Sunar Un, günlük 350 ton kapasiteyle devreye giriyor

Sunar’ın depremde ağır hasar alan Osmaniye’deki un fabrikasının yerine yaptığı yeni tesis 4 ay sonra üretime başlayacak. Türkiye’nin en modern un fabrikası olarak konumlandırılan tesisin, yatırım maliyeti yaklaşık 300 milyon lirayı buluyor. Fabrikanın un üretim kapasitesi ise yıllık 75 bin tondan yaklaşık 150 bin tona çıkıyor.

Haber Merkezi |

Selçuk ALTUN / OSMANİYE

Sunar Un ve Yem Genel Müdürü Mustafa Topal, EKONOMİ gazetesine yatırımın detaylarını anlattı. Sunar Un ve Yem’in Osmaniye’nin ilk sanayi tesisi olmasının yanında Sunar Topluluğu’nun ilk fabrikası olma özelliğini de taşıdığını belirten Topal, “Bu un fabrikası 1974 yılında Osmaniye’nin önde gelen isimlerinin katılımıyla çok ortaklı kurulmuş, ancak çalıştırılamamış. Rahmetli kurucumuz Hacı Nuri Çomu, 1976 yılında satın almış ve Sunar Topluluğu’nun ilk sanayileşme adımları atılmış. 1997’ye kadar un üretilen fabrikamıza ek olarak yapılan yatırımlarla 1997 yılında yem tesisi devreye girmiş. 2004- 2005 yıllarında pelet şeklinde üretime geçilerek kapasite artırılmış. Ben sürece 2003’te dahil oldum. İlk 10 yılda un üretim müdürü, 2014’ten bu tarafa genel müdürlükteyim” dedi.

Depremden önce un fabrikasının günlük kırım kapasitesinin 230 ton olduğunu ifade eden Topal, “Bazı teknik sebepler hariç, tam kapasite çalışıyorduk. Ürün gamımızda farklı segmentlerde 12-13 çeşit ürünümüz var. Yem fabrikamızın günlük üretim kapasitesi 1000 ton. 2003’te aylık üretim ve satış bin tonlardaydı, şimdi bu rakamı bir günde gerçekleştiriyoruz” bilgisini verdi.

“Konya tesisi 2021 yılında açıldı”

Şirketin Konya tesisini 2021 yılında devreye aldığını aktaran Topal, şöyle devam etti: “Sunar Topluluğu’nun merkezi Adana’da, sanayileşmede ilk adımı Osmaniye’de ve ilk defa kendi coğrafyası dışında Konya’ya 2021’de yatırım yaptı. Konya’nın devreye girmesiyle tonaj olarak Osmaniye’de 20-21 binlere gelmiş fabrika, 13-14 bin bandına düştü. Geriye kalan tonajı Konya tesisimizden ikame ettik. Son iki-üç yıldır yüksek enfl asyon, enerji, petrol ve işçilik maliyet artışlarına baktığımızda, Konya yatırımını ‘iyi ki yapmışız’ diyoruz. Bizim için çok stratejik bir hamle oldu.”

Deprem sürecinde Osmaniye un fabrikasının ağır hasar alarak kullanılamaz hale geldiğini vurgulayan Topal, “Tek tesellimiz can kaybımızın olmamasıydı. Şu anda burada un üretimimiz yok, fason üretim yaptırıyoruz. Biz 5-6 bin ton un üretiyorduk, fason olarak 4 bin 500 ton üretim yaptırabiliyoruz. Sunar Ailesi’nin, Çomu Ailesi’nin piyasadaki itibarını, prestijini, marka algısını, bu süreçte açıkçası çok hissettik. Şubat’tan bu tarafa bir yıl geçti, inşaatın bitmesine üç-dört ay var ve hiçbir müşterimiz kopmadı. Müşterilerimiz ümitle ve heyecanla yeni tesisi bekliyor” ifadesini kullandı.

Yaklaşık 300 milyon liraya mal olacak yeni tesis ile birlikte günlük kapasitelerinin 230 tondan 350 tona çıkmış olacağını açıklayan Topal, “Kapasiteyi önümüzdeki yıllarda bir o kadar daha artıracak şekilde dizayn ettik. Şu anda 350 ton buğdayı 24 saatte kırabilecek ve 12- 13 çeşit ürünü üretebilecek teknolojisi ile Türkiye’nin en modern un tesisini kuruyoruz, bu konuda iddialıyız” ifadesini kullandı.

İstihdam oranları hakkında da bilgi veren Topal, Osmaniye’de 180, Konya’da 60’dan fazla olmak üzere yaklaşık 250 çalışanları olduğunu bildirdi. Yeni istihdam anlamında Konya’da ilk etapta yaklaşık 20 kişi daha alacaklarını belirten Topal, Konya’da ayrıca lisanslı depoculuk faaliyeti yapacak bir şirket kurduklarını, orada da 70 kişiye yakın istihdam sağlayacaklarını kaydetti.

“Aylık 30 bin ton yem üretiyoruz”

Depremde ağır hasarı un fabrikasının aldığını, yem fabrikasında ise bir hasar olmadığını söyleyen Topal, “Aylık 30 bin ton civarında yem üretimimiz var. İnanıyoruz ki daha yüksek rakamlara ulaşacak potansiyel ve ekibi sehibiz. Sunar, önümüzdeki on yıllarca, yem sektörüne lokomotif olmaya ve müşterisine katkı vermeye devam edecek” dedi.

Osmaniye Temsilcimiz Selçuk Altun'a, yeni fabrikanın özelliklerini anlatan Sunar Un ve Yem Genel Müdürü Mustafa Topal, zeminde jet groud sisteminin uygulandığını belirterek, “Bu da sıvılaşma riskini tamamen ortadan kaldırıyor. Tesisi deprem anında birbirinden etkilenmesin diye dört ayrı bina temelinde yapıyoruz” bilgisini verdi.

İşte 2025’te dünyayı bekleyen tehditler! Borsada servet inşasının formülü uzun vadeli yatırım 500 bin ve 1 milyon TL'lik konut kredisinin aylık ve toplam ödemesi ne kadar? Meta'dan işten çıkarma kararı İngiltere Merkez Bankası dijital pound kararını erteledi Aile Yılı desteklerinin şartları belli oldu