Seçilirse Trump'ın dünya ticareti için yıkıcı adımı: Ek gümrük vergileri

Başkanlık döneminde gümrük vergilerini agresif bir şekilde kullanan ve rekabeti engellemek için birçok Çin ürününe ek tarifeler koyan Trump'ın yeniden seçilmesi ve bu politikaları hayata geçirmesi endişe yaratıyor. Trump, yeniden seçilmesi halinde bu tarifelere yoğunlaşacak. Ancak bu, dünya ticaret için yıkıcı olabilir

Haber Merkezi |

ABD eski Başkanı Donald Trump, küresel ticaret sistemine karşı mesafeli duruyor ve Amerikan ekonomisine zarar verdiğini düşünüyor.

Ancak Trump, çözümün basit olduğunda ısrar ediyor: Gümrük vergileri. Cumhuriyetçilerin başkan adayı Trump, seçilmesi halinde gümrük vergilerini arttıracağını defalarca söyledi. Jeopolitik ve ekonomik rakibi Çin, ABD'ye yaptığı ihracatta yüzde 50 ya da yüzde 60 ek gümrük vergisiyle karşı karşıya kalacak. Ayrıca dünyanın geri kalanından yapılan ihracata da yüzde 10 ek vergi uygulanması fikrini ortaya attı.

Dünya ticareti için yıkıcı olabilir

Çin ihracatı için önerilen orandan daha küçük olsa da, pek çok ekonomist genel bir gümrük vergisinin dünya ticaretinde çok daha yıkıcı bir sarsıntı yaratma potansiyeline sahip olduğu konusunda uyarıyor.

Böyle bir ek vergi, rakipler ve müttefikler, kritik ihtiyaç maddeleri olanlar ya da olmayanlar arasında bir ayrım yapmayacak ve kurunun yanında yaş da yanacak.

Tarihsel örnekler

Trump'ın geniş kapsamlı gümrük vergileri, sık sık ABD'nin 1930'larda Kongre'den geçirdiği Smoot-Hawley gümrük vergileriyle oluşmasına neden olduğu yıkıcı küresel ticaret savaşını akıllara getiriyor. Senato Tarih Ofisi bu yasayı “kongre tarihindeki en felaket eylemlerden biri” olarak nitelendirmişti.

Dartmouth College'da ekonomi profesörü olan Douglas A. Irwin'e göre konuyla ilgili bir başka örnek daha var.

1971 yılında Başkan Richard Nixon tüm vergilendirilebilir ithalata yüzde 10 ek vergi koydu.

Enternasyonalist olan Nixon, bugünkünden çok farklı bir küresel ekonomide faaliyet gösteriyordu. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra oluşturulan sistemin belirleyici özelliklerinin birçoğu hala finans sisteminde etkiliydi: Yabancı hükümetler dolarlarını anında ABD Hazinesi'nden altınla takas edebiliyordu ve dünya para birimlerinin çoğu sabit oranlarla değiştiriliyordu. Bugün para birimleri artık büyük ölçüde piyasa güçleri nedeniyle hareket ediyor.

1970'lerin başında, bu esnek olmayan kurallar doların ABD'nin birçok önemli ticaret ortağının para birimine kıyasla aşırı değerlenmesine neden oldu. Bu da yurtdışına satılan Amerikan mallarını ithalata kıyasla daha pahalı hale getirdi.

Amerika Birleşik Devletleri'nin dışarıya çok fazla para göndermesi ve içeriye yeterince para girmemesi, Amerika'nın dış borçlarını ödemek için rezervlerinin tükenmesi riskini artırıyordu.

Nixon yönetiminin ithalata uyguladığı yüzde 10'luk ek vergi, diğer ülkelere kendi para birimlerini devalüe etmeleri için baskı yarattı ve ithalatı daha pahalı hale getirirken, Amerikan ihracatını artırmak amacını taşıyordu. Adil olmayan döviz kurları sona erdiğinde, Başkan televizyonda yaptığı bir konuşmada “ithalat vergisi de sona erecek” dedi.

Öyle de oldu. Ve dört ay sonra ek vergi kaldırıldı.

