Chr. Hansen, iyi bakterilerle doğal çözümler sunuyor

Danimarka’da 1874 yılında kurulan Chr. Hansen gıda, tarım ve sağlık sektörlerine hammadde tedarik eden global bir biyoteknoloji firması olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Ana işi mikroorganizmalar ve fermantasyon teknolojileri olan Chr. Hansen, süt sektörü başta olmak üzere fermantasyon prosesinin olduğu tüm gıda endüstrisine hizmet veriyor. Şirket, hem ‘iyi bakteriler’ olarak adlandırdıkları mikroorganizmaları (kültürleri) hem de fermantasyon teknolojileri ile mikroorganizmalar aracılığıyla enzimleri üretiyor. Bu strateji ile Doğal Renklendiriciler bölümünü 145 yılın ardından 2021’de bünyesinden ayıran Chr. Hansen, insan sağlığı alanında Jennewein Biotechnologie GmbH firmasını alarak insan sütü oligosakkaritleri pazarına, Lonza AG ile ortak girişimi olan Bacthera ile de ilaç sektöründe canlı biyoterapötik ürün pazarına giriş yaptı.
 
Chr. Hansen, 2019-2020 finansal yılında 970 milyon Euro ciro elde etti. Toplam 3 bin 600 çalışanıyla, 5 kıtada, 150 ülkeye ürünlerini tedarik eden şirketin başlıca üretim tesisleri Danimarka, Fransa, ABD ve Almanya’da bulunuyor. Her yıl cirosunun %6-7’sini AR-GE’ye ayıran şirketin süt sektörüne yönelik ürünleri arasında starter kültürler, biyokoruyucu kültürler, olgunlaştırma kültürleri, probiyotikler, peynir mayaları, fonksiyonel enzimler ve antibiyotik test kitleri bulunuyor. Söz konusu doğal çözümler, süt ürünlerinde tat, yapı ve görünüşe önemli katkı sağlıyor.

"Doğal ürünlerle daha iyi bir geleceğe katkı sağlamayı hedefliyoruz"

Türkiye’de 1982 yılından beri süt sektöründe yenilikçi ve katma değer yaratan ürünleriyle pazarda öne çıktıklarını belirten Chr. Hansen Genel Müdürü Ayça Özyıldırım, uzman teknik kadrolarıyla, müşteriye özel ürünler önerdiklerini ve ürünlerin proseslerinde uygulanması aşamasında her türlü desteği verdiklerini söyledi. İyi bakterilerle sürdürülebilir tarım ve temiz etiketli gıdaların yanı sıra sağlıklı yaşamı desteklemek için çalıştıklarına değinen Özyıldırım, “Şu ana kadar çok yol kat ettik, güçlü ekibimizle, iyi sonuçlar elde ettik. İyi bakterilerle geliştirebileceğimiz birçok ürün var. Chr. Hansen olarak amacımız, doğal ürünlerle daha iyi bir geleceğe katkı sağlamak” dedi.
 
Dünyadaki trendleri yakından takip ettiklerini aktaran Özyıldırım, özellikle pandemi ile sağlık ve sürdürülebilirlik trendlerinin güçlendiğini belirtti. Sağlık trendinin güçlendiğini artan probiyotik satışlarından gözlemlediklerini ifade eden Özyıldırım, tüketicilerin bağışıklıklarını korumaya daha da özen göstermeye başladıklarını bildirdi. Tüketici bilincinin artmasıyla sağlık trendinin daha da ön plana çıkacağını öngördüklerini dile getiren Özyıldırım, “Bu anlamda özellikle fermente süt ürünleri, yararlı bakterileri içermesiyle günün her anında ana veya ara öğün olarak tüketilebilecek sağlıklı gıda algısını koruyacak. Öte yandan sürdürülebilirlik endişesi taşıyarak, süt ürünü tüketimini azaltmak isteyen tüketicilerin (fleksitaryen) sayısı da artıyor. Dünyada bu tüketici profili için Hindistan cevizi, badem, yulaf, bezelye, soya gibi bazların fermente edilmesiyle üretilen bitki bazlı süt alternatifleri de giderek artıyor.” diye konuştu. Özyıldırım biyokoruyucu kültürleriyle de süt ürünlerini doğal yollarla koruyarak firmaların sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağladıklarını belirtti.

Dünyanın en sürdürülebilir biyoteknoloji şirketi

Chr. Hansen’in uzun yıllardır sürdürülebilirlik konusuna odaklandığını dile getiren Ayça Özyıldırım, “2020 yılında ürünlerimizin BM Küresel Hedefleri’ne katkısı, çevre üzerine performansı ve çeşitlilik konularında Corporate Knights göstergelerine göre toplam puanımızı iyileştirdik. Tüm bunların sonucunda şirketimiz Corporate Knights’ın 2020’de Global 100 En Sürdürülebilir Şirket listesinde 2’nci sırada yer aldı. 2019 yılında da 1’nci sıradaydık” dedi.