ABD seçimlerinde Harris-Trump arasında McDonald's yarışı

ABD eski başkanı ve 5 Kasım'daki başkanlık yarışının Cumhuriyetçi adayı Donald Trump, kısa süre önce Pennsylvania'da bir McDonald's şubesinde sarı önlük giydi ve siparişleri teslim etmeye başladı. Trump, patates kızartmalarını nasıl tuzlayacağını ve kutulara nasıl koyacağını öğrenip, ardından güvenlik taramasından geçmiş seçkin bir grup müşteriye siparişleri 'Arabaya Teslim' penceresinden verdi.

Trump çalışırken şunları söyledi:

"Bu çok eğlenceli, bütün gün yapabilirim. Böyle bir iş yapmak bana zor gelmezdi."

2024 seçimleri, McDonald’s markasıyla belki de hiç olmadığı kadar özdeşleşmiş durumda.

Siyasetçiler, bu fast-food zincirini uzun süredir girişimcilik ruhunun bir simgesi olarak veya 'halkın insanı' imajını pekiştirmek için kullanıyorlar. Ancak ilk kez, burada çalışmış olma konusunda bir yarış yaşanıyor.

Trump’ın bu gösterisi, Harris’in üniversite harçlığını karşılamak için Kaliforniya’da bir McDonald’s şubesinde çalıştığını iddia etmesine bir yanıt olarak görüldü. Harris, sık sık yaptığı açıklamalarda patates yapma deneyiminden bahsederek, bu işin kendisini çalışan aileleri desteklemek istemeye yönlendirdiğini söyledi.

McDonald's halka bağ kurma aracı oldu

Harris bir röportajda, "McDonald’s’ta çalıştığımı anlatmamın nedenlerinden biri, bu ülkede McDonald’s’ta çalışarak ailelerini geçindirmeye çalışan milyonlarca insan olmasıdır" dedi. Ayrıca, "Bu, benimle rakibim arasındaki Amerikan halkının ihtiyaçlarına ve bu ihtiyaçları karşılama sorumluluğumuza olan bakış açımızın farkını gösteriyor" diye ekledi.

McDonald’s işçilerinin haklarını savunan grevleri de destekleyen Harris, bir başka röportajında McDonald’s’ın ketçabını özellikle sevdiğini belirtti.

Bu seçimde, McDonald’s’taki iş geçmişleri, adayların halkla bağ kurma çabalarının bir parçası haline geldi. Harris’in iş deneyimi, onu halkın içinden biri gibi gösterirken; Trump, iş dünyasında olduğu gibi fast-food sektöründe de 'ellerini kirletmekten' çekinmeyen bir lider imajı vermeye çalışıyor.

Londra Üniversitesi profesörlerinden Iwan Morgan, "Trump’ın McDonald’s’ta görünmesi, onun iş insanı kimliğini ve sıradan insanların yaşamını anladığını vurguluyor" dedi.

McDonald’s, Amerikan halkının büyük bir kısmını etkileyen bir kurum.

CNBC-e'de yer alan habere göre, Harris’in başkan yardımcılığı adaylarından Tim Walz daha önce yaptığı bir açıklamada "Trump, McFlurry yapmayı bile beceremezdi" diyerek esprili bir dille Trump’ın fast-food sektöründeki iddialarını sorguladı.

Harris’in eşi Doug Emhoff da McDonald’s’ta çalışmıştı ve gururla gösterdiği 'ayın çalışanı' fotoğrafıyla bu deneyimini paylaşmıştı. Öte yandan Trump, Harris’in burada gerçekten çalıştığına dair bir kanıt sunmaması üzerine, rakibini yalancılıkla suçladı.

Bu durum, 2024 seçimlerinde hamburger yapma becerilerinin gündem olmasına neden oldu.

Trump, McDonald’s’ta geçirdiği 15 dakikalık süreyle Harris’i geride bıraktığını iddia etti.

Trump’ın McDonald’s ile olan ilişkisi yeni değil. 2002’de zincirin 1 dolarlık menü reklamında yer almıştı, 2019’da Clemson Üniversitesi futbol takımını Beyaz Saray’da McDonald’s ürünleriyle ağırlamıştı. McDonald’s, Trump’ın seçim kampanyası boyunca da sıkça tükettiği yiyeceklerle gündeme geldi.

Amerikan siyaseti için McDonald’s, ekonomik ve kültürel bir simge olmaya devam ediyor.

Margaret Thatcher’dan Kamala Harris’e, birçok politikacı McDonald’s’taki iş deneyimlerini halkla bağ kurmanın bir yolu olarak kullanıyor.