“Ticaret siyaseti yumuşatmalı”

DÜNYA dış politika yazarı İlter Turan, sürece ilişkin olarak, “Köklü ticari ilişkileri geçici siyasi mücadelelerin konusu yaparak kayıplara uğramak yerine, siyasi ilişkilerdeki gerilimi yumuşatmak için kullanmalıyız” yorumunu yaptı.

Hilal Sarı |

Türkiye’nin Fransa ile gerilen ilişkileri, uzmanlara göre en büyük ticaret ortaklarından biri olan Avrupa ülkesiyle ticari ilişkilere zarar vermemeli. DÜNYA gazetesi köşe yazarı İlter Turan, “Köklü ticari ilişkileri siyasetteki gerilimi yumuşatmak için kullanmalıyız” değerlendirmesini yapıyor.

Arap dünyasında başlayan Türk malı karşıtı boykotlar, Fransa’da yaşanan korkunç bir öğretmen cinayetiyle yeni bir eksene taşındı. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, aralarında NATO’nun beyin ölümü tartışması, Libya, Doğu Akdeniz ve Dağlık Karabağ sorunlarının da olduğu birçok konuda karşı karşıya gelmesi, önceki gün Erdoğan’ın Fransız mallarına karşı boykot çağrısı yapmasıyla ticari ilişkilere de sıçramış oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Fransız mallarına boykot çağrısı yapması ve bazı ticaret odalarının bu çağrıyı desteklemesinin Fransa’dan yapılan ithalat kalemlerini nasıl etkileyeceği henüz bilinmiyor.

DÜNYA gazetesi köşe yazarı ve siyaset bilimi profesörü İlter Turan, iki ülke arasındaki gerilimin ticarete sıçramasına ilişkin değerlendirmesinde “Ticari ilişkileri geçici siyasi mücadelelerin konusu yaparak kayıplara uğramak yerine, köklü ticari ilişkileri siyasi ilişkilerdeki gerilimi yumuşatmak için kullanmalıyız” diyor.

Ekonomiler arasındaki ilişkilerin köklü ve yoğun olması nedeniyle, bu siyasi gerilimin ticarete çok fazla etki yapmayacağını öngören profesör Turan, “Türkiye Renault yatırımı ile Fransız otomobilleri imal etmektedir. Fransız uçak üreticisi Airbus, Türkiye’nin sivil uçak ihtiyacını karşılamaktadır. Bunların engellenmesinin söz konusu olacağını düşünmüyorum. Öte yandan ne Türk ne Fransız tüketiciler bir malın nerede üretildiğine dair dikkatlidir” diyor.

Fransız liderin Müslümanlıkla ilgili yorumlarının bir devlet adamının yapması beklenen değerlendirmelerin çok dışında kaldığını, bir miktar da bilgi eksikliğiyle donatılmış bir çıkış olduğunu belirten Turan, Süleyman Demirel’in “Barışmasını bilmeyenler kavga etmemeli” sözlerini hatırlatıyor. Turan’a göre “Bu çıkışlara aynı üslup, hatta o üslubu aşan bir taşkınlıkla cevap vermeye gerek yok. Hatta belki bunu mizah konusu yaparak Macron’u yalnızlaştırmak daha isabetli bir yol olacaktır.”

Fransız bakan: Karşı boykot çağrısı yapmayacağız

Fransa’da yetkililer Arap dünyasında başlayan ve Türkiye’nin de katıldığı boykota karşı bir misilleme olmayacağına ilişkin sinyaller verdi. Fransa Kültür Bakanı Roselyne Bachelot, Fransız BGMTV kanalına verdiği demeçte karşı bir boykot çağrısı yapmayı düşünmediklerini belirterek “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve bazı Müslüman liderlerin “karikatür” konsunu iç ve dış siyasi hesaplar için kullandığını” söyledi. Bachelot “Fransa’da Müslümanlara karşı bir mücadele yok, sadece radikal İslamcılığa ve terörizme karşı bir mücadele var. Aryıca teröre karşı da beraber savaşabiliriz” diye konuştu. Macron’un İslam ve Müslüman karşıtı bir konuşma yapmadığını, sadece “İslami ayrılıkçılık” hakkında konuştuğunu belirten Bachelot “Karikatür ve dinleri eleştirmek Fransız kültürünün bir parçası olduğu için bu hakları savunuyorum” dedi. Erdoğan’ın boykot çağrısı sonrası Fransa’nın Ankara Büyükelçiliği de Türkiye’deki vatandaşlarına dikkatli olmaları çağrısı yaptı ve kalabalık yerlerden uzak durmaları konusunda uyardı. Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin ise France Inter radyosuna verdiği demeçte Türkiye’nin Fransa’nın iç işlerine karışmaması gerektiğini söyledi.

