İstanbul depremi korkusu tekstilcileri alarma geçirdi
Olası İstanbul depreminin yurtdışında yarattığı korku, en büyük tekstil merkezleri arasında yer alan ve 20 bine yakın işletmenin bulunduğu Laleli, Merter ve Osmanbey’de işlerin yüzde 35 düşmesine yol açtı. İlerleyen dönemde bu oranın yüzde 50’yi geçmesi bekleniyor. OTİAD, bu kapsamda Şişli Belediyesi ile bir proje başlatıp, problemli binaları mühürleyerek tesis dönüşümüne start verdi.
Yener Karadeniz |Yener KARADENİZ/İSTANBUL
Kahramanmaraş depremlerinin ardından yeniden gündemin gelen olası İstanbul depreminin yarattığı korku, tekstil merkezlerini vurdu. İstanbul’un yanı sıra Türkiye’nin de en önemli tekstil merkezleri arasında yer alan ve 20 bine yakın işletmenin yer aldığı Laleli, Merter ve Osmanbey’de işler, sezon başlangıcı olmasına rağmen yüzde 35 düştü. Düşüş oranının ilerleyen dönemde daha da artması bekleniyor. Osmanbey Tekstilci İş İnsanları Derneği (OTİAD) bu kapsamda Şişli Belediyesi ile bir proje başlattı. Dernek proje kapsamında Osmanbey'de faaliyet gösteren 4 bine yakın binayı kontrol ettirip, sıkıntılı binaları mühürleyip, kimseyi içeri almayarak kentsel dönüşümü mecbur kılacak. Öte yandan geride bıraktığımız ay organize perakende de deprem etkisi ile satışlar yüzde 20 düştü. Tekstil merkezleri yöneticileri “Bu çok ciddi bir problem. Elbette İstanbul depremi ile ilgili bilinç oluşturulmalı, deprem konuşulmalı ama bunların felaket tellallığı yapılmadan, ekonomiyi öldürmeden yapılması lazım” açıklamasında bulundu.
En yüksek 8,6 milyar dolara çıktı
Laleli, Merter ve Osmanbey, çoğunlukla yolcu beraberi ticareti ile öne çıkan bölgeler. Salgın öncesi dönemde büyük kısmı Laleli’de gerçekleşmekle birlikte 3 bölgede 6-7 milyar dolara yakın ticaret gerçekleşiyordu. Salgın ile birlikte söz konusu rakamda önemli oranda gerileme yaşandı. En önemli iki pazar olan Rusya ve Ukrayna’da meydana gelen savaşın yanı sıra uluslararası piyasada yaşanan durgunluk, söz konusu rakamın daha da düşmesine yol açtı. Merkez Bankası tarafından açıklanan verilere göre bölge ticaretini de kapsayan bavul ticareti, 8,6 milyar dolar ile 2014 yılında gerçekleşirken, söz konusu rakam 2019’da 5 milyar dolara, salgın yılı 2020’de 2,2 milyar dolara, 2021’de 3,6 milyar dolara ve 2022’de 3,4 milyar dolara geriledi.
Lüks tüketim ve organize de düşüş
Şimdi hem 6 Şubat’ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen deprem hem de her an olacakmış algısı yaratılan İstanbul depremi korkusu, bu rakamların daha da düşmesine yol açtı. Verilen bilgiye göre yabancı ziyaretçilerde meydana gelen korku, İstanbul’da otel rezervasyonlarından lüks tüketime, organize perakendeden tekstil merkezlerine kadar ticarette önemli oranda düşüşe yol açtı. Söz konusu oran otel rezervasyonlarında yüzde 30, lüks tüketimde yüzde 80, organize perakendede yüzde 20 ve tekstil merkezlerinde ise yüzde 35’i buldu. Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, organize perakendede deprem etkisinin önemli oranda hissedildiğini söyledi. Şubat ayı itibari ile BMD üyesi markalarda düşüş oranının ortalamada yüzde 20’yi bulduğunu belirten Öncel, “Olası Marmara depremi turizm bölgelerini çok etkilemeyecektir ama kitle iletişim araçlarının bu kadar yaygın olduğu bir dönemde İstanbul’a etkisi olacaktır” dedi.
