Rusya Savunma Bakanlığı: Biyolojik laboratuvarları Biden’ın oğlu finanse etti

Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’da farklı ülkelere taşınmış biyolojik laboratuvarların kalıntılarının olduğunu ve buna yönelik somut delillere ulaşıldığını açıkladı.

Kimyasal ve Biyolojik Savunma Kuvvetleri Komutanı İgor Kirillov, Ukrayna’daki laboratuvarların, ABD Başkanı Joe Biden’ın oğlu Hunter Biden’ın şirketi üzerinden finanse edildiğini öne sürerek, “Ukrayna’daki 14 yerleşim yerinde tam ölçekli 30 askeri biyolojik faaliyetlerin yürütüldüğü laboratuvarların ortaya çıktığına dair kayıtları hatırlatırım. Anlaşma, Ukrayna Bakanlar Kurulu Müsteşar Yardımcısı Viktor Polishchuk tarafından imzalandı. İmzalanmasının yasal dayanağı, Biyolojik Silahların Geliştirilmesinde Kullanılabilecek Teknolojilerin, Patojenlerin ve Bilgilerin Yayılmasını Önleme İşbirliği Anlaşması’ydı. Belgede ABD Savunma Bakanlığı Tehdit Azaltma Ofisi'nin yanı sıra biyolojik nesnelerin bir listesini tanımlar. Bu sadece Ukrayna için değil patojen örneklerinin gönderildiği bölgelerin biyolojik güvenliğini tehdit ediyor. Patojenlerin Ukrayna'dan Avrupa ülkelerine gönderilmesi, insanların ölümüne ve epidemiyolojik durumun istikrarsızlaşmasına yol açabilir” dedi.

“Hunter Biden’ın fonundan para aktarıldı”

Rusya Savunma Bakanlığı’nın Pentagon'un Ukrayna'daki askeri biyolojik faaliyetlerini ortaya çıkaran belgeleri incelemeye devam ettiği vurgulayan Kirillov, “Söz konusu yapıların, mevcut ABD yönetimine yakın Hunter Biden'ın yönetimindeki yatırım vakfı Rosemont Seneca tarafından finanse edilmesi dikkati çekiyor. Fonun mali kaynakları 2 milyar 400 milyon dolar değerindedir. Aynı zamanda bu vakfın, ‘Black and Veach’ ve ‘Metabiota’ şirketleri dahil Pentagon'un biyolojik laboratuvarları için en büyük ekipman tedarikçileri ile bağlantıları var. Programın büyüklüğü etkileyici. Askeri departmana ek olarak, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı, George Soros Vakfı ve Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi uygulamada doğrudan yer almakta. Tüm bu faaliyetler Pentagon'un tam kontrolü altında yürütülmektedir” dedi.

“Biyolojik örnekler Gürcistan, İngiltere ve Almanya’ya gitti”

Kirillov, Ukrayna’da bulunduğu iddia edilen laboratuvarların işleyişlerinden bahsederek, “Askeri biyolojik faaliyetlerin finansmanı, ABD ve müttefiklerinin Ukrayna'dan en az 16 bin biyolojik örnek ihraç etmesine izin verdi. Böylece Lviv, Kiev, Odessa ve Harkov’dan, UP-8 projesine uygun olarak, hantavirüs antikorları için 4 bin askeri personelden ve Kırım-Kongo kanamalı ateşi virüsüne karşı antikor varlığı için 400 askeri personelden kan örneği alındı” dedi.

Bu örneklerin Ukrayna’daki laboratuvarlardan çıkarıldığını belirten Kirillov, “Gürcistan'daki Lugar Center'a 10 binden fazla numune gönderildi. Alıcılar arasında ayrıca İngiltere'deki referans laboratuvarları ve Almanya'daki Löffler Enstitüsü yer aldı” ifadelerini kullandı.

“Pentagon'a bağlı ilaç şirketi Gilead'in çıkarları için kullanıldı”

Toplanan biyolojik örneklerin Pentagon’a bağlı ilaç şirketi tarafından kullanıldığını söyleyen Kirillov, “ABD yönetiminin zımni rızasıyla bu tür kabul edilemez yaklaşımlar, büyük ilaç şirketleri için normdur. Böylece, 2010 yılında Endonezya makamları, çok sayıda ihlal nedeniyle Jakarta'daki ABD Donanması Tıp Merkezi'nin faaliyetlerine son verdi. ABD’liler bu tesiste anlaşmaya varılan araştırma programı çerçevesi dışında çalışmalar yürüttüler, biyolojik örnekleme gerçekleştirdiler ve elde edilen sonuçlar hakkında Endonezya hükümetini bilgilendirmeyi reddettiler” dedi.

Kirillov, “Aldıkları malzemeler, Ukrayna ve Gürcistan toprakları da dahil olmak üzere ilaçlarını test eden Pentagon'a bağlı ilaç şirketi Gilead'in çıkarları için kullanıldı. ABD’deki biyolojik laboratuvarların sayısının diğer ülkelerle kıyaslanamaz olduğuna dikkatinizi çekmek
isterim. Çin Dışişleri Bakanlığı'na göre, ulusal yargının yetkisi dışında 30 eyalette 336 laboratuvarı kontrol ediyorlar. Gelen bilgiler bağlamında, uluslararası soruşturma çerçevesinde Amerikan biyolojik laboratuvarlarının faaliyetlerinin gerçek hedefleri hakkında Washington'dan açıklama talep edilmesi gerektiğine inanıyoruz” dedi.