaydetti (bir önceki çeyrek yüzde 5.1). İnşaat sektörü yüzde 10.8 büyürken (bir önceki çeyrek yüzde 7.8) büyümeye 0.5 yüzde puan katkı verdi.
Geçtiğimiz yılın ilk çeyreğinde yüzde 3.5, ikinci çeyrekte yüzde 0.8 daralan tarım sektörü üçüncü çeyrekte yüzde 0.3, son çeyrekte ise yüzde 0.5 büyüme kaydetti. 2023 yılının ilk çeyreğinde yüzde 1.2, ikinci çeyreğinde yüzde 3.0 daralma gösterip üçüncü çeyrekte yüzde 5.5 büyüyen sanayi sektörü son çeyrekte yüzde 1.9 büyürken büyümeye 0.4 yüzde puan (bir önceki çeyrek 1.0 yüzde puan) katkı verdi.
2023 yılının tamamında ise tarım sektörü yüzde 0.2 küçülürken, sanayi yüzde 0.8 büyüdü.
Büyümenin Refah Etkisi
İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı ilk çeyrekte yüzde 37.8 iken ikinci çeyrekte yüzde 34.3’e, üçüncü çeyrekte yüzde 32.2 düzeyine gerilediğini görmüştük. Son çeyrekte de bu eğilim devam ederek yüzde 29.7 olarak gerçekleşti.
Deflatör
Ekonomideki reel büyümenin ne kadarının fiyat artışlarından kaynaklandığını, deflatöre bakarak anlayabiliyoruz.
2023 son çeyrek itibariyle deflatörün yüzde 69.2 (bir önceki çeyrek yüzde 69.8)düzeyinde olduğunu görmekteyiz. TÜFE endeksi ortalamasının yıllık değişimi son çeyrekte yüzde 62.7, ÜFE ortalamasının yıllık değişimi ise yüzde 42.0 oldu. Bilindiği üzere TÜFE ithal mal ve hizmetleri de kapsarken, GSYH deflatörü yurt içinde üretilen mal ve hizmetleri kapsamaktadır. Deflatörün düşük belirlenmesi halinde, reel büyüme olduğundan daha yüksek çıktığını akılda bulundurmak gerekiyor.
Son çeyrekte deflatörün, TÜFE-ÜFE ortalamasının üzerinde belirlendiği görülüyor.
İlk Çeyreğe İlişkin Beklentiler
İlk çeyreğe ilişkin olarak öncü göstergelere baktığımızda Şubat itibariyle yurtiçi talebe ilişkin perakende satışlar ve kredi kartı harcamaları gücünü korurken, İSO PMI endeksi referans 50.0 değerinin altında 49.2 ile daralma bölgesinde. Bir önceki çeyrek ortalaması 104.2 olan Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) ise ilk çeyrek ortası itibariyle 102.8 değerine geriledi.
Kapasite kullanımı ortalaması yüzde 76.2 ile önceki çeyreğe (yüzde 77.2) göre gerilerken, tüketici güven endeksi 79.1 düzeyi ile önceki çeyreğe göre (75.8) yükseliş gösterdi.
İmalat dışı sektörlere baktığımızda ise ilk çeyrek ortası itibariyle hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörü güven endekslerinin geçtiğimiz yılın son çeyrek ortalamalarının üzerinde olduğunu görmekteyiz.
Şubat ayındaki toplantısında Para Politikası Kurulu politika faizini yüzde 45.0’te sabit bırakırken, parasal sıkılaştırma süreciyle başlayan dengelenmenin devam etmesiyle birlikte yılın başında gerçekleşen ücret güncellemelerinin de katkısıyla iç talepteki ivme kaybının yavaşladığını izlemekteyiz. Dış talepte süregelen zayıf seyir ile birlikte iç talepteki kademeli yavaşlama üretim göstergeleri üzerinde sınırlayıcı etkide bulunuyor. OVP’de 2024 yılı için büyüme tahmini yüzde 4.0 şeklindeydi.