WHO: Sağlık sistemlerinizi güçlendirin!
Dünya Sağlık Örgütü 11 Mart’ta gerçekleştirdiği günlük bilgilendirme toplantısında tüm hükümetlere acil durum planlarınızı gözden geçirmelerini, salgını kontrol altına alacak ve bulaşmayı yavaşlatıp durduracak yöntemlerin devreye girmesi gerektiğini duyurdu.
HİLAL SARI
Dünya Sağlık Örgütü 11 Mart’ta gerçekleştirdiği günlük bilgilendirme toplantısında tüm hükümetlere acil durum planlarınızı gözden geçirmelerini, sağlık sistemlerine önümüzdeki dönemde binebilecek aşırı yüklemelerden korumak için salgını kontrol altına alacak ve bulaşmayı yavaşlatıp durduracak yöntemlerin devreye girmesi gerektiğini duyurdu. Örgüt ülkelere sadece semptom gösterenleri değil salgın görülen bölgelere seyahat geçmişi olanlara ve virüslü kişi ve bölgelerle temas nedeniyle riski olanlara da test yapılması gerektiğini söyledi. Yoğun bakımda tedavi görmesi gereken kişilerin sayılarının arttığı İtalya’yı örnek gösteren WHO, tüm ülkelerin sağlık sistemlerini ve personellerini olası aşırı yüklemelere hazırlaması gerektiği uyarısı yaptı. İran ve İtalya’da sağlık personellerinin tükenme noktasına gelmelerinden endişe ettiklerini belirten WHO Acil Durum Programı Direktörü Dr. Michael J. Ryan yeterli önlemi almayan ülkeler olduğunu söyledi fakat bu ülkelerin ismini vermedi.
Çin ve Güney Kore nasıl yavaşlattı: Temas takibi ve test!
WHO Acil Durum Programı’nın teknik direktörü Maria van Kerkhove ise Çin, Güney Kore ve Singapur gibi salgını bastırmayı/yavaşlatmayı başarmış ülkelerin attığı en önemli adımın vakaların ortaya çıkartılması ve ‘temas takibinde’ agresif bir yöntem izlemek olduğunu belirterek şöyle açıklıyor: “Bunu en başından ciddiye almış olmaları, kamu sağlığı hizmet temellerinin sağlam olması, hükümetin tüm ilgili kurumlarının işbirliği yapması, vakaların ortaya çıkarrtılması ve temas takibinde çok agresif adımlar atabilmeleri ve takipte karşılarına çıkan kişilerin test edilmesi, bu ülkelerin yaptığı işlerdi. Bunları her ülke yapabilir. Hastaların tam karantinaya alınması çok önemli. Vatandaşları da bu sürece katmak çok önemli. Sadece kendilerini korumalarını sağlamak, bu salgının yayılmasını engelleyecek en önemli unsurlardan. Laboratuvar ve hastanelerinizin hazır olduğundan emin olun.
Az vakalı ülkeler ‘temas takibine’ yoğunlaşmalı
Birçok ülkenin ‘şüphesiz’ yakında İran ve İtalya’nın durumuna geleceğini belirten Ryan, (Türkiye gibi) az vaka olan ülkelerde sosyal mesafeyi artıracak önlemlerden çok, vakaların temasının takibi çok daha büyük önem taşıdığını söylüyor:
“Temas takibinden kastımız nedir? Bu pahalı birşey değil. Vaka sayısı azken, önemli olan şüpheli vakaların takibi, izole edilmesi, tedavisi, bu kişilerin temas geçmişinin çıkartılıp şüphelilerin de test edilmesi. Nüfusun sadece küçük bir bölümünün, çok daha az sayıda insanın hayatına müdahale etmiş olursunuz. Bu çok temel bir kamu sağlığı adımıdır. Bu yöntem, büyük çaplı kapatmalardan ve seyahat engellerinden çok daha maliyetsizdir. Yani virüs bulaşan ve bulaşmış olması ihtimali olan kişilerin izole edilmesi az vaka görülen ülkelerde büyük önem arzediyor. Virüsün nasıl yayıldığının izini kaybettiyseniz, o zaman daha büyük çaplı önlemler almak zorunda kalabilirsiniz çünkü kimin enfekte olduğunu bilmiyorsunuz ve bu çok daha maliyetli. Bu virüsün yayılmasını önlemek için birşey yapmazsanız, sağlık sistemlerinize aşırı yüklemeler olabilir. Virüsü geri bastırmak için özellikle en başında çok ciddi çaba sarfedilmeli. Çünkü bu en azından salgının yayılma eğrisini baskılamanızı ve sağlık sistemine aşırı yüklenme durumunda meydana gelecek ölümlü vakaları azaltmanızı sağlayacaktır.
81 ülkede virüs yok, girmemesi için çalışmalılar
WHO Genel Direktörü Tedroos A. Ghebreyesus, virüsün henüz görünmediği 81 ülke olduğunu ve bu ülkelerin virüsün ülkelerine girmemesi için ellerinden geleni yapması gerektiğini söylüyor. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 57 ülkede ise vaka sayısı henüz 10’un altında. Bu ülkeler virüsü kökünden silebilir. Vakaların yüzde 90’ının sadece dört ülkede olduğunu ve dünyanın bu salgını durdurmak için hala vakti olduğunu belirten Ghebreyesus salgını kontrol altına almanın ana strateji olarak devam etmesi gerektiğini, ve stratejilerin farklı önlemleri içeren kapsamlı bir bakış açısıyla oluşturulması gerektiğini belirtti.
Önlemler ülkeye göre değişiyor
Okul kapatmak ya da bölgeleri kapatıp karantina almak etkinlik iptalleri etmek gibi sosyal mesafeyi artıracak önlemler ülkelerin kendilerinin yapacağı risk değerlendirmesine göre verecekleri kararlar, diyor Ryan ve ekliyor: “Ama bu tür önlemler kesinlikle salgının yayılmasını net şekilde yavaşlatıyor.”
İran’da test, koruyucu ekipman, vantilatör ve oksijene ihtiyaç var
İran’da durumun hala ciddiyetini koruduğunu belirten WHO Acil Durum Programı Direktörü Dr. Michael J. Ryan, test kiti, maske ve koruyucu ekipman ihtiyacının hala ciddi düzeyde olduğunu duyurdu ve uluslararası toplumu desteğe çağırdı. İki hafta önce Çin İran’a 20 bin, WHO 100 bin kadar test kiti gönderdi. Ryan 10 Mart’ta İran’a 40 bin test kiti daha gönderildiğini belirtti ve vantilatör ve oksijen konusunda da ciddi bir ihtiyaç olduğunu duyurdu.