‘Gelişen ülke sermaye çıkışlarında ikinci dalga’

Uluslararası Finans Enstitüsü gelişen ülke piyasalarından salgınla birlikte 62 milyar dolar sermaye çıkışı olduğunu belirtiyor. Çıkışlarda ikinci dalga beklenirken Euler Hermes de gelişen ülke borsaları yüzde 20'ye kadar düşebilir ve iflaslar yüzde 14 artabilir uyarısında bulunuyor.

Hilal SARI

Uluslararası Finans Enstitüsü’nün (IIF) son Küresel Makro Görünüm raporuna göre, salgının tüm ekonomileri baskılamasına paralel, gelişmekte olan ekonomilerden sermaye çıkışlarında ikinci bir dalga gelebilir. IIF Başekonomisti Robin Brooks ve IIF Ekonomisti Jonathan Fortun tarafından kaleme alınan 2 Nisan tarihli raporda ABD Merkez Bankası’nın (Fed) son parasal gevşeme adımlarının geçtiğimiz haftalarda sermaye çıkışlarını bir nebze yavaşlattığına dikkat çekiliyor ancak şu uyarı yapılıyor: “Kötü haber ise, piyasalar Covid-19’un gelişmekte olan ekonomilerde (EM) büyümeye etkisinin ne olacağına tekrar odaklanabilir. Bu da - ilk çeyrekte daha önce benzeri görülmemiş bir çıkış gerçekleşmiş olsa da - ikinci dalga sermaye çıkışlarını başlatabilir.”

İlk çeyrekte çıkışlar 62 milyar doları buldu

Rapora göre, ilk çeyrekte gelişen ekonomilerin hisse ve tahvil piyasalarından çıkışlar 62 milyor doları buldu. B oran 2008 yılındaki çıkışların iki katına yakın bir değere denk geliyor. Kuruluşun bir yıl önce geliştirdiği veri tabanındaki portföy hareketlerine göre, yıl başından bu yana yaşanan çıkışlar ‘daha önce görülmemiş düzeylerde’.

Piyasa gelişmiş ekonomilere odaklanmıştı, şimdi değişebilir

Gelişmekte olan ekonomiler için yabancı yatırımcıların hisse ve tahvillerden çıkışının istikrarı bozan bir etken olduğunun belirtildiği rapora göre bunu önleyen iki etken söz konusu: Birincisi, on yıldır G10 ekonomileri tarafından izlenen gevşek para politikaları aracılığıyla - yüksek getiri arayışı nedeniyle - EM’lere akan reel para. Özellikle Güney Afrika ve Şili gibi ekonomilere bu sermaye girişinin çok güçlü olduğu vurgulanıyor. İkincisi ise şimdiye kadar piyasalar Covid-19’un gelişmiş ekonomilerdeki etkilerine odaklanmıştı. Şu an bu odak gelişen ülkelere kayabilir ve rapordaki ifadelerle “İlk çeyrekte daha önce benzeri görülmemiş hızda sermaye çıkışlarına rağmen, odağın gelişmekte olan ülkelere kayması sermaye çıkışlarında ikinci dalgayı başlatabilir.”

Gelişen ülke borsaları yüzde 10-20 düşebilir

Allianz Grup iştiraki alacak sigortası şirketi Euler Hermes de 2020 Ekonomik Görünüm Raporu’nda borsaların henüz Covid-19 etkilerini tam olarak fiyatlamadığı belirtilerek “Kısa vadeli oynaklıkların hisse senedi piyasalarını yüzde 10 - 20 arası daha aşağı çekmesini bekliyoruz” ifadeleri kullanılıyor. Rapora göre uzun dönemli ulusal tahvil getirilerinde ise 30 ila 50 baz puan arası aşağı yönde düzeltme olması bekleniyor. Kuruluşa göre sadece Avrupa ekonomilerinin sekteye uğraması nedeniyle 65 milyon çalışan yardıma muhtaç kalabilir.