Irwin'e göre 1971'deki olayda dikkate değer olan şey, “Nixon'ın bu vergiyi koyarken çok spesifik bir amacı olması ve verginin nasıl ve ne zaman kaldırılacağına dair açık koşullara sahip olmasıydı”

Trump'ın planladığı tarifelerin sınırları yok

Irwin, bunun aksine Trump'ın bu tarifenin amacının ne olacağını ve hangi koşullar altında kaldırılacağını hiçbir zaman ifade etmediğini söyledi. Irwin, "Trump'ın politikasında belirli bir hedef ve zaman çizelgesi yok. Bu da başarı olasılığını daha da düşürüyor" ifadelerini kullandı.

Genel bir gümrük vergisi iyi bir pazarlık aracı olur mu?

Trump, ticaret ortaklarını taviz vermeye zorlamak için büyük gümrük vergileri tehdidini bir pazarlık taktiği olarak kullanabileceğini söylemişti. Bloomberg Businessweek'e verdiği bir röportajda Trump, gümrük vergileri için “Bu pazarlık için iyi bir şey” sözlerini kaydetti.

Yine de Trump'ın görev süresi boyunca, ABD'nin en büyük ticaret ortaklarından bazıları (Avrupa Birliği, Çin, Kanada, Meksika ve Hindistan) Trump'ın gümrük vergilerine kendi gümrük vergileriyle karşılık verdi. Benzer bir misilleme döngüsü büyük olasılıkla yine yaşanacak.

Danışmanlık firması Oxford Economics'in Japonya ekonomisi başkanı Shigeto Nagai, Trump'ın tüm ithalata yüzde 10 ek gümrük vergisi getirmesi halinde, “Japonya da dahil olmak üzere her ülkenin aynı derecede misilleme önlemleri alacağını söyledi.

Ekonomistler, bunun hem ABD hem de müttefikleri için mümkün olan en kötü senaryoyla sonuçlanabileceğini söyledi: Durgunluk ve daha yüksek enflasyonun bir kombinasyonu. Yani stagflasyon.

Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü'nde ekonomist olan ve Başkan Joe Biden döneminde Hazine Bakanlığı'nda görev yapan Kimberly Clausing, “Kimse bir ticaret savaşından heyecan duymaz. Ancak Trump yönetiminin zorbalığı da kimseyi heyecanlandırmıyor” şeklinde konuştu.

Bu uygulamanın ekonomik sonucu ne olur?

Clausing, Amerika Birleşik Devletleri'nin 2023 yılında Çin'den 427 milyar dolar değerinde mal ithal ettiğini, dünyanın geri kalanından yapılan ithalatın ise yaklaşık 2,7 trilyon dolar olduğunu söyledi. Clausing, “Dolayısıyla bunun hem ABD ekonomisinde hem de yurtdışında daha büyük bir şok etkisi yaratmasını beklerdim” dedi.

Uluslararası Para Fonu'na (IMF) göre Trump'ın 2018'de Çin'e uyguladığı gümrük vergileri ticarette yeniden dengelenmeye neden oldu. Çin diğer ülkelere daha fazla ihracat yaparken, diğer ülkeler de ABD'ye daha fazla ihracat yaptı.

Clausing, “Herkese gümrük vergisi koyduğunuzda, bu yeniden dengelenme durur ve dünya için büyük bir fiyat şoku haline gelir” dedi.

Trump ek gümrük vergilerini neden savunuyor?

Trump ve onu destekleyen ekonomistler gümrük vergilerinin yurtiçinde üretimi arttıracağını, yüksek maaşlı işler yaratacağını ve enflasyonu düşüreceğini savunuyor. Ayrıca Trump bunun ek gelir getireceğini de söylüyor.

Ancak çoğu ekonomist, genel olumsuzlukların kazançlardan daha ağır bastığı konusunda hemfikir. Kısasa kısas gümrük vergileri ticareti sınırlandırarak, küresel tedarik zincirlerini bozarak, büyümeyi yavaşlatarak ve fiyatları yükselterek sonuçta her ülkeye zarar verebilir.

AKOM'dan İstanbul için saatli uyarı: Fırtına, yağış, kar... Finansal performansın anahtarı: Dupont analizi NASA keşfetti: Dünya'daki herkesi milyarder edecek asteroit! Bakanlıktan kasesi 1000 TL'lik çorbaya inceleme SPK'dan 17 şirketin sermaye artırımına onay ABD'den Rus bankası Gazprombank'a yaptırım