"Belediyelerin imkanlarını artırmak yerine işçilerin ücretlerini düşürenleri kınıyoruz"

HAK-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Belediyelerin imkanlarını artırmak yerine belediye işçilerinin ücretlerini aşağı çekme girişimlerini şiddetle kınıyoruz. Bunu yapan belediye başkanlarıyla hukuki anlamda da olsa mutlaka bu mücadelemizi sürdüreceğiz." dedi.

Haber Merkezi |

HAK-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Öz-Sağlık İş Sendikası Trabzon Şube Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de 700 bine yakın kamu işçisinin toplu iş sözleşmesinin mayıs ayı içerisinde imzalandığını anımsattı.

Bütün sorunların farkında olduklarını ve çözmek için çaba sarf ettiklerini belirten Arslan, "Bir kısım algı operasyonlarına kimsenin inanmaması gerekiyor. Bu süreçleri bizzat beraber yürüttük. Bugün de inşallah aile ve sosyal hizmetlerdeki kardeşlerimizin de taban ücretlerini 15 bin artı yüzde 45'e getirerek önemli bir başarıyı gerçekleştirmiş olduk." diye konuştu.

Arslan, belediye şirketlerinde çalışan işçilere yasal engel olmamasına rağmen, 6772 sayılı kanunla verilen 52 günlük ilave tediyenin yargı kararı nedeniyle verilemediğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yargı kararları da içtihat oluşturduğu için bu kararın aksine yeni bir düzenleme yapmadan yeni bir karar çıkmıyor. Onun için belediye şirketlerinde çalışan yaklaşık 500 binden fazla arkadaşımızın hak ettikleri halde 52 günlük tediyelerinin verilmemesi büyük bir haksızlık ve adaletsizlik. Biz bunun çözümü için yasal bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu fark ettik. İlk kez de kamu çerçeve protokolüne 6772 sayılı kanunla belediyelerdeki şirket işçilerine de verilmesi gereken 52 günlük ikramiyenin yasal yollardan verilmesini sağlamak adına bir protokole imza attık. İnşallah yeni dönemde belediye şirketlerindeki bütün arkadaşlarımızın kamuda çalışan işçilere verilen 52 günlük ilave tediyenin bunlara da verilmesi için bir mücadele başlattık."

Bazı belediyelerin, üniversitelerin, bazı işveren konfederasyonlarının ve bir kısım kamu işveren sendikalarının Yüksek Hakem Kurulu'na (YHK) başvurarak kurulun prensip kararlarını değiştirmek istediklerini kaydeden Arslan, YHK'nin almış olduğu prensip kararlarının değiştirilmesini doğru bulmadıklarını dile getirdi.

Arslan, YHK başkanının çabalarıyla gerçekten çalışma hayatındaki ücret adaletsizliğini gidermeye yönelik atılan bu adımların geri alınmasının, bu adımlardan vazgeçilmesinin kabul edebilecekleri bir şey olmadığını vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Buradan TİSK ve YERELSEN'in bu yaptıklarını, çalışanlar aleyhine bir tavır olarak görüyorum. Herkes sorumluluklarının farkında olsun. YHK gibi bağımsız bir kuruluşun kamu çerçeve protokolünü prensip kararı olarak kabul etmesi kadar doğal bir şey olamaz. Bu konuda yapılması gereken yapılmıştır. Bu kararı değiştirmek için hem TİSK hem de YERELSEN'in hem de bir kısım belediye başkanlarının girişimlerini şiddetle kınıyorum. HAK-İş olarak asla bunun peşini bırakmayacağız."

"Sorun belediye işçilerinin ücretleri olmamalı"

Belediyelerin imkanlarını artırmak yerine belediye işçilerinin ücretlerini aşağı çekme girişimlerini şiddetle kınadıklarını belirten Arslan, şunları söyledi:

"Bunu yapan belediye başkanlarıyla hukuki anlamda da olsa mutlaka bu mücadelemizi sürdüreceğiz. Sorun belediye işçilerinin ücretleri olmamalı. Türkiye'nin yaşadığı büyük bir ekonomik kriz var. Bu krizden etkilenen belediyelerin imkanlarının artırılması gerekiyor ise biz onlarla beraber yürümeye hazırız. Belediyelerin kaynaklarının artırılması isteniyorsa, bir kanun düzenlemesi yapılması gerekiyorsa, belediyelerin yanında yer alınması gerekiyorsa sonuna kadar onlarla beraberiz. Onlarla yürümeye varız ama YHK gibi Türkiye'nin bağımsız kuruluşlarından birinin özellikle prensip kararı olarak aldığı kamu çerçeve protokolü zamlarının ücretlerinin geri alınması çabalarını asla kabul etmiyoruz. Kazanılmış hakların geriye götürülmesi gibi bir duruma TİSK'in düşmüş olmasından üzüntü duyuyorum. Buradan genel başkanı Özgür Burak Akkol'a da bir çağrımız var. Lütfen bu taleplerini geri çeksinler. YERELSEN'in bu tuzağına TİSK'in düşmemesini istiyoruz."

Arslan, Hak-İş olarak her türlü olumlu çalışmayı desteklediklerini vurgulayarak, "Bir kısım çevrelerin memurlarla işçileri karşı karşıya getirme tezgahlarını boşa çıkarmamız gerekiyor. HAK-İş olarak hiçbir memura verilen zam oranının asla ne tartışmasına girdik ne de karşı çıktık. Memur sendikalarımızın da aynı noktada olduğuna inanıyorum. Dolayısıyla işçileri ve memurları birbirlerine karşıtmış gibi göstermek isteyenlere fırsat vermememiz lazım." dedi.

Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu'nu da ziyaret ederek görüştüklerini aktaran Arslan, Büyükşehir Belediyesinde yaklaşık 2 bin 300 kişinin toplu sözleşme müzakerelerinin devam ettiğini, bir uyuşmazlık yaşanmadan, kamuoyunda sıkıntı oluşturmadan, işçileri ve onların ailelerini üzmeden ortak bir noktada buluşup toplu iş sözleşmesini imzalama iradelerini karşılıklı teyit ettiklerini kaydetti.

Arslan'a basın toplantısında, Öz Güven-Sen Genel Başkanı Ömer Yılmaz, Öz Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Devlet Sert, Öz Taşıma-İş Genel Başkanı Mehmet Ali Kayabaşı, HAK-İş Trabzon Şube Başkanı Engin Erbaşaran eşlik etti.

Yurt dışına çıkış harçlarında pul dönemi sona eriyor Borsada servet inşasının formülü uzun vadeli yatırım Kanada Maliye Bakanı istifa etti: "Tek dürüst ve uygun yol istifaydı" Esad, Suriye'nin 2 ton parasını uçakla Rusya'ya taşıdı Mevduat faizlerinde son durum! İşte 100 bin, 250 bin ve 500 bin TL'nin aylık getirisi Vefat eden sanatçı Ankaralı Turgut'un vasiyeti ortaya çıktı