ASO Başkanı Nurettin Özdebir: Yeni düzenleme OSB’leri 25 yıl geriye götürür
Ankara Sanayi Odası Başkanı Özdebir, DÜNYA’nın gündeme taşıdığı OSB kanun değişikliği taslağında öngörülen düzenlemenin, OSB’leri 25 yıl geriye götüreceğini söyledi. Özdebir, OSB’lerin 2002 yılından önce yönetmelikte yönetildiği dönemin de gerisine düşeceğini bildirdi.
Haber Merkezi |Hüseyin GÖKÇE
ANKARA- Ankara Sanayi Odası(ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, DÜNYA’nın gündeme taşıdığı OSB kanun değişikliği taslağında öngörülen düzenlemenin, OSB’leri 25 yıl geriye götüreceğini söyledi. Özdebir, OSB’lerin 2002 yılından önce yönetmelikte yönetildiği dönemin de gerisine düşeceğini bildirdi. FETÖ’nün yürüttüğü kampanyalar dahil Türkiye’nin yurt dışında imajla ilgisi sorunu bulunduğunu dile getiren Özdebir, bu imaj düzelmeden yatırım çekmenin mümkün olmadığını aktardı. Merkez Bankası’nın faiz indirimini bazı bankaların yansıtmadığını ifade eden Nurettin Özdebir, “Bankalar devletin verdiği imtiyazı kullanırlar. Faiz konusunda devletten aldıkları bu yetkiyi istismar etmemeliler” diye konuştu.
Bir grup gazeteciye gündemi değerlendiren Nurettin Özdebir, Türkiye’nin bugün yaşadığı sorunların temelinde cari açık olduğunu söyledi. Bu çözülmeden, kur atakları, enflasyon ve işsizlikten kurtulmanın mümkün olmadığını dile getiren Özdebir, “Cari açığı 84 milyonun tüketim tercihleri oluşturuyor. İthal ürün statü unsuru sayılıyor. Ülke olarak hak etmediğimiz lüksü yaşadık ve şimdi bunun cezasını ödüyoruz” dedi.
Merkez Bankası’nın faiz indiriminin genişleyici para politikasının işareti olduğunu kaydeden Özdebir, FED ve Avrupa Merkez Bankası’nın mevcut politikalarında değişiklik olmaması durumunda, dolar kurunun tekrar 8.50’ye ineceği öngörüsünde bulundu.
“Algı düzelmedikçe yatırım mümkün değil”
Türkiye’nin yurt dışındaki algısı düzelmediği sürece yatırım çekmenin mümkün olmadığını dile getiren Nurettin Özdebir, “Ayrıca TL’nin değerinin artması ve malların prim yapması da mümkün değil” diye konuştu.
Türkiye’nin imajıyla ilgili bir sorun olduğunu vurgulayan Özdebir, “Bunda bizim hatamız kadar, yurt dışında FETÖ’nün yaydığı yalan haberlerin de etkisi var” ifadelerini kullandı.
“Kaldıraç oranı bozuldu”
Türkiye’de parasal genişleme döneminde, borcun sermayeye oranını gösteren kaldıraç oranının bozulduğunu dile getiren Özdebir, “Yani 100 lira sermaye varsa, 250 lira borç var. Aslında teknik iflas demek. Bu otomotiv ve inşaat sektörlerinde yüzde 500’e kadar çıkıyor” dedi.
“Diğer ülkeler hibe verdi, bizde kredi musluğu açıldı”
Bir çok ülkede pandemi döneminde, reel sektöre doğrudan destek verildiğini söyleyen Nurettin Özdebir, ABD’nin GSMH’nin yüzde 24.5’i kadar hibe verdiğini, Almanya’da destek oranının yüzde 16’yı bulduğunu, diğer Avrupa ülkelerinde ise yüzde 10’lara varan destekler verildiğini kaydetti. Özdebir, buna karşılık Türkiye’de ise kredi muslukları açılarak, firmaların borçluluk oranının artırıldığını anlattı.
İşletmelerin ayakta kalabilmesi için başka desteklerin gerektiğini ifade eden Nurettin Özdebir, 168 milyar lirayı bulan birikmiş KDV alacaklarının ödenmesi yönünde daha önce gündeme getirdiği kaydî para uygulamasını hatırlattı.
Reel sektörün bu alacağını tahsil edemediği gibi bu paranın yüzde 45’e varan Yİ-ÜFE ile de erozyona uğradığını vurgulayan Nurettin Özdebir, “Üstelik hak ettiği parayı tahsil edemeyen firmalar, aynı zamanda yüzde 25 faiz ile de kredi almak zorunda kalıyorlar” şeklinde konuştu.
KDV alacağı karşılığında firmalara 3’er aylık 4 dönem olmak üzere 1 yıl vadeli çek verilebileceğini belirten Özdebir, bu çeklerle firmaların kendi aralarındaki alışverişte kullanabileceğini bildirdi. Devletin çekin her el değiştirmesinde yine vergi geliri sağlayacağına değinen Özdebir, Gelir İdaresi yetkililerinin de bu görüşü haklı bulduğunu aktardı.
“OSB’ler zaten kazanımlarını kaybetti”
DÜNYA’nın gündeme taşıdığı OSB’lerde yönetimin valiliklere geçmesini öngören düzenleme taslağını da değerlendiren Özdebir, bunun aynen hayata geçirilmesi halinde OSB’lerin 25 yıl geriye gideceğini öne sürdü. OSB kanununun 2002 yılında yürürlüğe girdiğini hatırlatan Nurettin Özdebir, “Bu tarihten önce yönetmelikle yönetilen OSB’ler yeniden 25 yıl öncesine döner. Eğer bir yerde suiistimal varsa devletin birinci görevi zaten denetlemektir. Mevzuata aykırı işlemi bulup, ne gerekiyorsa yapsın. OSB’ler son 7-8 yılda ciddi şekilde kazanımlarını kaybetti” dedi.
“Bankalar faiz indirimini yansıtmadı”
Merkez Bankası’nın faiz indirimini bankaların yansıtmadığını belirten Özdebir, “Devlet mevduat toplama imtiyazını verdiği bankaların bu yetkiyi milletin aleyhine kullanmaması gerekir. Devletin bunu iyi denetlemesi gerekir” diye konuştu. ÖZdebir, bankacılığın da tıpkı elektrik dağıtım hizmeti gibi lisansla yapıldığını söyledi.