Virüslü dünya 1 yılı geride bıraktı

Hilal SARI

İlk olarak Çin’in Wuhan kentinde tespit edilen ve daha önce insanlığın şahit olmadığı şehir karantinalarına neden olan COVID-19 virüs salgını, tam bir yıl önce Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından pandemi ilan edilmişti. ABD’de 1920’li yıllarda yaşanan Büyük Buhran’dan sonra modern çağın en büyük krizi olarak görülen salgın dün itibariyle 2,6 milyondan fazla insanın ölümüne neden olurken, 117 milyondan fazla kişiye bulaştı.

Bilim dünyasının benzeri görülmemiş bir hızda farklı aşılar geliştirdiği salgını ilk fark eden Wuhanlı Dr. Li Wenliang, 2019’un son günlerinde Wuhan’da bir dizi zatürre vakasının ölümcül bir diğer koronavirüs Sars’a benzediği konusunda meslektaşlarını uyarmış, tedavi etmekte olduğu COVID-19 hastalarından kaptığı virüs nedeniyle de 7 Şubat’ta hayatını kaybetmişti. Dr. Li’nin Çin polisi tarafından yanlış bilgi yaymakla suçlanması ise hem Çin’de hem dünyada büyük tepki almıştı.

Pandemi ilan edilmesinden itibaren geçen bir yılda, küresel ekonomide daha önce benzeri görülmemiş durumlar da yaşandı. Petrol fiyatları karantinaların da başladığı Mart 2020’de ilk defa eksiye düşerken, hükümetler, evlerde kalmasını istediği milyonlarca vatandaşını ekonomik olarak desteklemek için dev COVID-19 paketleri açıkladı.

Rusya ve Çin’in ardından Batıda da COVID-19’a karşı tarihin en hızlı ve en son teknoloji aşıları geliştirildi. Tedavi tarafında hala çığır açan bir gelişme yok ve pandemiyle mücadelede sosyal mesafe, maske, test ve takip süreçleri dünyanın her yerinde en kritik silah olarak kullanılıyor. Pandemi başına göre insanlık bu anlamda çok daha iyi bir noktada olsa da, birçok uzmana göre pandeminin tamamen durdurulabilmesi için özellikle test ve takip süreçlerinin hızlanması, aşı sürecinin ise daha adil şekilde ilerlemesi gerekiyor. DSÖ karşı çıksa da, ülkeler aşı pasaportu uygulamalarıyla pandemi öncesine dönmeye çalışıyor.