Depremzede çalışan ücretine 1+1 önerisi
EKONOMİ gazetesi olarak depremin merkez üssü Kahramanmaraş’ta incelemelerde bulunduk. Kahramanmaraş’ın yeniden yaşayan bir kent olması için formül aranıyor. İş dünyası, çalışanlara çift maaş sağlayacak ‘bir işverenden-bir devletten maaş’ önerisi getiriyor.
Haber Merkezi |Handan Sema CEYLAN - Ali ESKALEN
Depremin merkez üssü Kahramanmaraş, ‘ölü şehre’ dönmemek için çıkış yolu arıyor! Merkez nüfusu 700 binleri bulan ilde halihazırda kalanların sayısının 50 bin civarında olduğu, Kahramanmaraşlıların geçici ve kalıcı olarak ailelerini güvenli bir yere taşıdıklarına dikkat çekiliyor. Göçü tersine çevirmek için iş dünyası destek bekliyor.
EKONOMİ gazetesi, depremin merkez üssü Kahramanmaraş’ta incelemelerde bulundu. EKONOMİ gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, Genel Koordinatör Vahap Munyar ve Yayın Kurulu Başkanı Şeref Oğuz ile sorularımızı yanıtlayan ve önerilerini paylaşan iş alemi, kamu bankalarından gelen 6 ay kredi ödemesi ötelenmesine dikkat çekerek, “Özel bankalardan da bunu bekliyoruz. Ancak sorunlarımızı 6 ayda çözemeyiz, daha çok süreye ihtiyacımız var” dediler.
İş dünyası, şehirde “aş ve barınma” nın aynı anda planlanması gerektiğini söyleyerek, “Depremzede çalışanlarımızın şehri terk edip başka bir yerde yaşamaması için burasının cazip olması lazım. Önce barınmayı çözelim sonra istihdamı düşünürüz, diyemeyiz. Belirlenecek süre içinde bir maaş biz, bir maaş devlet versin. Vatandaş çift maaşla yaralarını sarsın” diyor. EKONOMİ Gazetesi ekibine konuşan iş insanları başka formüller de önererek, “Depremden mağduru iş yerlerinde asgari ücretten vergi alınmasın, biz de işçimize brüt maaş ödeyelim” dediler. İş dünyasının diğer önerileri de şöyle:
* Bedava para istemiyoruz. Uzun vadeli TL ucuz kredi istiyoruz. Ödemesiz bir dönemi de olmalı.
* Merkez Bankası’nın 10 yıl vadeli bir kredisi var. Şu anda faizi yüzde 8,5 oldu. Bu kredilerin önü açılmalı.
* Depremden etkilenen 11 kente aynı teşvik verilmesin. Sınırlı kaynak yanlış yere ayrılmamalı. Çünkü insanlar Kahramanmaraş’ta olmak yerine daha az hasarlı Gaziantep’te olmayı tercih ederler. Yardımlar yanlış yere gitmesin, ilçe bazlı teşvik olsun.
* Sanayi tesislerinin ayakta olan binaları “az hasarlı” raporu veriliyor. İnşaat az hasarlıyken, içerdeki tüm makineler büyük zarar görmüş durumda. Çalıştırılması belki de 6 ayı bulacak bu tesise “az hasarlı” dendiği için kısa çalışma ödeneği dahil bazı desteklerden faydalanamıyor. Bu sorun bir an önce çözülmeli.
* Şehir bir kez yeniden planlanmalı. Sağlıklı bir yapıda olmalı, yoksa sadece aynı yere konut dikme sonunu çözmez. Hızlı, plansız ve yeniden çarpık bir kentleşme olmamalı.
ÇOĞU MAKİNE KULLANILAMAZ HALE GELDİ
İskur Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Kurtul, yanan fabrikası önünde EKONOMİ’ye konuşarak, “Felaketin büyüklüğü doğrultusunda sadece 6 aylık bir kredi ötelemesi bize can suyu olmaz. Biz devletimizden emeksiz, bedava bir destek istemiyoruz. Yine faizli kredi verilsin ama ucuz faiz ve ödemesiz bir dönemi olmalı” dedi. Kurtul, çoğu makinenin kullanılamaz hale geldiğine dikkat çekti. Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Hikmet Gümüşer de, kentin iş ve barınma sorunun birlikte çözülmesi gerektiğini vurguladı.
HAYALET ŞEHİR SİLÜETİNDEYİZ, KONTEYNER OTELLER DE KURULMALI
EKONOMİ gazetesi ekibinin ziyaret ettiği tesislerden biri de Karacasu Tekstil’di. Karacasu Tekstil Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Kahramanmaraş Sanayici ve İş İnsanları Derneği (KASİAD) Başkan Yardımcısı Burak Orhan Arifioğlu, tesislerdeki hasarı ekiple paylaştı. Tesisin bahçesinde, biri koordinasyon çadırı olmak üzere, çalışanlar için çadırlar kurulmuş durumda. Arifioğlu, şöyle konuştu: “İnsanların barınacak yerleri yok. Elbette şehirden gidiyorlar. Ama kısa sürede buranın hayalet şehir silüetinden çıkartılması lazım. Nasıl 100 yıl önce Kahramanmaraş, direnerek işgal altından kurtulduysa, aynı ruhla yeniden buraya hayat vereceğiz. Eş zamanlı olarak barınma ve sanayinin işleme sorunu çözülmeli.”
