Analiz: Tüketim ve yatırımlar büyümeyi sürükledi
Ali Orhan Yalçınkaya, Türkiye'nin üçüncü çeyrek büyüme performansını ve son çeyreğe ilişkin beklentileri analiz etti.
Haber Merkezi |Ali Orhan YALÇINKAYA
Türkiye ekonomisi 2023 yılı üçüncü çeyrekte yüzde 5.9 oranında büyüdü. Yıllık büyüme de yüzde 3.8’den yüzde 4.3’e yükseldi. Özel tüketim büyümeyi sürüklemeye bu çeyrekte de devam ederken, yatırımlardan önemli katkı geldi.
Özellikle makine ve teçhizat yatırımlarındaki artış geleceğe ilişkin olumlu sinyaller verdi. Sanayi ise üç çeyrek sonra tekrar büyüme gösterdi.
2022 yılı sonunda 905.8 milyar dolar olan GSYH 2023 yılı üçüncü çeyrek itibariyle 1 trilyon 75 milyar dolara yükseldi (bir önceki çeyrek 1 trilyon 22 milyar dolar). Cari fiyatlarla GSYH ise son çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 79.8 (önceki yüzde 60.8) artarak 7 trilyon 681 milyar TL (önceki 5 trilyon 505 milyar TL) oldu.
Bir önceki çeyrekte yüzde 3.5 artış olarak açıklanan ve ekonomideki “reel” büyüme eğilimini gösteren mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış GSYH yüzde 3.3’e revize edilirken, üçüncü çeyrekte yavaşlama daha belirgin hale gelerek yüzde 0.3 artış olarak gerçekleşti.
Büyümenin Kaynakları
Milli gelirdeki artışın kaynaklarına baktığımızda özel ve kamu tüketimi ile yatırım harcamalarının büyümeyi yukarı çektiği, net dış talep ve stok azalışının ise olumsuz katkı verdiği görülüyor.
Yıllıkta özel tüketimi yüzde 11.2 (önceki yüzde15.4), kamu harcamaları yüzde 5.3 (önceki yüzde 6.1), özel ve kamu yatırımları yüzde 14.7 (önceki yüzde 5.6), mal ve hizmet ihracatının yüzde 1.1 (önceki yüzde 9.4 azalış) ve mal-hizmet ithalatının yüzde 14.5 (önceki yüzde 19.8) artış gösterdiği izleniyor.
Sonuçta tüketim harcamaları büyümeye 8.4 yüzde puan katkı verirken bunun 7.7 yüzde puanı özel tüketimden, 0.7 yüzde puanı ise kamunun tüketim harcamalarından geldi. Geçtiğimiz yılın sonunda -yedi çeyrek sonra- büyümeyi 3.2 yüzde puan, bu yılın ilk çeyreğinde 3.4 yüzde puan, ikinci çeyrek 6.3 yüzde puan aşağıya aşağıya çeken net ihracat, üçüncü çeyrekte 2.6 yüzde puan aşağıya çekti. Yatırım harcamaları büyümeye 3.4 yüzde puan katkı verirken, stok değişimi 3.2 yüzde puan ile büyümeyi aşağıya çeken bir diğer faktör oldu.
Tüketim
Özel tüketimin detaylarında, dayanıklı malların tüketimi yüzde 9.6 oranında artışa (2023 2.Ç: yüzde 12.9), yarı dayanıklı malların tüketimi yüzde 16.1’den yüzde 7.7’ye, dayanıksız malların tüketimi ise yüzde 10.9’dan yüzde 7.5’a yavaşladı. Geçtiğimiz yılın ilk çeyreğinde yüzde 23.8 düzeyinden ikinci çeyrekte yüzde 39.7’ye hızlanan, üçüncü çeyrekte yüzde 28.4’e ve son çeyrekte yüzde 17.8’e yavaşlayan hizmetler 2023 yılında da bu eğilimi sürdürerek ilk çeyrekte yüzde 15.9 artışa, ikinci çeyrekte yüzde 12.9 ve bu çeyrekte yüzde 9.6 artışa gerileme gösterdi.
Yatırım
Bir önceki çeyrekte yüzde 5.6 oranında artan yatırım harcamaları 2023 yılı üçüncü çeyrekte yüzde 14.7 artış kaydetti. TÜİK tarafından kamu-özel sektör ayrımı yayımlanmamakla beraber özel sektör için gösterge olarak takip ettiğimiz makine-teçhizat yatırımlarının (son 16 çeyrektir üst üste artış gösteriyor) yüzde 23.7 artışa hızlandığı (bir önceki çeyrek yüzde 7.5) dikkat çekiyor. Geçtiğimiz üç çeyrek artış kaydeden inşaat yatırımları son çeyrekte yüzde 7.9 artış gösterdi. Bir önceki çeyrekte yüzde 5.6 artan diğer aktifler ise bu dönemde yüzde 2.2 artışa yavaşladı.