Otel rezervasyon iptali yüzde 40
Laleli Sanayici ve İş İnsanları Derneği (LASİAD) Başkanı Gıyasettin Eyyüpkoca, 3 bin civarında işletmenin yer aldığı Laleli Bölgesi’nde işlerin sezon başlangıcı olmasına rağmen deprem korkusu nedeni ile son dönemde yüzde 35 düştüğünü söyledi. Bölgede otel rezervasyonlarının da benzer oranda gerilediğine dikkat çeken Eyyüpkoca, söz konusu gerilemeye yabancıların deprem korkusunun yol açtığını söyledi. Bu nedenle deprem söylemleri konusunda dikkatli olunması gerektiği yönünde çağrıda bulunan Eyyüpkoca, “Depremi gündeme getirirken dikkatli olmak lazım. Her yerde felaket senaryoları, görüntüler var. Bunlar yabancıları korkutuyor. Özellikle turizm ve otel rezervasyonlarında iptaller yüzde 35-40’lara dayandı. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Bu çok ciddi bir problem” diye konuştu.
Siparişleri Uzakdoğu’ya kaydırma eğilimi var
İstanbul depreminin konuşulmasının ve bilinç oluşturulmasının doğru olduğunu ancak bunun ekonomiyi öldürmeden yapılması gerektiğine dikkat çeken Eyyüpkoca, şöyle devam etti: “Müşteriler ‘ben sana sipariş veremem sizde deprem bekleniyor, verdiğimi siparişleri alamayabilirim’ korkusu ile hareket ediyor. Şu an bu nedenle siparişleri Uzakdoğu’ya kaydırma gibi bir eğilim var. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Laleli bölgesinde normalde sezon başlangıcı olan bu dönemlerde işler çok iyi olurdu ama bu korku nedeni ile düşüşler yüzde 35’lere vardı. Bu oranın ilerleyen dönemde daha da yükselmesinden endişe ediyoruz. Organize perakende de benzer bir durum var. Orda da düşüşler yüzde 35 civarında. Ortadoğulu turistler Avrupa ile vize sorunu nedeni ile buraya gelirdi. Şimdi onlar da gelmekten imtina ediyor. Evet iklim değişikliği, uluslararası piyasada yaşanan resesyon ve Rusya-Ukrayna savaşı ve bunun sürecek olması işlerimizi etkiledi ama deprem bu etkiyi çok daha yüksek seviyeye çıkardı.”
Osmanbey'de çürük binalar mühürlenecek
4 bin civarında tekstil ve hazır giyim firmasının faaliyet gösterdiği Osmanbey bölgesinde de düşüşler yüzde 30’u aştı. Osmanbey Tekstilci İş İnsanları Derneği (OTİAD) Başkanı Kemal Kartal, deprem beklentisinin bölgede satış yapanları etkilediğini kaydederek, “İstanbul’da deprem olacak haberleri yabancı müşterilerde büyük tedirginlik yaratıyor. İşlerimiz yüzde 30’dan fazla düştü. OTİAD olarak biz de bu kapsamda Şişli Belediyesi’yle bir proje hazırlıyoruz. Osmanbey’deki bütün binaları kontrol edip, sıkıntılı binalar mühürlenecek. Mülk sahiplerinin de kentsel dönüşüm altında mecburen yıkıp, yapması lazım” dedi.
Düşüş oranı yüzde 50’ye çıkabilir
Merter Sanayici ve İşadamları Derneği (MESİAD) Başkanı Gürbüz Oruç, depremin bölgeye gelen siparişleri etkilemediğini ancak Kahramanmaraş merkezli depremin tekstil üretimine olumsuz yansımalarının bölgeyi negatif etkilediğini anlattı. Gürbüz, şöyle devam etti: “Gelen müşteriler, deprem bölgesinin İstanbul’a uzak olduğunu; İstanbul’da da herhangi bir şey yaşanmadığını bildikleri için rahatlıkla geldiklerini ifade ediyorlar. Sıkıntı, bizim fiyatlarda yaşadığımız deprem. Müşteri kitlemiz daha çok Fas, Cezayir, Libya, Filistin, Irak, İran, Suudi Arabistan, Türki Cumhuriyetler ve Balkanlar. Az da olsa Avrupa ve Rusya da var. Merter’de sezon başında 500 bin dolarlık sipariş veren bir müşteri artık Çin’e gidiyor. Normalde 12-13 bin adet mal alırken, şimdi 3 bin adet mal alıyor. Merter’de 10 bin işletme var. Yaklaşık bin 200 tanesi direkt ihracat yapıyor. Talepte ise yüzde 30 düşüş var. Bu ilerleyen dönemde yüzde 50’ye kadar düşebilir, sezon çok erken bitebilir.”