Genç KASİAD Başkanı İsmail Dinçer de “Öncelikle Kahramanmaraş’ın insanların aileleriyle birlikte yaşayabileceği bir yer haline gelmesi lazım. İnsanlar eşlerini ve çocuklarını güvenilir bir kente bırakıp buraya dönüp işlerine sahip çıktılar. İlk etapta tesislerimizin içinde konteynerler kuruyoruz. Ama sonrasında sanayi tesislerine yakın yaşam kentler olmalı. Küçük esnafımızın da işinin başına dönmesi lazım. Lokantalar, terziler, ayakkabıcılar olmazsa insanlar nasıl hayatını sürdürür. Ayrıca şehir dışından gelen insanları barındırabilecek, geçici misafirhaneler olması lazım. Konteyner oteller gibi… Örneğin, makineler için şehre uzmanları getirtmekte zorlanıyoruz” açıklamalarında bulundu.
3 SANAYİCİ 3 GÖRÜŞ
Narlı: 2 bin kişi Ticaret Borsası binasına sığındı
Kahramanmaraş Ticaret Borsası Başkanı Mustafa Narlı, “8 ay önce yeni binamıza taşındık. Kentimizde hasar görmemiş ender yerlerden biri de bizim binamız. Depremin sabahı çok soğuktu. Hemen Borsamızın kapılarını açtık. 2 bin kişi buraya sığındı. Açık alanlarımızı yatakhaneye çevirdik. Halen de (depremin 20’nci günü) insanlarımız burada yatıyor” dedi. Barınma sorunun, iş yerlerinin yeniden açılması ile aynı anda planlanması gerektiğini anlatan Narlı, “ Bir maaş biz ödeyelim, bir maaş da devlet ödesin. Çift maaşlı işçimizi tutalım” diye konuştu.
Buluntu: 5084’ün üzerinde bir teşvike ihtiyacımız var
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Buluntu, hizmet binalarının zarar görmesi nedeniyle odalarının şu anda Ticaret Borsası binasına taşındığını kaydetti. Başkan Buluntu, şunları söyledi: “Şimdi sanayimizi ayağa kaldırmalıyız. Bu kentin, bir zamanların meşhur kapsamlı teşvik yasası 5084’ün üzerinde bir teşvike ihtiyacı var. Hatta sadece sanayisinde değil, memurlarımızın istihdamı için de bu kapsamda bir teşvik gerekiyor. Şehir merkezinden çok sayıda insan taşındı. Onların yeniden d önmeleri için çalışmalıyız.”
Öksüz: Tesisler depreme üretim sırasında yakalandı
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Hanefi Öksüz, “Şehrimizde fabrikalar vardiya usulü işler. Çoğu üretimde depreme yakalandı. Benim yönetim kurulu başkanı olduğum Kipaş Holding’in iplik fabrikalarında da deprem sırasında üretim devam ediyordu. Depolarımız çöktü. Tek tesellimiz üretimde bir can kaybımız olmaması” diye konuştu. Öksüz, kentteki makine parkının durumuna da dikkat çekerek, “Bazı makinelerimizi bir ayda, bazılarını 6 ayda, diğerlerini 2 senede zor devreye alabiliriz. Şimdi önemli olan bu kentte yaşamı devam ettirmek” dedi.
B planı: Konteyner kuyumcukent
Türkiye’nin kuyum ve mücevher ihracatının yüzde 30’unu tek başına karşılayan Kahramanmaraş’ta ihracatçı, İTÜ’nün raporunu bekliyor. "Kuyumcukent" olarak da bilinen Altınşehir Kuyumculuk İhtisas Küçük Sanayi Sitesi, depremde hasar aldı.
Kahramanmaraş Kuyumcular Odası Başkanı Hacı Mustafa Öz, “Altınşehir ihracatta ve iç piyasada Türkiye'nin büyük bir lokomotifi. İTÜ’nün incelenmesi sonuçlandıktan sonra güçlendirme, gerekli tadilat ve değişikliklerle sitemizi güvenli hale getirildikten sonra firmalarımızı tekrar çalıştırmak istiyoruz. Burası 11 bloktan oluşan bir yapıya sahip. Belki hızlıca blok blok, her bloku ayrı firmayla çalışarak hızlıca iyileştirebiliriz. Bu mümkün olmazsa, hızlıca Bakanlığımızla görüştük, hemen yakınımızda ‘konteyner kuyumcukent’ kurarak, yüzde 50 küçülerek üretimimizi orada devam ettirmek istiyoruz. Burası çalışmazsa Kahramanmaraş ekonomisi yara alır” şeklinde konuştu.
Altınşehir'in altın ve mücevher imalatında İstanbul'dan sonra en büyük üretim merkezi olduğunu dile getiren Öz, sanayi sitesinde 107 bin metrekare kapalı alan içerisinde faaliyet gösteren 450 firmanın, 6 bin kişilik istihdam sağladığını belirtti.