E-ticaret alanı Türkiye’ye büyük fırsatlar sunuyor

DÜNYA/İSTANBUL

Değişimi anla geleceği tasarla temasıyla düzenlenen ve Finans Dünyası ana sponsorluğunda gerçekleştirilen Forum İstanbul 2020 Konferansları’nın 4. gününde “Salgın Gölgesinde Sektörlerin Yeni Dengeleri” başlıklı oturum düzenlendi. Dünya Gazetesi Genel Koordinatörü ve Yazarı Vahap Munyar’ın yönettiği oturumun konuşmacıları ise Kurtsan Şirketler Grubu CEO’su Meltem Kurtsan, McKinsey & Company Türkiye Ülke Direktörü Ortak Can Kendi ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir Ticaret Odası Başkanwı Mahmut Özgener’den oluştu.

Dünya Gazetesi Youtube kanalı üzerinden yayınlanan dijital etkinlikte konuşan McKinsey & Company Türkiye Ülke Direktörü Can Kendi, meslekleri gelecekte önemli bir değişimin beklediğinden bahsetti. Bu kapsamda daha önce yayınladıkları “İşimizin Geleceği: Dijital Çağda Türkiye'nin Yetenek Dönüşümü" raporunun sonuçlarını paylaşan Kendi, “Çalışma hayatının 2030’da nasıl olacağına yönelik yaptığımız çalışma sonuçlarına göre, bazı sektörlerde iş gücü büyürken, bazılarında küçülüyor. Tarımda 600 bin kişilik iş gücü daralması oluyor. Pandemi ile birlikte artan dijitalleşme bu modellemeyi en az 3 sene öne çekti” diye konuştu. Kendi, pandemide var olan trendlerin çok hızlandığına dikkat çekerek, “E-ticaret ve dijitalleşme vardı ve her ikisi çok hızlandı. E-ticarette büyük fırsat var” diye konuştu.

"Kendi parfümümüzü üretecek malzemelere sahibiz"

Kurtsan Şirketler Grubu CEO’su Meltem Kurtsan da, Türkiye’nin tıbbi bitki florası açısından çok zengin olmasına rağmen sanayileşmiş lavanta şampuanı ve sabunu gibi ürünlerin ithal edilmesinin yanlış olduğunu söyleyerek, “Parfümü ithal ediyoruz. Bizim onu kendi uçucu yağlarımızla yapmamız mümkün” diye konuştu. Turizmin ise değiştiğini söyleyen Kurtsan, “Artık 5 yıldızlı, açık büfeli otel yok. Herkesin yaşamını değiştireceği şehirden köye göçün yaşanacağı, eğitimli kesimin kırsaldan işini yöneteceği bir dönem olacak” şeklinde konuştu.

"İhracatta en kötü dönem sona erdi"

TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener de “ Koronavirüsle ihracat geriledi. Ancak en kötü dönem de sona erdi. Yurtdışındaki talebin açılması ile toparlanma hız kazanacak” dedi. Özgener, “Türkiye’nin orta yüksek ve yüksek teknoloji ihracatının toplam ihracattaki payı yüzde 40’tan yüzde 50’ye çıktı. Yurtdışı fuarların katkısı ile oluşan ihracatın yine toplam ihracat içindeki payı da yüzde 2-3 civarında. Bu oran da yüzde 4 olmalı” dedi. Salgının e-ticareti de zorunlu kıldığını söyleyen Özgener, “E-ihracat KOBİ’ler için önemli hale geldi. Online pazar yerlerinin de önemi arttı. Bundan sonraki dönemde yurtdışı talebin Türkiye’ye kayma ihtimali var. KOBİ’leri ihracata yönlendirmeliyiz” dedi.

110 milyarlık satın almacıların yüzde 60’ı alımlarını kaydırıyor

Bir yandan da koronavirüs Türkiye için fırsat olur mu tartışmalarının yaşandığını anlatan Can Kendi, bu konuda şu ifadeleri kullandı: “11 bin tekstil ve hazır giyim alıcısı ile bir anket yaptık. Toplam satın alma hacimleri 110 milyar doları bulan bu alıcılara ‘alımlarınızı kaydırmaya hazır mısınız?’ diye sorduk. Yüzde 60’ı kaydırılabiliriz dediler. Türkiye’nin de içinde olduğu Doğu Avrupa ve Orta Amerika’ya kaydırabileceklerini söylediler. Türkiye için fırsat var. Alibaba ve Amazon gibi pazar yerlerine entegre olmak önemli. Türkiye’nin dijital ortamlarda yetkinliğini artırması lazım." Gig ekonomisi ile ilgili de konuşan Kendi, bu konuda bir ekosistem yaratılamadığına bunun da beyin göçüne yol açtığını söyledi. Kendi bundan sonraki yatırım alanlarına ilişkin ise “Özellikle AB’de ciddi sağlık yatırımları olacak. Türkiye yurtdışında yaşlı bakım evleri kurulabilir” dedi.

İzmir’de tarımsal organize sanayi bölgesi kuruluyor

Türkiye’nin yeni tedarik zincirinde daha büyük rol alması için tarımın teknoloji ile daha fazla tanışması gerektiğine dikkat çeken Mahmut Özgener, bu kapsamda İzmir Dikili’de 3 milyon metrekarelik alanda tarıma dayalı organize sanayi bölgesi kuracaklarını söyledi. Özgener, “Ayrıca aynı bölgede 300 dönümde de yatırım alanı kurulacak. Buraya 4 katı talep geldi. Kınık’ta da 1.590 dönüm üzerinde Türkiye’nin ilk tıbbi aromatik organize bölgesini de kuruyoruz” dedi. Öte yandan bundan sonraki dönemde lojistiğe yönelik iyi adımlar atılması gerektiğine dikkat çeken Özgener, Sağlık ve tekstilde de önemli fırsatlar olduğuna dikkat çekti.