Üretim Yöntemiyle Büyüme
Üretim tarafından GSYH’ye baktığımızda ise bir önceki çeyrekte yüzde 6.8 büyüyen hizmetler sektörü bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 4.3 büyürken, büyümeye de 1.1 yüzde puan katkı verdi (bir önceki çeyrek 1.8 yüzde puan). Hizmetler sektörü altında finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 5.1 büyüme kaydetti (bir önceki çeyrek yüzde 7.0). İnşaat sektörü yüzde 8.1 büyürken (bir önceki çeyrek yüzde 6.6) büyümeye 0.4 yüzde puan katkı verdi.
Geçtiğimiz yılın ikinci çeyreğinde yüzde 0.2 küçülen tarım sektörü üçüncü çeyrekte yüzde 3.7 büyümüş, takip eden iki çeyrekte yüzde 2.3 ve yüzde 2.4 daralmıştı. İkinci çeyrekte yüzde 0.2 büyüyen tarım sektörünün bu çeyrekte 0.3 büyüdüğünü görmekteyiz. 2022 yılının son çeyreğinde yüzde 4.4 daralan sanayi sektörü, bu yıl ilk çeyrekte yüzde 1.0, ikinci çeyrekte yüzde 2.7 daralma göstermişti. Üçüncü çeyrekte yüzde 5.7 büyürken büyümeye de 1.0 yüzde puan katkı verdi.
Büyümenin Refah Etkisi
İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı ilk çeyrekte yüzde 37.8 iken ikinci çeyrekte yüzde 34.3’e gerilemişti. Üçüncü çeyrekte de bu eğilimin devam ettiğini ve payının yüzde 32.2 düzeyinde gerçekleştiğini görmekteyiz.
Deflatör
Ekonomideki reel büyümenin ne kadarının fiyat artışlarından kaynaklandığını, deflatöre bakarak anlayabiliyoruz.
2023 ikinci çeyrek itibariyle deflatörün yüzde 69.7 (bir önceki çeyrek yüzde 54.7)düzeyinde olduğunu görmekteyiz. TÜFE endeksi ortalamasının yıllık değişimi üçüncü çeyrekte yüzde 56.2, ÜFE ortalamasının yıllık değişimi ise yüzde 47.1 oldu. Bilindiği üzere TÜFE ithal mal ve hizmetleri de kapsarken, GSYH deflatörü yurt içinde üretilen mal ve hizmetleri kapsamaktadır. Deflatörün düşük belirlenmesi halinde, reel büyüme olduğundan daha yüksek çıktığını akılda bulundurmak gerekiyor.
Üçüncü çeyrekte deflatörün, TÜFE-ÜFE ortalamasının üzerinde belirlendiği görülüyor.
Son Çeyreğe İlişkin Beklentiler
Son çeyreğe ilişkin olarak öncü göstergelere baktığımızda Eylül sonu itibariyle yurtiçi talebe ilişkin perakende satışlar ve kredi kartı harcamaları gücünü korurken, İSO PMI endeksi referans 50.0 değerinin altında 48.4 ile daralma bölgesinde. Bir önceki çeyrek ortalaması 104.9 olan Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) ise son çeyrek ortası itibariyle 103.2 değerine geriledi.
Kapasite kullanımı ortalaması yüzde 77.1 ile önceki çeyreğe (yüzde 76.5) göre hafifçe artarken, tüketici güven endeksi 75.0 düzeyi ile önceki çeyreğe göre (73.2) yükseliş gösterdi.
İmalat dışı sektörlere baktığımızda ise son çeyrek ortası itibariyle hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörü güven endekslerinden inşaat hariç diğerlerinin üçüncü çeyrek ortalamalarının altında olduğunu görmekteyiz.
Kasım ayındaki toplantısında Para Politikası Kurulu politika faizini yüzde 40.0’a yükseltirken, makro ihtiyati politikalar çerçevesinde iç talebi kısmaya yönelik atılan adımların da etkisiyle iktisadi faaliyetteki yavaşlama eğiliminin sürdüğünü görmekteyiz. Son çeyreğin de üçüncü çeyreğe benzer şekilde gerçekleştiği kabulüyle büyümenin yüzde 2.6’ya yavaşladığı, yıllıkta ise yüzde 4.0 büyüme ile 2023’ü tamamlayacağımızı söyleyebiliriz.