Enerji krizi bu kış küreselleşecek
Avrupa'nın enerji krizinin dünyanın geri kalanına da yayılması, fabrikalarda üretimleri aksatması ve milyonlarca tüketicinin enerji fiyatlarındaki yükselişi faturalarında ve cüzdanlarında hissetmesi bekleniyor.
Hilal Sarı |Hilal SARI
İlk Avrupa’da, özellikle de İngiltere’de hem sanayide hem de hanehalklarında hissedilmeye başlanan enerji krizinin Asya ve Amerika’ya da yayılması ve kuzey yarım kürede soğuk bir kış geçirilmesi durumunda enerji arzındaki açığın daha fazla üretim kesintisine ve daha yüksek enerji faturalarına neden olarak pandemi sonrası iyileşmeyi yavaşlatması öngörülüyor. Tedarik darboğazları nedeniyle zaten bozulmakta olan küresel büyüme görünümü, fabrikalara enerji sağlayan ve haneleri aydınlatıp ısıtan dopalgazdan kömüre birçok enerji kaleminde yaşanan fiyat rallileriyle daha da kötüleşiyor. Financial Times’a konuşan Westpack Küresel Piyasa Stratejisti Robert Rennie “Sadece İngiltere ve Avrupa değil, kış aylarında olası bir küresel enerji krizi öngörüyoruz” diyor.
Katar, Trinidad ve Tobago ve ABD gibi LNG ihracatçısı ülkelerin tüm müşterilerine yetişemeyecek olması da Asya’dan Avrupa’ya, Ortadoğu’dan Güney Amerika’ya ekonomilerin etkilenebileceği anlamına geliyor. Katar Enerji Bakanı Saad Al-Kaabi bu ay gerçekleşen bir konferansta “Tüm müşterilerden çok büyük bir talep var ancak herkesin talebini karşılayamayacağız” dedi. ABD’nin LNG ihracatları herzamankinden daha yüksek düzeyde ancak sanayiden ABD Enerji Bakanlığı’na “Stoklar normale dönene kadar ihracatı azaltın” talebi geldi.
Avustralya kömürü 204 dolarla 2008 rekorunu tazeledi
Asya’da ithalatçı ülkeler sıvılaştırılmış doğal gaz tedariğini garantilemek için rekor fiyatlardan alım yapmaya başladı ve bazı ithalatçı ekonomilerin açıkta kalmamak için kömür ve ısıtma yağı alımlarına da başladığı belirtiliyor. Avustralya termal kömür fiyatları da salı günü 2008 Temmuz’undaki 201 dolarlık tarihi rekorunu tazeleyerek 204 dolar/ton düzeyini gördü.
Alüminyum ve çelik fiyatlarına sıçrama yaşatabilir
Enerji verimliliği ve kirliliği azaltma hedefl eri nedeniyle Çin’in yerel yönetimler sanayide elektrik üretimine kısıtlar getiriyor. Otoriteler doğalgazı haneleri aydınlatmaya ve ısıtmaya yönlendirirse sanayideki enerji krizinin daha da derinleşebileceği belirtiliyor. Şimdiye kadar 80’den fazla çelik fabrikasının eylül üretimlerini askıya almasına neden olan elektrik kesintileri devam ederse çelik ve alüminyum fiyatlarında da sıçrama olabileceği belirtiliyor. Ayrıca Çin kömür piyasasında da arz açığı yaşıyor. Morgan Stanley verilerine göre kömür stokları en son 2017 yılında görülen düzeylere kadar geriledi. İlk sekiz ayda kömür üretimi %6 büyürken, kömür üretiminden elde edilen elektrik aynı dönemde yüzde 14 artarak stokları eritti.
En kötü senaryoya göre neler olabilir?
Bloomberg’de yer alan enerji analizine göre en kötü senaryoda;
■ Mayıs 2020’den bu yana gösterge doğalgaz vadelilerinin yüzde 1,300 artış kaydettiği Avrupa’da stokların tarihi dip düzeylerde olması nedeniyle, soğuk bir kış geçirilirse elektrik kesintileri yaşayabilir
■ Çin’de hanehalklarına enerji arzında öncelik verilmesi nedeniyle, çip üreticileri ve alüminyum üreticileri de dahil sanayi genelinde fabrika kapanmaları yaşanabilir.
■ Çin’in seramik, cam ve çimento üreticileri fiyatlarını artırarak maliyetleri müşterilerine yansıtabilir
■ Tedarik zincirleri artan enerji maliyetleri nedeniyle daha da sıkışabilir
■ Gıda fiyatları bu sıkışmalarla ve karbondiyoksit darboğazıyla birlikte daha da artabilir ve enfl asyonu daha da yükseltebilir
■ Enerji faturalarının yükselmesi kamuoyunda rahatsızlık yaratarak krizi siyasetin önemli gündemlerinden biri haline de getirebilir.
