Fuat Tosyalı: Yatırımda lokalizasyon trendi başladı yeşil ve hafif çelik önem kazanacak
Zirveye katılan Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, ‘İş Dünyasında Diyalog’ oturumunda EKONOMİ Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar’ın sorularını yanıtladı. Çeliği olmayan ülkenin bağımsızlığından söz edilemeyeceğinin, kalkınmanın da olamayacağının altını çizen Tosyalı, sektörünün küresel ısınma ve çevresel konularla ilişkisine dikkat çekti.
Haber Merkezi |EKONOMİ Gazetesi ev sahipliğinde PwC Türkiye’nin içerik işbirliğinde ve Sabancı Holding Ana Sponsorluğu’nda 3.’sü gerçekleştirilen Dönüşen Liderler Zirvesi, Elite World Grand Sapanca’da, “Makronun Baskısında Mikroyu Yönetmek" temasıyla yapıldı.
Küresel ısınmanın ana faktörlerinden birinin de çelik üretimi olduğuna değinen Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, “Öyle bir kompozisyon yaratmalıyız ki, hem çelik üretimini devam ettirmeli hem de dünyanın geleceğini korumalıyız. Burada sorumluluk çelik üreticilerine, doğal olarak bizlere düşüyor” dedi.
Çin, ürettiği çelikle dünyaya 3 bin kg karbon salıyor
Küresel ısınmanın en büyük nedenlerinden birinin çelik üretimi olduğunu ifade eden Tosyalı, sektörde köklü değişikliklerin kaçınılmaz olduğunu söyledi. Çelikte küresel üretimin 2 milyar ton olduğunu kaydeden Tosyalı, “Bunun 1 milyar tonu Çin’de üretiliyor. Çelik üretimi çok yüksek enerji gerektiriyor. Bugüne kadar süregelen yöntemlerde çelik, kömür bazlı fosil yakıtlar üretiliyor. Dünya çelik üretiminin enerji tüketim dağılımına bakarsak, çelik üretiminin yüzde 70’i fosil yakıtlı enerjilerden üretiliyor. Çin 1 milyar ton çelik üretiminde ton başına üretimde 3 bin kilogram civarında karbon salarak dünya küresel ısınmasının en büyük aktörü” diye konuştu.
Lokalizasyonu 20 sene önce öngördü, yatırımlarını buna göre planladı
Dünyanın çok uzun zamandır globalizasyon trendinin peşinde koştuğuna vurgu yapan Tosyalı, şöyle devam etti: “Nitekim Çin’e baktığınızda dünyanın her yerine de istila seviyesinde mal sevk ediyor. Endüstride verimlilik ölçekle olur. Yatırım yapacağınız parayla ne kadar büyük ölçekli iş yaparsanız birim maliyetiniz de daha düşük oluyor. Çin bunun avantajını kullanıyor. Çok büyük bir tüketim alanı var. Ama bugün, farklı bir durumla karşı karşıyayız. Biz bu globalizasyon trendinin lokalizasyona dönüşeceğini 20 sene önceden görmüştük. Çok yoğun ihracat yaptığımız pazarların bir gün artık kendi ihtiyacını kendi üretme hevesine düşeceğini gördüğümüz için o pazarlara yatırım yaptık ve nitekim de başarılı olduk. Biz hala lokazisyon yatırımları çerçevesinde Avrupa’da satın almalar yapıyoruz. En son İspanya’da bir tesis satın aldık, Avrupa’da başka lokasyonda da arayışlarımız var. Artık öyle bir noktadayız ki, hem taşıma maliyetlerinden kurtulmak hem de yeni teknolojilerle ürünü toplumun tam istediği oranda üretmek hedefiyle yatırım yapıyoruz.”
“Sıfıra yakın karbon salınımıyla çelik üreteceğiz”
Çin’in devasa çelik üretim kapasitesine rağmen, Türk sanayicilerinin daha düşük karbon salınımı ile üretim yapabildiğini belirten Tosyalı, bu farkı stratejik yatırımlarla gerçekleştirdiklerini söyledi. Dünya genelindeki büyük çelik üreticileriyle kıyaslandığında, kendi üretim kapasitesinin daha güçlü olduğunu söyleyen Tosyalı, bunun nedeninin lokal ve nüfus göre üretim ölçeği olduğunu ifade etti.
Dünyanın her yerindeki devasa üretimlerin dünyadaki talebe göre arzlarını şekillendireceğine dikkat çeken Tosyalı, şu açıklamaları yaptı: “Çelik endüstrisinde Sınırda Karbon Düzenlenmesi Mekanizması devreye girmeye başladı. Dekarbonizasyonlar önem kazandı. Biz bu konuda çok ciddi yatırımlar yaptık. Şu an Türkiye’de güneş enerjisinde 250 MW’ı geçtik ama devam eden 1 GW’lık yatırımımız var. İlk etapta 1,5 GW’a çıkacağız. En önemlisi biz hiçbir şekilde fosil yakıt kullanmıyoruz, daha önemlisi hidrojenden, solardan ürettiğimiz enerjiyle aynı zamanda yakıt olarak hidrojeni kullanarak neredeyse sıfıra yakın karbon salınımıyla çelik üreteceğiz. Türkiye’de hurdadan, Cezayir’de madenden çelik üretiyoruz. Şimdi orada da dünyanın en büyük hem solar hem hidrojen santrallerinden birinin kurulumuna başladık. Bugün dünyada fosil yakıttan çelik üretimi tonda 3 bin kilogramı bulurken, biz Türkiye ve Cezayir’de 600 kilogram seviyesinde karbon salınımı ile çelik üretiyoruz. Bunu 400 kilograma çekmeye çalışıyoruz.”
Yeşil çelik bizim için öncelik
Çelik üretiminde geleceğin ‘yeşil çelik’ ve ‘hafiflik’ üzerine şekilleneceğini ifade eden Tosyalı, doğaya zarar vermeyen yöntemlerin önem kazandığını ve bu kapsamda dekarbonizasyon süreçlerinin hızlandığını belirtti. Avrupa’da uygulamaya konulan Sınırda Karbon Düzenlenmesi Mekanizması’nın sektöre yeni bir yön verdiğini söyleyen Tosyalı, yeşil çelik üretiminin Tosyalı Holding için bir öncelik haline geldiğini açıkladı. Tosyalı, “V-Green adı altında yeşil çelik markamızı oluşturduk. Bu ürünleri ayrı fiyatlandırmalarla farklı sektörlere sunmaya başladık” dedi.