AB-Çin ilişkilerinde büyük bir geri adım
AB, Çin’le ekonomik bağları güçlendirmesi öngörülen yatırım anlaşmasının onayını askıya alırken, Hindistan’la Kuşak-Yol’a rakip olacak alternatif altyapı projesi hazırlığında. ABD ise “Biz ülkelerden taraf seçmesini istemiyoruz, demokrasinin gereğini yapıyoruz” diyor.
Hilal Sarı |Hilal SARI
ABD’de yeni hükümet ‘demokrasi’ vurgusuyla Çin’e yönelik Trump’tan miras sert tutumu sürdürürken, Avrupa Birliği’nden de dün yükselen devle ilişkilerde önemli bir geri adım atıldı. Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Davos’ta “çok önemli bir adım” diye nitelendirdiği AB-Çin Yatırım Anlaşması’nın Avrupa Parlamentosu’nda onaylanması kararı, geçtiğimiz aylarda yükselen “diplomatik gerilim” nedeniyle askıya alındı.
İki devin ticari ilişkilerine ilişkin önemli bir açılım yaratması öngörülen ve Batılı yatırımların güvenliğini artırmasını amaçlayan anlaşmanın askıya alındığını Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Valdis Dobrovskis yaptı: “Bir nevi askıya aldık. Bugünkü ortamda bu anlaşmanın onaylanmasına olanak sağlayan bir durum söz konusu değil.” AFP’ye konuşan Dobrovskis iki tarafın karşılıklı uyguladığı - ve bazı Avrupa Parlamentosu üyelerini de hedef alan - Uygur yaptırımlarının anlaşmanın onaylanmasına uygun bir ortam sağlamadığını söyledi. Deutsche Welle’ye konuşan bir Komisyon Sözcüsü ise onay sürecinin zaten başlamadığını ve gözden geçirme sürecinde olunduğunu aktarıyor. Avrupa Parlamentosu’nun şu anda Avrupa dillerine çevrilmekte olan anlaşmayı 2022’den önce tekrar değerlendirmesi öngörülmüyor.
Anlaşma yedi yıl süren müzakerelerin ardından pandeminin tekrar hızını artırdığı Aralık 2020’de yapılmıştı. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen, Almanya Dışişleri Bakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, nihai görüşme sonrasında bir video konferansla anlaşmayı duyurmuş, Çin’in yerel bir şirketle ortaklık kurulması gibi yabancı şirketlere yönelik katı kurallarını gevşeteceği bekleniyordu.
Vestager: Yatırımı gelecekse “adil ve şeffaf” gelsin
Avrupa Komisyonu ‘Çin karşıtı’ olarak değerlendirilen bir adımı da rekabet konusunda attı. Dün Komisyon çipin de aralarında olduğu altı stratejik alanda Çin’e ve diğer yabancı tedarikçilere bağımsızlığı azaltma planlarını, ayrıca yabancı devletlerin fonladığı şirketlerin AB şirketlerini almalarını ve büyük ölçekli kamu ihalelerine katılmalarını engellemeyi öngören planlarını sundu. AB Rekabetten Sorumlu Komiseri Margrethe Vestager Brüksel’de yaptığı açıklamada AB’nin 60 yıldır yürürlükte olan devlet yardımı kurallarına dikkat çekerek “Avrupa’da iş yapabilirsiniz, ancak adil ve şeffaf şekilde gelin” dedi.
İkili ticaretleri günde 1 milyar Euro
Avrupa Komisyonu verilerine göre Çin, AB’nin en büyük ihalat pazarı ve en büyük kinci ihracat pazarı. İki dev arasındaki günlük ticaret ortalama 1 milyar Euro. AB’nin Çin’den ithalatında en büyük kalemler sanayi ve tüketici ürünleri, makine ekipman, ayakkabı ve giyim. AB’nin Çin’e ihracatında ise en büyük kalem yine makine ve ekipman, motorlu araçlar, uçak ve kimyasallar. İkili ticarette ürünün payı, hizmetin on katından fazla. AB’nin ihracatında ise hizmetin payı yüzde 19’a çıkıyor.
Hindistan’la birlikte Kuşak-Yol’a rakip altyapı projesi de yolda
Cumartesi günü Porto’da AB-Hindistan zirvesi gerçekleşecek. Bu zirvede tarafların Çin’in dev Kuşak-Yol projesine alternatif ortak altyapı projeleri duyuracağı belirtiliyor. FT’ye konuşan diplomatlar Hindistan ve AB’nin kendi bölgelerinde ve başta Asya bölgesinde olmak üzere üçüncü ülkelerde “Çin yatırımlarının hakiminiyetine izin vermekten ziyade, ortak çıkarlara hizmet edecek” bazı projelere odaklanacağını belirtiyor.
Blinken: Biz ülkelerden taraf seçmesini istemiyoruz
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, G7 mevkidaşlarıyla gerçekleştirdiği zirve ardından Financial Times’a verdiği demeçte Washington’un Pekin’le bir soğuk savaş dönemine girdiği iddialarını reddederek, “ülkelerin Biden Pekin’e karşı tutumunu sertleştiriyor diye taraf seçmesine gerek yok” dedi. Gelişmelerin soğuk savaşla ilgisi olmadığını belirten Blinken “Demokrasinin güçlü ve dirençli kalması, insanların ihtiyaçlarına yanıt olması için üzerimize düşeni yapıyoruz sadece” ifadelerini kullandı. Çin konulu bir G7 oturumundan FT Live için canlı yayında konuşan Blinken “Ülkelerden (ABD ve Çin arasında) bir seçim yapmalarını istemiyoruz” ded