"Madenciliğin banka ve bakanlığa ihtiyacı var"

ÇEVKUR Madencilik Genel Müdürü Selçuk Çevik ise madencilik sektörünün bir banka ve bakanlığa duyduğu ihtiyacı dile getirdi.

Haber Merkezi |

Kerim ÜLKER

Ülkelerin kalkınmaları; sahip oldukları doğal kaynakları harekete geçirmeleri ve bu kaynakları nihai ürünlere dönüştürerek kullanmaları veya ihraç etmeleri ile yakından ilgili. Ülkemizde madencilik hala tartışılırken, dünyada gelişmiş ülkelerce sektörün önemi yıllar önce anlaşıldı, ekonomiye katkılarıyla vazgeçilmezliği tartışılmaz oldu. Gelişmiş ülkeler ürettikleri madeni önce kendi ihtiyaçları için kullanıyor, ihtiyaç fazlasını ihraç ediyorlar.

Ülkemizdeki madencilik sektörünü incelediğimizde, sektörün yıllardan bu yana ihmal edilmiş olduğunu görüyoruz. Madenciliğin Cumhuriyetin ilk yıllarında daha fazla önemsendiğini, Maden Tetkik Arama Enstitüsü, Etibank, Türkiye Kömür İşletmeleri, Demir Çelik İşletmeleri gibi kuruluşların faaliyete başlamasıyla görüyoruz. Madencilik; istihdam ağırlıklı bir sektör ve genelde, kırsal kesimde faaliyet gösteren bir üretim dalı.

Madenciliğin yapıldığı bölgelerde sosyal, kültürel ve ekonomik açıdan oldukça hızlı kalkındıkları gibi vasıfsız elemanları birer zanaat sahibi yaptığını biliyoruz.

Madencilik, işsizliği gidererek halkın yaşam seviyesinin yükseltilmesine katkı sağlarken bir yandan da kırsal kesimden büyük yerleşim bölgelerine olan göçü önleyici rol üstlendiğinin de farkındayız. Özetle madencilik; ülkesel kadar bölgesel anlamda da önemli bir ihtiyaç.

Bu nedenlerle Türkiye’nin maden sektörünün milli bir politikaya ihtiyacı var. Özellikle metal sektörü açısından bu durumun hammadde ihracatının devam etmesi anlamına geliyor. Ülkemiz krom, kurşun, çinko, bor tuzlarını hammadde olarak ihraç ederken bunlardan elde edilen nihai ürünleri daha fazla döviz ödeyerek ithal ediyor. Dünyada gelişmiş ülkeler madencilik sektöründe nihai ürün alırken, gelişmekte olan ve geri kalmış ülkeler de sektörün hamallığı olan hammadde üreticisi pozisyonunda kalıyor.

Örnek olarak 2019 yılında krom madeni ihracat rakamları 170 dolar/ton iken, bu ürünün işlenmiş hali Ferro Krom ihracatımız 1.500 dolar/ton rakamlarına ulaşıyor.

Öncelikle sektörün enerjiden bağımsız olarak “Doğal Kaynaklar Bakanlığı’na” ihtiyacı var. Bu Bakanlık ülkede maden arama konusunda, madencilerin teşvik edilmesi, sektörün sanayi ile entegrasyonunun sağlanması, maden ihracat ve ithalat politikalarının belirlenmesi yanında eğitim ile ilgili olarak bütün faaliyetleri yeniden düzenlemeli.

Geçmişteki gibi Maden Bankası’na ihtiyacımız var

Ayrıca geçmişte var olan Maden Bankası’nın bir benzerine ihtiyaç duyuluyor. Kurulacak olan Maden Bankası gerek arama dönemlerinde gerek üretimi geliştirecek teknolojik gelişmelerde gerekse mücbir hal veya dünya piyasasındaki dalgalanmalardan kaynaklı üretim kısıtlamalarında üreticiyi destekleyecek, finans sağlayacak şekilde kurgulanmalı. Bu aynı zamanda yerli ve yabancı yatırımcı için madencilik sektörünü cazip hale getirecektir. Devlet haklarının ve bir kısım madencilikten elde edilecek gelirlerin madencilik bankası içerisinde kurulacak bir fona aktarılarak maden aramalarında ve geliştirilmesinde ucuz kredi veya madencilere teşvik olarak verilmesi sağlanmalı.

Madenler, yerine konulamayan doğal servetlerdir. Bu bağlamda hedefimiz ülkemizi hammadde üretip satan bir ülke olmaktan çıkarıp dünya pazarlarında katma değeri yüksek, nihai ürünlerde söz sahibi bir ülke konumuna getirmek olmalıdır. Bunun için ülke madenciliği bir bütün olarak düşünülmeli, ulusal genel bir politika, bu politika içinde her maden için de ayrı ayrı alt politikalar belirlenmeli.

Madende bölgesel ayrıcalıklar verilmeli

Özellikle arama döneminde kullanılan sermayenin herhangi bir maden rezervinin belirlenmemesi durumunda geri dönüşü yoktur. Bu nedenle ülkemizde madencilik firmaları arama faaliyetleri için ayırdıkları finansmanı, riske etmek zorunda kalıyor. Firmalar ancak çalışma alanlarında sınırlı rezerv geliştirme faaliyetlerinde bulunuyor. Ülkemizde belirli bir arama programı çerçevesinde yeni kaynakların bulunması için aramalara önem verilmelidir. Arama çalışmalarında da devletin özel ya da yabancı firmalar ile belirli işbirliği yapması, modern arama yöntem ve teknolojilerinin kullanılması zorunlu olduğu gibi madenci tarafından yapılacak arama çalışmalarını finanse etmesi gerekiyor.

NE YAPMALI?

1-Türkiye’nin katı kurallarla belirlenmiş milli bir madencilik politikasına ihtiyacı var.

2- Enerjiden bağımsız, Doğal Kaynaklar Bakanlığı kurulmalı.

3-Cumhuriyetin ilk yıllarında büyük atılıma neden olan Madencilik Bankası, tekrar faaliyete geçmeli.

4-Devlet desteği ve bölgesel ayrıcalıklar sunulmalı.

5-Madenciliğe yönelik özel bir fon oluşturul malı.

NASA keşfetti: Dünya'daki herkesi milyarder edecek asteroit! Finansal performansın anahtarı: Dupont analizi Bakanlıktan kasesi 1000 TL'lik çorbaya inceleme SPK'dan 17 şirketin sermaye artırımına onay ABD'den Rus bankası Gazprombank'a yaptırım Anayasa Mahkemesinden Pasaport Kanunu'na kısmi iptal