Bakan Varank: Milli teknolojilerin öncüsü olacak
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubuna ev sahipliği yapan bu merkezdeki birçok girişim, kritik yerli ve milli teknolojilerin öncüsü olacak." dedi.
Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu’nun Yeniliğe Yolculuk Buluşması ve Bilişim Vadisi Resmi Açılış Töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve (TOGG) Üst Yöneticisi (CEO) Gürcan Karakaş'ın katılımıyla Gebze'de gerçekleşti.
Bakan Varank, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 2002'de düşük sektörel çeşitlilikle 36 milyar dolarlık ihracat yapabilen bir sanayi altyapısına sahip olduğunu, özel sektörü yenilikçiliğe, girişimciliğe ve Ar-Ge'ye teşvik edecek mekanizmaların olmadığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde 17 yılda güçlü bir Ar-Ge ve girişimcilik ekosistemi oluşturulduğuna dikkati çeken Varank, "Bugün artık 170 milyar dolara ulaşan bir ihracat hacmine sahibiz. Hemen hemen her sektörde üretim yapabiliyoruz. Türkiye'nin dört bir yanında sıfırdan kurduğumuz bin 500'ün üzerinde Ar-Ge ve tasarım merkezi ile 85 teknopark, yeni fikirlerin ürüne dönüşmesine ev sahipliği yapıyor." diye konuştu.
"Ülkemizin 21. yüzyıldaki konumunu güçlendirecek"
Bakan Varank, Türkiye'nin özellikle savunma sanayisinde tüm dünyanın konuştuğu yeni bir başarı hikayesi yazdığını vurgulayarak, bu alanda yüzde 20'lerde olan yerlilik oranının yüzde 70'lerin üzerine çıktığını ifade etti.
Türkiye'yi her alanda yüksek teknoloji üreten ve teknolojiye yön veren ülkelerden biri haline getirmek istediklerini, Milli Teknoloji Hamlesi ruhuyla hazırlanan 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi'nin de bu vizyonun bir parçası olduğunun altını çizen Varank, şöyle konuştu:
"Bugün ekonomik ve teknolojik bağımsızlığımızı güçlendirme yolunda, ülkemizin en büyük teknoparkı Bilişim Vadisi’ni resmen açıyoruz. Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubuna ev sahipliği yapan bu merkezdeki birçok girişim, kritik yerli ve milli teknolojilerin öncüsü olacak. Bilişim Vadisi’nin paydaşları olan kamu, üniversite, sanayi ve sivil toplum kuruluşları güçlü bir sinerji oluşturacaklar. Buradaki somut projelerle, küresel markalarımızın oluşmasını ve değeri milyar dolarla ölçülen Türk girişimlerinin ortaya çıkmasını sağlayacağız. Yoluna daha büyük adımlarla devam edecek olan Bilişim Vadisi, inanıyorum ki ülkemizin 21. yüzyıldaki konumunu güçlendirecek."
"17 yılın en büyük başarısı zihniyetleri dönüştürmek oldu"
Varank, geçmişte Vecihi Hürkuş, Nuri Demirağ gibi parlak isimlerin Türkiye'nin önünü açacak girişimlere niyetlendiklerini ve Devrim otomobili gibi cesaretli adımların atıldığını anımsatarak, "Ama maalesef yeterli ekosistem gelişmediğinden, en çok da bu işleri sahiplenecek, yüreklendirecek bir siyasi irade olmadığından böyle fevkalade önemli çabalar akim kaldı. Yerli, milli, özgün atılımları boğmaya çalışan zihniyet yüzünden birçok fırsatı kaçırmış olduk. İşte son 17 yılın belki de en büyük başarısı, bu zihniyetleri dönüştürmek oldu." değerlendirmesinde bulundu.
Gencinden yaşlısına, girişimcisinden sanayicisine tüm milletin tarih boyu sahip olduğu özgüveni bu dönemde geri kazandığını dile getiren Varank, "Yıllarca bu millete 'yapamazsın, başaramazsın' diyenlere inat, 'en iyisini biz yaparız' dediğimiz günlere geldik. Türkiye'nin 60 yıllık hayali olan kendi otomobilini üretme fikrinin işte bu günlerde gerçeğe dönüşüyor olması asla bir tesadüf değil." dedi.
"Sadece bir araba üretme projesi değil"
Varank, Türkiye'nin en güzide şirketlerinin bir araya gelerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın himayesinde Türkiye'nin Otomobilini dünyaya tanıttıklarını belirterek, şunları kaydetti:
"Her biri birbirinden tecrübeli parlak zihinler burada, Bilişim Vadisi’ndeki Ar-Ge merkezinde bu otomobili geliştiriyorlar. Bu otomobil, tüm fikri ve sınai mülkiyet haklarıyla, mühendislik kararlarıyla Türkiye’nin otomobilidir. Bu otomobilden kazanılan her kuruş, Türkiye’nin kazancıdır. Bu gurur, 82 milyon vatandaşımızın, Türkiye'nin gururudur. Türkiye’nin Otomobili, sadece bir araba üretme projesi de değildir. Türkiye’nin yeni fırsat pencerelerini yakalama hamlesidir."
"Sektörün geleceğinde biz de varız diyoruz"
Otomotiv sektörünün köklü bir değişim sürecinden geçtiğine dikkati çeken Varank, bağlantılı, otonom ve elektrikli otomobil pazarının köklü markaların yanında yeni girişimlere çok büyük fırsatlar sağladığını anlattı.
Varank, "Bugün, elektrikli ve bağlantılı araçlar, toplam araç satış gelirlerinin yalnızca yüzde 1'ine sahipken, 15 yıl sonra bu oran yüzde 40'lara çıkacak. Bu otomobilleri ve beraberindeki mobilite ekosisteminin içereceği tüm kritik teknolojileri özgün olarak geliştirme imkanımız var. İşte Türkiye'nin Otomobili ile küresel piyasada rekabet edecek markamızı oluşturuyor, sektörün geleceğinde 'biz de varız' diyoruz. Böylece otomotiv sektöründeki 32 milyar dolarlık ihracat kapasitemizi ve istihdam hacmini daha da yukarılara çekeceğiz." diye konuştu.
Boy esprisi
İlgili bakanlarla geliştirilecek araçlara uygun şarj altyapısını kurmak, kullanım alanlarını belirlemek ve hukuki düzenlemeleri tasarlamak için şimdiden çalışmalara başladıklarını belirten Varank, Türkiye’yi bu teknolojiye hazır hale getireceklerini söyledi.
Varank, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın otomobilin tanıtılacağı tarihi açıklamasının ardından paylaştığı fotoğrafı hatırlatarak, "Bu gündeme düşünce ben de üstü örtülü iki aracın ortasında çektirdiğim bir fotoğrafı kamuoyuyla paylaştım. Bunun üzerine 'acaba arabalar mı büyük yoksa bakanın mı boyu kısa' diye oldukça yoğun tartışmalar oldu. Siz arabaların yanında durunca araçların boyutları hakkında soru işaretleri de sanırım tamamen ortadan kalkmış olacaktır." dedi.