‘Nakit akışını planlayıp, önlem alma zamanı’

Euler Hermes Türkiye CEO’su Özlem Özüner, şu anda şirketler için nakit akışını planlayıp önlem alma zamanı olduğunu vurgulayarak “Artık dünya sağlık politikalarına ve sağlık yatırımlarına farklı gözle bakacak” dedi.

2020’DE İFLASLAR YÜZDE 14 ARTACAK

Gelişen ve gelişmekte olan ülkelerde 2020 yılının ilk yarısında Covid-19 salgını nedeniyle keskin bir resesyon yaşanacağının belirtildiği rapora göre, yılın tamamında dünya genelinde ifl aslar yüzde 14 artacak. Raporda ayrıca, Covid-19 salgını nedeniyle başta Çin, ABD ve Avrupa olmak üzere tüm dünyada yaşanan talep şokunun yatırım harcamalarını olumsuz etkilediği belirtilerek, dünya ekonomisinde toparlanmanın ise salgını sınırlama önlemlerine bağlı olarak yılın ikinci yarısında başlayabileceği vurgulanıyor. 200 binden fazla KOBİ ve orta ölçekli şirketin değerlendirdiği raporda hangi Avrupa ülkesinde şirketlerin ne kadarının risk altında olduğuna ilişkin öngörüler de paylaşıldı. Buna göre; Fransa’daki şirketlerin yüzde 10’u Almanya’daki şirketlerin yüzde 9’u, İtalya’daki şirketlerin yüzde 5’i, İspanya’daki şirketin yüzde 6’sı, Belçika’daki şirketlerin yüzde 8’i, Hollanda’daki şirketlerin ise yüzde 3’ü Covid-19 kaynaklı nakit akışı sıkışıklığı nedeni ile risk altında. En fazla risk altındaki sektörler de inşaat, tarım-gıda ve hizmet sektörü olarak gösteriliyor. Fransa ve Hollanda’da hizmet sektörü riskli olarak belirtilirken, Almanya, İtalya ve Belçika’da inşaat sektörü risk taşıdığı vurgulanıyor.

KÜRESEL TİCARETE MALİYETİ 1 TRİLYON $'I AŞACAK

Euler Hermes salgın nedeniyle yaşanan ciro kayıplarının telafisinin zor olacağını, kaldıraçlı şirketlerin olumsuz etkileneceğini ve ülkelerin aldığı önlemler nedeniyle salgının küresel ticarete maliyetinin 1 trilyon doları aşacağını öngörüyor. Raporda bu öngörü şu ifadelerle veriliyor: “Ülkelerin salgın nedeniyle aldığı geniş önlemler ile sıkı sınır kapama politikasından dolayı da küresel ticaretin bir çeyrekte yaşayacağı zararın 1.064 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor.”

En kötü senaryoda resesyon 2021’e sarkabilir

Raporun öngördüğü en kötü senaryoda salgının 12- 18 ay sürmesi ve salgının tekrar ortaya çıkması ihtimaline dikkat çekiliyor. Bu senaryoya göre daha uzun süreli bir ekonomik ve finansal kriz olabilir. Likidite ve kredi sıkıntıları küresel ekonomideki temel zayıflıkları ortaya çıkarabilir. Bu da rapora göre resesyonun 2021 yılına da sarkabileceği ve iyileşmenin ‘L’ şeklinde yaşanabileceği anlamına geliyor. Böyle bir durumda borç gelir kaynağına dönüşüyor ve sistematik hisse senedi, kredi ve likidite sorunları yaşanabiliyor.

Simpsonlar ABD’deki büyük yangını 20 yıl önceden nasıl bildi? Borsada servet inşasının formülü uzun vadeli yatırım TFF'den harcama limitleri kararı: Yüzde 30'luk pay iptal edildi Hiç gitmediği kasabaya 10 milyon euro miras bıraktı Yalancı bahar bitti, İstanbul'a kar yağacak mı? Uzmanı yanıt verdi İthal bir alkol grubuna zam geldi