Enerji geçişi için kritik metal ittifakı
G7 ekonomileri temiz enerjilere geçiş için kritik öneme sahip nadir metallerde güçlerini birleştirme kararı aldı. Az sayıda ülkede üretilen lityum, nikel, bakır, kobalt gibi metallerin tedariğine ilişkin ortak bir plan üzerinde anlaştılar. IEA de arz-talep öngörüleriyle planı destekleyecek.
Hilal Sarı |G7 ekonomileri temiz enerjilere geçiş için kritik öneme sahip metaller konusunda güçlerini birleştirme kararı aldı. Fosil yakıtlardan çıkışı hızlandırmak konusunda uzlaşan dünyanın en büyük 7 ekonomisi Japonya’da gerçekleşen Enerji Bakanları zirvesinde kritik metallerin güvenliği konusunda Uluslararası Enerji Ajansı’nın da (IEA) destekleyeceği ortak bir plan üzerinde anlaştı. Sonuç bildirgesinde özellikle elektrikli araç (EV) bataryaları, çipler, elektronik ve güneş panellerinde kullanılan lityum, nikel, kobalt ve bakır gibi nadir metallerde tedarik zincirlerinin kırılganlığı, tekelleşme ve az sayıda kaynağa bağımlılık gibi güvenlik sorunlarının aşılmasında birlikte çalışılması kararı alındı. IEA bu kritik metallere yönelik arz ve talep öngörüleri paylaşarak G7’nin daha bilgili kararlar almasına destek olacak.
Yeni madenlere 7,5 milyar dolar harcayacaklar
G7 sonuç bildirgesinin konuya ilişkin bölümünde “Kritik metallere olan talebin karşılanması için G7’nin şeff af ve izlenebilir şekilde yeni madenler ve tedarik zincirleri geliştirmeyi planladığı” belirtilidi.
Ayrıca G7 ülkeleri Japon yayın kuruluşu NHK haberine göre bu kritik metallerin tedariğinin güvenli hale getirilmesi için en az 7,5 milyar dolar yatırım da yapacak. Habere göre bu harcama ortam maden geliştirme projelerine yönlendirilecek. Bütçenin bir kısmının da EV bataryalarının geri dönüştürülmesine harcanması bekleniyor.
Küresel kobalt üretiminin yüzde 70’i Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde yapılıyor. Küresel lityum üretiminin sadece yüzde 14’ü Çin’de ancak lityum batarya üretiminin yaklaşık yüzde 80’i Çin’de yapılıyor. Ayrıca Çinli madencilik şirketleri Arjantin ve Endonezya gibi ülkelerde maden yatırımlarını da hızlandırdı. Küresel bakır üretiminin yüzde 40’ı Latin Amerika’da yapılıyor. G7 yeni ittifak planıyla kaynakların kısıtlı olduğu bu alanda rekabetçi gücünü kaybetmemeyi hedefliyor.
Nükleer yakıtta Rusya karşıtı ittifak da kuruluyor
ABD, İngiltere, Fransa, Kanada ve Japonya şimdiye kadar yaptırımlardan etkilenmeyen uluslararası nükleer yakıt pazarında Rusya karşıtı bir ittifak kuracaklarını duyurdu. G7’nin beş ülkesi, İngiltere hükümetinin websitesinde yer alan açıklamaya göre zirve kapsamında gerçekleşen Nükleer Enerji Forumu’nda Rusya’nın uluslararası nükleer yakıt pazarından çıkarılmasına yönelik bir ittifak kurduklarını açıkladı. Açıklamaya göre beş ülke sivil nükleer sektör kaynak ve yetkinliklerinin gücünü kullanarak Rusya’nın sektörün tedarik zincirindeki gücünü azaltmayı hedefl iyor. Fransa, Macaristan, Slovakya, Finlandiya, Bulgaristan ve Çekya gibi AB üyeleri nükleer santralleri için Rusya’dan uranyum ithal ediyor. Sivil nükleer sektör şimdiye kadar Avrupa Birliği’nin Rusya’ya yönelik yaptırım paketlerine dahil edilmemişti. Ancak Almanya Ekonomi Bakanlığı’ndan yapılan bir açıklamaya göre birliğin en büyük ekonomisi sivil nükleer sektörün bir sonraki yaptırım paketine dahil edilmesi için AB’ye baskı yapıyor. Almanya Ekonomi Bakanı Robert Habeck “Nükleer teknoloji aşırı hassas bir alan. Artık işler her zamanki gibi devam edemez. Federal hükümet Avrupa Komisyonu’yla sivil nükleer sektörün de yaptırım paketine dahil edilmessi için görüştü” ifadelerini kullandı. Macaristan’ın öneriye itiraz etmesi bekleniyor. Greenpeace verilerine göre AB’nin kullandığı zenginleştirilmiş uranyumun yüzde 20’si Rusya’dan, yüzde 20’si de Kazakistan’dan geliyor.