FT: Türkiye'de piyasalara kalıcı güven için demokrasi şart
Türkiye’de siyasi gelişmelerle hareketlenen piyasalardaki dalgalanma kısa vadede kontrol altında alınırken, uzun vadede güvenin sağlanabilmesi için kurumsal istikrar ve demokrasinin kritik olduğuna işaret ediliyor. Şimşek ve Karahan’ın piyasalara güven verici mesajlarıyla sakinleşme sağlandı ancak yatırımcılar uzun vadeli risk primini fiyatlıyor.
Haber Merkezi |Piyasalar Türkiye risk primine yöneliyor. Kısa vadede piyasalardaki paniğin kontrol altında olduğu belirtilirken, uzun vadede ise güvenin anahtarının demokrasi olduğu belirtilen Financial Times haberinde, Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınarak tutuklanmasıyla sonuçlanan süreçte ilk dönemde piyasalarda sert dalgalanmalar yaşandığı hatırlatıldı.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın güven verici açıklamalarıyla kısa vadeli panik havasının yatıştığı belirtilen haberde, enflasyona karşı disiplinli duruş ve sermaye girişlerinin yeniden başlamasının piyasaları kısa vadede rahatlattığı ifade edildi.
Uzun vadeli risk: Kurumsal aşınma
Piyasalarda siyasi belirsizliklerin arttığı ortamlarda uzun vadeli risk priminin yükseldiğine dikkat çekilen FT haberinde, Türkiye’nin kredi risk primi (CDS) ve beklenen kur seviyelerinde değer kaybı göstergelerinin hızla yükselmesiyle yatırımcıların uzun vadeli enflasyon ve kredi riskini fiyatlamaya başladığının görüldüğü belirtildi.
“Demokrasi olmadan kalıcı güven mümkün değil”
Şebnem Kalemli-Özcan’ın imzasını taşıyan haberde, “Şimşek ve Karahan gibi teknokratlar piyasaları kısa süreli olarak sakinleştirebilir, ancak yatırımcı güveninin sürdürülebilmesi için demokratik bütünlüğün korunması şart” denilirken, yüksek risk priminin, sermaye maliyetini artırdığı, yatırımı azalttığı ve büyüme potansiyelini düşürdüğüne dikkat çekildi.
Nobel ödüllü iktisatçılar Daron Acemoğlu ve James Robinson’a göre otoriter liderler bazen kasıtlı olarak büyümeyi feda edip gücü ellerinde tutmayı tercih ediyor.
Tarihte Sierra Leone, Zimbabve ve Venedik Cumhuriyeti gibi ülkeler, zayıf kurumların ekonomik yıkıma nasıl yol açabileceğinin örnekleri denilirken, Türkiye, Venedik Cumhuriyeti’ne göre çok daha açık bir toplum olsa da benzer uyarıların geçerli olduğu belirtildi.
“Kurumlar ve demokrasi olmazsa olmaz”
Ekonomik gücün devamı için güçlü kurumlar ve demokrasi olmazsa olmaz denilirken, piyasaların istikrarı için şu ifadeler kullanıldı:
“’Ne pahasına olursa olsun’ müdahaleleri yerine, kurumsal güven ve demokratik istikrarla piyasalar sakin kalır.”