Four Seasons İstanbul Genel Müdürü Moser: İstanbul ve Bodrum gerçekten pahalı hale geldi

Four Seasons Hotels İstanbul Genel Müdürü Reto Moser, Bloomberg HT’de Üst Düzey programında Arzu Maliki’nin konuğu oldu.

Dünyada turizm sektörünün durumuna ve Türkiye'deki projeleri hakkında değerlendirmelerde bulunan Moser, “2022 ve 2023 rekor yıllardı” derken, beklentilerinin olması nedeniyle 2024’te beklentilerini karşılayamadıklarını açıkladı.

Ortadoğu’daki ve Ukrayna’da savaşların yanında ekonomik baskılar yüzünden 2024’ün çok da kolay bir yıl olmadığını belirtti.

"Londra ve Paris gibi biraz pahalı hale geldik"

Moser açıklamalarına şu şekilde devam etti:

“Kârlılık anlamında hedeflerin biraz altındaydık ama biraz daha verimli nasıl olabiliriz buna odaklanmaya çalıştık. Yatırımlar yaptık, altyapımızı geliştirdik, istihdamda nasıl verimli hale gelebiliriz bunlara odaklandık, tabi maliyet baskısını azaltmak konusunda teknoloji de bize yardımcı oldu diyebiliriz.

Türkiye özellikle de İstanbul ve Bodrum gerçekten de maliyetli, pahalı hale geldi. Şu anda en yüksek maliyetli Avrupalı şehirlerle benzer hale geldik. Londra ve Paris gibi biraz pahalı hale geldik. Ama yine de İstanbul dünyadaki en ikonik şehirlerden bir tanesi. Kültür, tarih, mutfağının güzelliği, şehrin güzelliği yani İstanbul’un sunabileceği çok şey var. Ben bu şehre çok inanıyorum ve her zorluğa rağmen insanların geleceğine inanıyorum. Eğer Türkiye’yi karşılaştırmak isterseniz diğer benzer ülkelerle evet maliyet tarafında benim Avrupa’daki büyük şehirlerdeki meslektaşlarımın yönettiği otellerle benzer fiyatlara geldik.”

“4 yıl önceye kıyasla çok pahalı hale geldik”

İş gücü maliyeti bizim en büyük maliyet kalemimiz. Biz misafir memnuniyetine çok önem veriyoruz o yüzden çalıştığımız kişilere büyük yatırım yapıyoruz. Ama 4 yıl önceye kıyasladığınız zaman çok pahalı hale geldik.

2022’de oda fiyatları zirve yapmıştı. Bunda Ukrayna’daki savaşın başlamasının etkisi ve pandemi sonrasının etkisi vardı. Şu anda oda fiyatlarında biraz daha yatay hale geldik diyebiliriz, tabi bir yandan maliyetler yükseliyor ama fiyatlar da aşağıya geliyor. Aynı şey yiyecek ve içeçekte de var, aldığımız her şey daha pahalı hale geldi ve biz burada kaliteden ödün vermek istemiyoruz. Çünkü biz şirket olarak kaliteye önem veriyoruz. Yatırım yapan bir şirketiz ve daha verimli bir plan yapmamız gerekiyor. Burada gıda israfının önüne geçecek bir planlama yapıyoruz ve şu anda bir yapay zekâ sistemini kullanıp yemek israfının önüne geçmeye çalışıyoruz.

“2025’te İstanbul Boğazı’ndaki otelimizin renovasyonunu yapacağız”

Evet çok heyecanlı bir yıl yaşadık, Sultanahmet’teki oteli pandemide renovasyona almıştık ve son yılı İstanbul Boğazı’nda yer alan otelimize restorasyona ayırdık. 2025’te İstanbul Boğazı’ndaki otelimizin renovasyonunu yapacağız. Etiler’deki rezidansımızın bir kısmı bitti ve ilk aşamayı teslim ettik. Burada talep çok yüksekti ve o yüzden projenin ikinci fazını da biraz daha hızlandırılmış şekilde çalışıyoruz. Rezidanslarda dairelerin yüzde 80’ni satıldı, Türk ve uluslararası alıcılar da var. İstanbul’da en yüksek standartlara sahip bir proje oldu.

Bodrum oteli uzun zamandır aklımızda ve bizi heyecanlandıran bir proje. Biz rezidans projemizi tamamen bitirdikten sonra Bodrum’a geçeceğiz. Proje Bodrumun güney tarafında çok bakir bir alanda olacağını söyleyebilirim. Gelecek yılın birinci çeyreğinde otelin yapımına başlayacağız ve projenin tamamlanması 2026’yı bulur. Bence Bodrum otelimiz 2027’nin yaz sezonunda açık olacak.

“Dünyada 8 otel açtık”

Globalde bu yıl içerisinde 8 otel daha açtık, toplamda 133 otelimiz oldu. Gelecek 15 yılda 30 otel daha açacağız gerçekten de hızlı bir büyüme içinde olduğumuzu söyleyebilirim. Suudi Arabistan’da güçlü bir varlığımız var. Gelecek dönem burada 3 otel daha açacağız. Avrupa’da Venedik’te tarihi otelimizi restorasyona aldık. Roma’da 2 farklı otel daha açıyoruz. Bunlardan bir tanesi Vatikan içerisinde olacak ve çok özel bir otel olacak, diğeri de Roma merkezde olacak. Aynı zamanda İsviçre Gstaad’ta bir otel daha yapıyoruz bu beni çok heyecanlandırıyor çünkü benim şehrime çok yakın. Genelde yüksek gelirli kişilerin seyahat edebileceği yerleri hedef alıyoruz.

“Fiyatlamalarla ilgili bir baskı var”

Rekabet güzel çünkü bizi ayakta tutuyor. Tabi biz bizim için uzun vadede iyi bir getiri olacağını tahmin etmesek bu işe girmeyiz. Fiyatlamalarla ilgili bir baskı var ama bu doğal bir döngü. Piyasada ne zaman fazla bir arz olursa bir baskı oluşabilir. Şu anda bizim yaratıcı olmamız gerekiyor ve insanların para vermek isteyeceği güzel deneyimler paylaşmamız gerekiyor.

“Kuzey Amerika zenginliğin el değiştirdiğini görüyoruz”

Bizim şirket olarak Kuzey Amerika’da büyük bir bilinirliğimiz var dolayısıyla Kuzey Amerika’dan çok misafirimiz var. Ama burada zenginliğin el değiştirdiğini görüyoruz, bir jenerasyondan diğerine geçen bir zenginlik var. Gençleşen bir müşteri profilimiz var. Rusya bizim için önemli olmaya devam ediyor, Avrupa ve Ortadoğu ise ana pazarımız. Şu anda Çin’e çok fazla yatırım yapıyoruz çünkü Çinliler tekrar seyahat etmeye başlıyorlar.

Brezilya da bizim için önemli. Türk Hava Yolları Avustralya’ya direk uçuş başlattı, Türkiye inanılmaz bir merkez. Melbourne’den uçuşlar bizim için çok iyi olacak."