■ Pakistan ve Bangladeş gibi bazı ekonomilerde yakıt fiyatlarının karşılanamaması durumunda özel sektör faliyetleri durma noktasına bile gelebilir.
Şimdiye kadar neler oldu?
Avrupa’da 70 Euro’yu aşan gösterge doğalgaz fiyatları sonrası gübre üreticileri kepenk kapatmaya başladı. Karbondioksit arzını da vuran bu kapanmalar hayvancılıktan çimentoculara, nükleer santrallerden içecek sektörüne etkileri olacak bir gelişmeydi.
■ Çevre hedefl eri nedeniyle kömür büyümesi hız kesen Çin’de yerel yönetimler sanayiye verilen elektrikte kısıtlamalar getirmeye başladı.
■ İngiltere’de birçok enerji şirketi batma noktasına geldi ve hükümet enerji şirketlerine devlet kredisi vermeye başladı. 8 bin akaryakıt istasyonunun büyük bir çoğunluğunda panik alımları nedeniyle yakıt kalmazken, Başbakan Boris Johnson kaosu engellemek için istasyonlara askeri güç konuşlandırdı. Ülkenin sağlık sektörü derneği çalışanların yakıt sıkıntısı nedeniyle işe gidemeyebileceğini ve sektöre öncelik verilmesi gerektiğini söyledi.
■ Güney Kore sekiz yıldır ilk kez elektrik fiyatlarını artıracağını söyledi.
■ Eylül ayı başında elektrik faturaları giderek artan İspanyollar sokaklara döküldü. 2020’de 1 megawatt elektriğe 40 euro ödeyen İspanyolların bu sene aynı enerji için ödediği bedel 115 euroyu aştı.
■ Fransa’da enerjiden elde edilen yüksek kazanca olağanüstü vergiler getirildi. İtalya ve Yunanistan’da da hükümet hanehalklarını korumak için bazı önlemler aldı.
■ Brezilya’nın doğalgaz ithalatı temmuzda tarihi rekor düzeye ulaştı.
Arz endişeleriyle Brent 90 dolara koşuyor
Küresel enerji krizi, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün (OPEC) bazı üyelerinin de öngördüğü gibi, petrol piyasasında da fiyatları hızlandırıyor. Küresel petrol piyasasının en önemli gösterge ham petrolü Brent haftanın ilk gününde yüzde 2’ye yakın yükselişle rallisini hızlandırdıktan sonra salı günü psikolojik bir sınır olan 80 dolar/varil düzeyini de aştı. Yükselişte hem ABD’de üretimi aksatan kasırgalar sonrası arz endişeleri hem de yeniden açılan ekonomilerin ötelenmiş güçlü talebi etkili. Ancak doğalgaz krizinin de petrol piyasasına taşma etkileri bulunuyor. Öte yandan rallinin hızını kesen bir unsur da var: Çin’de elektrik kesintileri nedeniyle bazı fabrikalarda üretimin durması. Nijerya ve Angola gibi Afrika’nın en büyük petrol ihracatçılarının OPEC tarafından kendilerine verilen üretim kotasını gelecek yıla kadar yeterli yatırım olmaması ve bakım problemleri yaşamaları ise petrolde arz tarafına yönelik diğer endişeler. Goldman geçtiğimiz hafta Brent’te soğuk bir kış yaşanması durumunda 90 doların görüleceğini öngörmüştü. Banka analistlerinden Damien Courvalin bir müşteri notunda “İzlenebilen stok düşüşleri tarihte görülmüş en büyük düşüşler. Arz açığı önümüzdeki aylarda kapatılamayacak çünkü ölçeği OPEC+’in üretimi artırmak isteyebileceği boyutların ötesinde” diyor. Barclays ise bir müşteri notunda stokların onlarca yılın en düşük düzeyine inmesiyle petrolde fiyatların hızlanmakta olduğunu söylüyor. Morgan Stanley ise 3. çeyrekte Brent için karamsar senaryoda 77,5 dolar, iyimser senaryoda 85 doların görülebileceğini belirtiyor. Mizugo Securities’den Bob Yawger, Brent’in 80 dolar psikolojik sınırında hız kesmesinin sebebinin bazı spekülatif yatırımcılardan kaynaklandığını belirterek “80 dolar direnç noktasına önümüzdeki günlerde tekrar bir şans vermek gerekecek” diyor. Brent dün yüzde 0,6 yükselişle gün içinde 80,75 dolara kadar yükselirken, WTI da TSİ 14:33 itibariyle 76,67 dolara kadar çıktı.