“Türkiye’yi AB’den daha da uzaklaştıracak”

Avrupa Komisyonu’ndan bir sözcü ise bir AB üyesinin mallarına boykot çağrısı yapılmasının zaten askıda olan üyelik sürecini daha da zorlaştıracağına işaret etti. Agence France Presse’e konuşan Komisyon sözcüsü “Bir üyenin ürünlerine yönelik boykot çağrısı yapmak bu yükümlülüklerin ruhuna aykırı ve Türkiye’yi AB’den daha da uzaklaştıracak” diye konuştu. Tüm bu gelişmelere paralel, Hollanda’nın aşırı sağ kanat siyasetçilerinden Geert Wilders’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik “terörist” ifadesini kullanmasıyla başlayan gerilim de Erdoğan’ın kendisine suç duyurusunda bulunmasıyla yeni bir boyut kazandı.

İslam dünyasındaki Fransa boykotu büyüyor

Macron’un İslami ayrılıkçılığa ilişkin yorumları sonrası Kuveyt, Ürdün ve Katar’da başlayan gayriresmi boykota Suudi Arabistan, Mısır, Cezayir, Filistin, Bangladeş ve Fas’ta da kısıtlı katılımlar olduğu belirtiliyor. Birçok İslam ülkesinde Macron ve Fransa karşıtı gösteriler düzenlenirken, Al Jazeera haberine göre bu ülkelerde sosyal medyada #BoycottFrenchProducts (Fransız ürünlerini boykot edin) benzeri etiketler de trend oldu. Fransa'nın uluslararası ticaretinde İslam dünyasının rolü giderek artarken, 2019’da bu ülkelerle ticaret hacminin 100 milyar doları aştığı belirtiliyor. Fransa’nın 2019’da İslam ülkelerine ihracatı 45,8 milyar dolar olurken, bu ülkelerden 58 milyar dolar da ithalat yaptığı belirtiliyor. İslam ülkeleri, bu dönemde Fransa'dan yoğunlukla makine, gaz tribünü, havacılık ürünleri, kazan, motorlu taşıt parçaları, araba, traktör, demir ve çelik ürünleri, elektrikli ve elektronik ekipman ile ilaç satın aldı. Fransa da İslam ülkelerinden ham petrol, doğal gaz, mineral yağlar, motorlu taşıt, otomobil parçası, uydu alıcı, elektik ısıtıcı, kablo, giyim, meyve, sebze, kuru yemiş gibi ürünleri ithal etti.

İkili ticaretin omurgası: Otomotiv, makine, havacılık, tekstil ve ilaç

Türkiye İstatistik Ofisi verilerine göre Fransa Türkiye’nin en büyük 10. ithalat pazarı ve en büyük 7. ihracat pazarı. Otomotiv, makine, havacılık, tekstil ve ilaç sektörleri ise Türkiye’deki Fransız yatırımlarının omurgasını oluşturuyor. Türk-Fransız Ticaret Derneği verilerine göre, Türkiye-Fransa ikili ticareti son 20 yılda neredeyse üç katına çıkarken, 2019 sonu itibariyle 14,67 milyar Euro’ya (17,32 milyar dolar) ulaştı. Türkiye İhracatçılar Meclisi ( TİM) tarafından derlenen verilere göre 2019’da Türkiye, Fransa’dan 6,3 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi. Bu ithalatın yüzde 14,15’lik kısmı (891,4 milyon dolar) motorlu taşıtlar ve akşamlarından oluşurken, kazan, makine, mekanik cihaz ve aletler yüzde 13,74 pay ile ikinci sırada geldi. Demir-çelik, elektrikli makine, plastik mamuller, ilaç, hava ve uzay taşıtları, tıbbi cihazlar ve kimyasallar da Türkiye’nin Fransa’dan gerçekleştirdiği ithalattaki en büyük on kalem arasında. Türkiye’nin Fransa’ya gerçekleştirdiği ihracat COVID-19 krizi başlamadan önce 2019’da 8 milyar dolara yaklaşırken, bu ülkeye gerçekleştirilen ihracatın toplamdaki payı ise yüzde 4,5’ti. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, bu ihracatın yüzde 40’ı (yaklaşık 3,2 milyar dolar) otomotiv sektörü ve yan sanayiden geliyor. Makine sanayi (yüzde 8) ve tekstil de Türkiye’nin Fransa’ya ihracatının önemli bir kısmını oluştururken (örme ve örülmemiş giyim ve aksesuar toplam yüzde 10), demir-çelik, plastik mamuller, mobilya ve alüminyum/alüminyum eşya da bu ülkeye gerçekleşen en büyük 10 ihracat kalemi içinde.

Şirketlerin 'eşitçilik' performansı yüzde 9 arttı Finansal performansın anahtarı: Dupont analizi AFAD'dan yurt geneli için kritik açıklama Eğitime kar engeli: Birçok ilde okullar tatil edildi! TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu istifa mı etti? Resmi açıklama geldi Bitcoin 100 bin dolar rekorunu ne zaman kırar?